Bakan Tunç: Sadece darbeciler tarafından yazılmış olması dahi anayasa değişikliği için geçerli sebeptir

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, "Sadece darbeciler tarafından yazılmış olması bile anayasanın değiştirilmesi için yeni bir anayasa için geçerli sebeptir.

ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, "Sadece darbeciler tarafından yazılmış olması bile anayasanın değiştirilmesi için yeni bir anayasa için geçerli sebeptir. İnşallah Türkiye bunu başarır"dedi.

Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Gaziantep'e gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Gaziantep Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı Temel Atma törenine katıldı. Bakan Tunç'a ziyaretleri sırasında Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, milletvekilleri, STK temsilcileri, hakim ve savcılar ile vatandaşlar katıldı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, açılışta yaptığı konuşmalarda, terörsüz Türkiye'nin önemine değinerek, bu sürecin başarı ile sonuçlanacağından emin olduğunu söyledi.

Türkiye terörden arınmış ekonomisini daha da güçlendirerek, dünyanın en güçlü ülkeleri olma yolunda hızla ilerleyeceğimi kaydederek," Türkiye Yüzyılı inşallah terörsüz bir Türkiye olacak. Terörün sona erdiği, artık Türkiye'de çocuklarımızın, kadınlarımızın, gençlerimizin, evlatlarımızın geleceğe güvenle baktığı bir, Türkiye olacak. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Terörsüz Türkiye. 23 yıldan bu yana bunun zemini hazırlandı. Daha 2002'de olağanüstü halin kaldırılmasıyla başlayan bölgede başlayan süreç, ayrımcılığın ortadan kaldırılmasıyla devam eden ve bölgede hiçbir ayrım yapılmadan, Hakkari'sinden Edirne'sine, Muğla'sından Ardahan'ına, her yerine üniversitesinden şehir hastanesine, barajından duble yoluna, demir yollarından havalimanlarına, tünellerine varıncaya kadar, organize sanayi bölgelerini dolduran fabrikalarına varıncaya kadar, hiçbir bölgeye ayrım yapılmadı. Temel hak ve özgürlükler güçlendirildi ve terörle de çetin bir mücadele yapıldı. Bu uğurda binlerce şehit verdik ve bu mücadelenin sonunda, geçen sene Cumhurbaşkanımızın, Ahlat'ta yapmış olduğu konuşma, birlik beraberliğimizi güçlendirelim, bin yıllık kardeşliğimize saplanan bu hançeri çıkaralım, iç cephemizi güçlendirelim vurgusundan sonra, Devlet Bahçeli'nin grupta yaptığı o tarihi çağrıyla beraber yapılan açıklamalar ve terör örgütünün kendini fes etmesi ve silahları yakmasıyla yepyeni bir döneme girdik. İnşallah bu süreç, başarıyla sonuçlanacak ve Türkiye terörden arınmış ekonomisini daha da güçlendirerek, dünyanın en güçlü ülkesi, ülkeleri olma yolunda hızla ilerleyecek. O zaman dünyada adaleti, hakkaniyeti, Filistin'in hakkını, Gazze'nin hakkını daha güçlü sanmayacağız inşallah. Bundan hiç şüpheniz olmasın" dedi.

'YARGIYA SAYGI DUYACAKSINIZ'

Bakan Tunç, Türk yargısının bağımsız ve tarafsız bir şekilde, kılı kırk yararak çalışmaları gerçekleştirdiğini kaydederek, son zamanlarda yargıya yönelik bazı soruşturmaları, dosyanın içeriğinden farklı noktalara getirerek, siyasallaştırarak bir algı çalışması yapanlar olduğunu o soruşturmaların da yargı teşkilatının bağımsız ve tarafsız bir şekilde delillere dayanarak gerçekleştirdiğini ifade etti.

Herkesin yargı kararına saygı duyması gerektiğini ifade eden Tunç," Yargı alanında, demokrasi alanında, adalet alanında gerçekleştirdiğimiz çalışmaları insan unsuruyla da güçlendirdik. Tabii ki mevzuat ve fiziki imkanlar tek başına yetmez. Bunu uygulayacak olan, adaleti tecelli edecek olan kürsüdeki hakim ve savcılarımız ve onlara destek olan yargı personelimiz. ve bugün 25 bin hakim ve savcımız var. 25 bin hakim ve savcımız gece gündüz millete hizmet yolunda adaleti tecelli etmek için çalışıyorlar. ve yargı personelimiz de onlara destek veriyor. Yargımız bağımsız ve tarafsız bir şekilde, kılı kırk yararak bu çalışmaları gerçekleştiriyorlar. Maalesef son zamanlarda yargıya yönelik bazı soruşturmaları, dosyanın içeriğinden farklı noktalara getirerek, siyasallaştırarak bir algı çalışması yapanlar var. O soruşturmaları yargı teşkilatımız bağımsız ve tarafsız bir şekilde delillere dayanarak gerçekleştiriyor. Sonucu bekleyeceksiniz ve yargının kararlarına saygı duyacaksınız. İtiraz mekanizmaları, istinaf mekanizması, temiz mekanizması, yargının içerisinde hak arama yolları sonuna kadar açık. Ama siz dosyanın içeriğini bilmeden, daha baştan bu kişi suçludur ya da bunun suçu yoktur derseniz, o hukuki olmaz. O nedenle sabırla soruşturmaların sonucunu beklemek gerekir. O soruşturmalardan yola çıkarak, bütün 25 bin hakim ve savcıyı töhmet altında bırakarak, onları karalamaya dönük çabalara da biz hiçbir zaman fırsat vermeyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti dediğimiz zaman bundan rahatsız olanlar var. Evet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yargısı her zamankinden daha bağımsızdır, tarafsızdır, hukuk devletine ve milli iradeye saygılıdır"şeklinde konuştu.

'DEPREM BÖLGESİNDE DAVALARIN YÜZDE 90'INA KARAR VERİLDİ'

Deprem bölgesinde yapılan çalışmalar ile alakalı da bilgiler veren Bakan Tunç, deprem bölgesi için öncelikli ve acil durumda olan ağır hasar tespiti ve yıkımla ilgili olarak açılan 42 bin 449 davanın, 38 bin 255'inde yani yüzde 90'ında karar verildiğini ifade etti.

Tunç,"Deprem bölgesinde 15 adliye binamız 6 Şubat depremlerinde ağır hasarlı hale geldi. Depremin ilk anından itibaren adalet hizmetlerinin kesintisiz sürdürülmesi amacıyla deprem bölgesinde, 568 adli, 29 idari olmak üzere; Toplam 597 ilk derece mahkemesi kurduk. 26 Bölge Adliye Mahkemesi Dairesi ve 17 Bölge İdare Mahkemesi dava dairesi Toplam 43 istinaf dairesi kurduk. 6 Şubat Depremlerinden önce bölgede İdari yargı ilk derece ve istinafta; Toplam 246 hakim görev yapmaktayken, yüzde 46 oranında artışla 358'eçıkardık. Adli yargı ilk derece ve istinafta, 2 bin 940 hakim ve savcı görev yapmaktayken yüzde 14 oranında artışla 3 bin 347'e çıkardık. Deprem bölgesindeki yargısal süreçlerde ciddi mesafeler kaydettik. Bugüne kadar deprem bölgesinde idari yargıda toplam 112 bin 336 dava açılmış,78 bin 174 dosyada karar verilmiştir. Ayrıca deprem bölgesi için öncelikli ve acil durumda olan ağır hasar tespiti ve yıkımla ilgili olarak açılan 42 bin 449 davanın, 38 bin 255'inde yani yüzde 90'ında karar verildiğini görüyoruz"ifadelerine yer verdi.

'SADECE DARBECİLER TARAFINDAN HAZIRLANMASI DAHİ GEÇERLİ BİR SEBEPTİR'

Adalet Bakanı yılmaz Tunç, toplumun tüm kesimlerinin içinde kendini bulduğu, temel hak özgürlükleri öne alan, yüksek standartlı ve demokrasiyi daha da güçlendiren, katılımcı bir anayasayı inşallah yapma arzusunda olduklarını kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Anayasamızda yapılan değişikliklerle hak arama yolları arttırıldı. Kamu denetçiliği kurumu gibi, kişisel verileri kuruma kurulu gibi, özel hayatın korunmasına ilişkin, bilgi edinme hakkı gibi, bireysel başvuru hakkı gibi, kadın haklarının güçlendirilmesi, çocuk haklarının güçlendirilmesi gibi anayasamızda hak arama yollarında artıran önemli değişiklikleri, reformları hayata geçirdik. Yine anayasamızda yaptığımız düzenlemelerle askeri yargıyı kaldırdık. Askeri yüksek idare mahkemesi vardı, askeri yargıtay vardı, devlet güvenlik mahkemeleri vardı, yargı birliğini sağladık. Hakimler Savcılar Kurulu'nun yapısı, anayasa mahkemesinin yapısı, bunların hepsi hukuk devleti ilkesine uygun hale getirildi. ve tüm bu değişiklikler ülkemizin yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için yapıldı. Milletimiz için yapıldı. Darbelere karşı dirençli olması için yapıldı. Tüm bunlar hayal dahi edilemezdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 367 krizi çıkarıldı. Anayasaya aykırı bir durum. Cumhurbaşkanını meclise seçtirmeyiz dediler. ve meclis bir oylama yaptı. Cumhurbaşkanını anayasaya uygun bir şekilde seçim yaptı. Ana Muhalefet Anayasa Mahkemesi'ne koştu. O gün YÖK başkanı çıktı basın toplantısında meclisin kararı yanlıştır dedi. Bir YÖK başkanı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kararını yorumluyordu o günlerde. Vesayetçi bir anlayışla. Bugün daha demokratik, yüksek standartlı bir demokrasiye milletimiz sayesinde, milletimizin onayı sayesinde kavuştuk. Darbecilerin yargılanamayacağına dair hükümler, anayasamızda gerektiğinde sıkı yönetim ilan edilebilir şeklindeki hükümler hep milletimizin onayıyla değişti. Anayasamızda yaptığımız bu değişiklikler, anayasadaki, darbe anayasasındaki vesayetçi ruhu, azalttı ama tamamen ortadan kaldırdı diyemeyiz. Sadece darbeciler tarafından yazılmış olması bile anayasanın değiştirilmesi için yeni bir anayasa için geçerli sebeptir. İnşallah Türkiye bunu başarır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde tabii ki bir uzlaşma gerekir. Toplumun tüm kesimlerinin içinde kendini bulduğu, temel hak özgürlükleri öne alan, yüksek standartlı demokrasiyi daha da güçlendiren, katılımcı bir anayasayı inşallah yapar ve milletimize olan borcumuzu da ödemiş olur ve Türkiye Yüzyılına adım atmış oluruz."

Konuşmalarının ardından Bakan Yılmaz Tunç ve beraberindekiler Gaziantep Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı temel atma törenini gerçekleştirdi.

Haber: Kadir GÜNEŞ Kamera: Ahmet ATMACA -GAZİANTEP- DHA)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title