Yüreğir Kültür Merkezi 21 Yıl Sonra Hizmete Açıldı

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Mısır'daki darbe ve Suriye'deki iç savaşa dikkat çekip, temel insan haklarının, demokratik değerlerin ve hukukun üstünlüğünün askıya alındığını vurgulayıp, "Dünyada sözün tükendiği, sözün hakikati karşılamakta zorlandığı bir zamanı yaşıyoruz." dedi.

Merkez Yüreğir İlçesi Seyhan Mahallesi'ndeki Yüreğir Kültür Merkezi'nin açılış töreninde 'Adana seninle gurur duyuyor' sloganlarıyla karşılanan Bakan Çelik, burada yaptığı konuşmada, inşaatı 21 yıl süren bu merkez gibi çok sayıda proje bulunduğunu, iktidarları döneminde ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın özel önem vererek böyle yatırımların son bulduğunu vurguladı. Bakan Çelik, kültürün bir devletin yazılımının esası olduğunu, bu yazılım yoksa, ekonomi, güvenlik gücü ve siyası yönetimi ne kadar güçlü ve yaygın olursa olsun o devletin yeryüzünde kalıcı olamadığını kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir kültür devleti olduğunu, köklerinin Orta Asya'ya uzandığını, Anadolu, Balkanlar, Akdeniz, İslam Coğrafyası, Avrupa, Kafkasya ve Mezopotamya'yı kucakladığına vurgu yapan Çelik, "Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nde kimliklerin yeniden özgürleştiği, kimlikler üzerindeki ret, inkar ve asimilasyon politikalarının sona erdiği, her kimliğin kendini özgürce ifade ettiği bir ortamda yeniden bu kültürel birikim bütün dinamizmiyle ortaya çıkıyor" diye konuştu.

'SÖZÜN TÜKENDİĞİ ANDAYIZ'

Mısır'daki darbe ve Suriye'deki iç savaşın dünyada kriz yaşattığına dikkat çeken Çelik, şöyle konuştu:

"Dünyada zaman zaman kriz dönemleri kalıcılaşır. Zaman zaman sözün tükendiği anlar vardır. İnsanoğlunun ürettiği söz tükenir ve hakikati karşılamakta zorlanır. Şimdi yine öyle bir dönemden geçiyoruz. Düne kadar en yüksekte tutulan demokratik değerler, serbest piyasa ekonomisi, hukukun üstünlüğü gibi değerler bugün bakıyorsunuz ki; güvenlik sebebiyle veya başka sebeplerle darbe olduğu zaman, askıya alınabiliyor. Bir yerde başka bir sebeple, temel insanı değerler, Suriye'de olduğu gibi bir takım jeopolitik hesaplarla ya da bir takım siyasi çıkar hesaplarıyla ertelenebiliyor. Yani dünyada sözün tükendiği, sözün hakikati karşılamakta zorlandığı zamanlardan bir anın içinde yer alıyoruz. Dünyada bu tip kriz durumlarında yeni sözler söylemek lazım. Hakikati karşılayacak yeni fikirler üretmek lazım. İşte bu da böyle merkezlerdeki faaliyetler sayesinde olur. Gençler ve çocuklar gelecek, sözünü söyleyeceklerdir. Hz. Mevlana şöyle diyor; 'Söyle söyle, söyle ki, her söyleyen bir ark açıyor. Bir sonraki çağa su ulaştırıyor. Gerçi her çağın bir söyleyeni var. Ama öncekilerin söyledikleri ona yar.' Yani bugün yeni bir söz söyleyebilmek için, önceki söylenmiş bütün sözleri kendimize yar kılmamız, sevgili kılmamız gerekiyor. İşte bu merkezlerde geçmişte söylenmiş güçlü sözleri öğrenmiş gençler, bugünün sözüne sahip çıkacaklar ve geleceğin sözünü söyleyeceklerdir. Bu çerçevede şunu hiçbir zaman unutmamamız gerekiyor. Kültür merkezleri bugün için değil, sadece geçmişin anlaşılması için değil, geleceğin tarihinin yazılması için, geleceğin üretilmesi için, geleceğe söz söyleyecek gençlerin bu söze hakim olabilmesi için kullanılması gereken merkezlerdir."

Bakan Çelik, konuşmasının sonunda kendisine kültür merkezine isim verilmesi konusunda liste verildiğini, bu listenin Yüreğir Belediyesi'nin internet sitesinde yer alacağını, halkın vereceği oylarla buranın adının belirleneceğini belirtti.