Babam Niye Beni Okula Götürmüyor
Soma'daki maden faciasında yetim kalan çocuklar, babalarının eksikliğini okulun ilk günü daha da fazla hissettiler.
13 Mayıs'ta, Manisa'nın Soma ilçesindeki Soma Holding'e ait kömür madeninde meydana gelen faciada, 301 işçi hayatını kaybetti. Facia, tüm Türkiye'yi yasa boğarken, Soma Kaymakamlığı, 442 çocuğun yetim kaldığını açıkladı. Halen yaraların sarılmaya çalışıldığı Soma'da, ölen madencilerin çocukları için yeni eğitim-öğretim yılı buruk başladı.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilen psikososyal destekle okula hazırlanan çocuklar, yaşadıkları acıya rağmen bugün dersbaşı yaptı. Anneleriyle birlikte ilçedeki okulların yolunu tutan madenci çocuklarının acısı yüzlerinden okunuyordu. Diğer veliler ve öğretmenler onları teselli etmeye çalıştı. Akranlarının gönlünce eğlenerek geçirdiği yaz tatilini, yas tutulan evlerde gözyaşları içinde geçiren çocuklardan en dikkat çekenleri, 9 yaşındaki ikizler Betül ve Furkan'dı.
BABALARINI SORDULAR
Mehmet Akif Ersoy İlkokulu'nda, 3. sınıfta beraber okuyan Betül ve Furkan, ilk defa babaları yanlarında olmadan sadece anneleriyle okula gelmenin zorluğunu yaşadı. Anneleri Ergül Yüksel'in öperek sınıflarına uğurladığı ikizler, sıralardaki yerlerini aldı ancak gözleri babalarını aradı. Öğretmenlerinin çikolata vererek dersbaşı yaptırdığı Betül "Babam niye beni okula götürmüyor", ikizi Furkan ise "Okuldan babam alsaydı bizi" diyerek üzüntüsünü dile getirdi.
"YARA BİLE 15 GÜNDE İYİLEŞMEZ"
Çocuklarını okul bahçesinde bekleyen Ergül Yüksel, eşi Ali Yüksel'in ölümünün ardından yaşamlarının altüst olduğunu söyledi. Çocuklarının sürekli babalarını sorduklarını ve manevi desteğe ihtiyaçlarının olduğunu belirten Yüksel şunları söyledi:
"Eşimin emekliliğine iki yılı vardı ancak kaybettik. Hiçbir şeyi onun yerine koyamazsın, o bambaşkaydı. Zamanla geçer diyorlar ama geçmiyor. Büyük, küçük birçok hayalimiz vardı onunla. En çok, çocuklarımızı okutup bir yerlere getirmek istiyorduk. Artık bu, onsuz mümkün olacak. Eşimin ölümü bizi çok etkiledi. Maddi olarak bir sorunumuz yok ama manevi olarak yıkıldık. Çocuklarım içine kapandı, hırçınlaştı. Her çocuğun babasıyla geldiği okula benim tek başına getirmem tarif edilemez bir acı. Bugüne kadar hep eşimle onları okula getirirdik ama bugün öyle değil. Onlar da bunun eksikliğini hissediyorlar. Çocuklarıma, yaşadıklarını atlatmaları için yaz okulunda 15 gün psikososyal destek verildi. Ancak neye yeter. Benim 10 yıllık, çocuklarımın 9 yıllık babası, 15 günlük eğitimle unutturulamaz. Yara bile 15 günde iyileşmez. Biz nasıl onun yokluğunu unutalım, bu mümkün mü? Bu acıyı dindirmek için ne yapılması gerektiğini bilsem zaten kendim yapacağım."
AYNI EKSİKLİK
Faciada eşi Ahmet Güçlü'yü kaybeden Havva Güçlü de, oğlu Mehmet'i ilçede resmi kutlamanın yapıldığı Kurtuluş İlkokulu'na getirdi. Gösterileri duygu dolu gözlerle izleyen Havva Güçlü, okul ihtiyaçlarını eksiksiz karşıladığı oğlunun, en çok babasının da yanında olmasını istediğini, bu acıyla yaşamanın çok zor olduğunu söylemekle yetindi. Aynı okula kendi çocuğunu getiren, madende iki kardeşini kaybedince iki yeğeninin yetim kaldığını anlatan Zekiye Aydın ise, "Yeğenlerimden biri anaokuluna, diğeri birinci sınıfa gidiyor. Destekler verildi, okul ihtiyaçları karşılandı ama bu acının önüne geçmek çok zor. Boyunları bükük, kanatları kırık. Sürekli babalarını soruyorlar. Bunun da cevabı yok" dedi.
"DESTEKLERİMİZ DEVAM EDECEK"
Soma Kaymakamı Bahattin Atçı, aile ve çocuklara yönelik psikososyal desteğin devam edeceğini söyledi ve ekledi:
"Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından hem ölen işçilerin ailelerine hemde çocuklarına olayın hemen ardından destek verildi ve bu çalışmalar sürüyor. Belirli bir program çerçevesinde yıl boyunca bu çalışmalar devam edecek. Çocukların okul ihtiyaçlarının karşılanmasında da bir sıkıntımız yok. Zaten devletimiz kitapları ücretsiz veriyor. Ama eksiği olanlar varsa bizi başvuruyorlar, bizde yardım ediyoruz"