Azra'nın katili hakim karşısında (3)

SANIK AVUKATI: MAKTULENİN YAKINLARI BENİ HEDEF GÖSTERİYORSanık avukatı, müvekkilinin gerçekleri tüm çıplaklığı ile anlattığını ifade ederek, "Kendisi 2006 yılında bipolar bozukluk ve şizofreni tedavisi görmektedir.
SANIK AVUKATI: MAKTULENİN YAKINLARI BENİ HEDEF GÖSTERİYOR
Sanık avukatı, müvekkilinin gerçekleri tüm çıplaklığı ile anlattığını ifade ederek, "Kendisi 2006 yılında bipolar bozukluk ve şizofreni tedavisi görmektedir. Halen cezaevinde ilaç kullanmaktadır. Biz savunmamızı tabii ki yapacağız. Başından beri maktulenin yakınları beni hedef gösteriyor. İnternette adım geçiyor. Ben sadece görevimi yapıyorum. Ben cinayete ortak değilim" dedi.
'BAŞINI KESERKEN KAN AKMADI'Şikayetçi avukatlarının 'Başını nereye attın?', 'Başını keserken ne kadar kan aktı?', 'Neden küçük parçalara böldün?' sorularına sanık Ayhan, "Kepezüstü'nde turist otobüslerinin mola verdiği bir yer vardı. Oradan ormanın içerisine girdim. Sonra yardan aşağıya doğru başını attım. Ölümün üzerinden 3 saat geçmişti. Bu nedenle başını keserken kan akmadı. Kıyafetleri çıkartırken cesedin kesik bölümlerine sürtünce kan bulaştı. Bu nedenle, kıyafetleri çamaşır suyuna bastım. Kurban Bayramından çıkmıştık. İnsan bedenine ait olduğu anlaşılmasın diye cesedi küçük parçalara böldüm. İnsan da olsa parçalamak zor geldi. Marketten aldığım testere ve budama makasını cesedi parçalarken hiç kullanmadım" yanıtını verdi.AVUKATIN SORUSU BABAYI KIZDIRDISanık avukatının, mahkeme başkanına, sanığa sorulmak üzere 'Azra babasıyla ilgili sorun yaşadığını sanığa anlattı mı?' sözleri üzerine, Mustafa Haytaoğlu sinir krizi geçirdi. Haytaoğlu, avukata ağır hakaretlerde bulunup saldırmak istedi. Haytaoğlu, duruşma salonuna giren çevik kuvvet ekibince salon dışına çıkartıldı. Verilen kısa aranın ardından sakinleşen Mustafa Haytaoğlu yeniden salona girdi. Haytaoğlu, mahkeme başkanına dönerek, "Sizden özür dilerim. Ben bir babayım. İçim yanıyor. Ben hiç uyuyamıyorum. Kızım her gece rüyama giriyor" diyerek ağlamaya başladı. Mahkeme başkanı Haytaoğlu'nu, "Mahkemede yargılama bir usulle yürüyor. Sana da söz vereceğim. Lütfen sakin ol" diyerek sakinleştirdi.