Ayşe Arman, Eskişehir'de Kadınlarla Buluştu
Hürriyet gazetesi yazarı Ayşe Arman, Eskişehir'de NeoPlus Alışveriş Merkezi'nde kadınlarla söyleşi yaptı.
Hürriyet gazetesi yazarı Ayşe Arman, Eskişehir'de NeoPlus Alışveriş Merkezi'nde kadınlarla söyleşi yaptı. Arman, kadınların hakları için mücadele etmeleri ve seslerini yükseltmeleri gerektiğini söyledi.
Eskişehir'deki NeoPlus Alışveriş Merkezi'nde Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında düzenlenen söyleşiye gazeteci Ayşe Arman katıldı. Söyleşi öncesinde Eskişehir Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Arman'a çiçek verdi. 'Kırmızı bavul' konseptiyle gerçekleştirilen söyleşide konuşan Ayşe Arman, Türkiye'de geçen yıl 284, 2002 ile 2015 yılı arasında da 5 bin 500 kadının öldürüldüğünü söyledi. Arman konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Peki biz buraya nerelerden geldik? Aslında fena bir yerden geldik. Atatürk öncesinde kadınlar sosyal hayattan tamamen soyutlanmış ikinci sınıf varlıklardı. Ezilen, sömürülen, alınan, satılan, yok sayılan varlıklardı. Yıl 1923. Cumhuriyete kavuştuğumuz yıl. Mustafa Kemal o dönem için aslında kimsenin ağzına almayacağı müthiş bir şey söyledi. 'Dünya yüzeyinde gördüğünüz her şey kadının eseridir' dedi. Bunu 1923'te söylüyor. Kadın erkek ayırt etmeden herkese öğrenim görme imkanı sağladı. Kız çocuklarını özellikle okumayı teşvik etti. Şeriat kaldırıldı. Bu sayede kadın kendini kısıtlayan toplumsal baskıdan kurtulmuş oldu. Medeni kanun kabul edildi. Çok kadınla evlilik yasaklandı. Kadın kuma olmaktan kurtuldu. İmam nikahı kaldırıldı. Kadının hakları kolayca çiğnenemez oldu. Nikaha yaş sınırı getirildi. Boşanma kanun hükmüne bağlandı. Yok öyle boş ol, boş ol yok.1934'te kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi."
Bütün bunların Cumhuriyetle olduğunu anlatan Ayşe Arman, bu hakların ileri götürülmediğini, korunmadığını, geriye götürüldüğünü söyledi. Arman, "Demek ki biz haklar bir bir elimizden alınırken yeteri kadar ses çıkaramadık ki biz şimdi bu durumdayız. Kız çocuklarının eğitimden yoksun bırakılması da bir hayli fazla durumda. İmam nikahının da kapısı yeniden açıldı " dedi.
Kadınların sadece doğurmaya teşvik edildiği söyleyen Ayşe Arman, kadınlara yönelik şiddet ve cinayetlerin de arttığını belirtti. Arman şöyle konuştu.
"Kadınlar evde otursun isteniyor. Evde, ailede şiddet, dayak, taciz, tecavüz. Her gün yüzlerce, binlerce kadın tacize maruz kalıyor. Gazetelerin üçüncü sayfalarının yarısını bu mesele kaplıyor. Diğer yarısını tecavüzler, iğrenç tecavüzler. Maalesef gencecik kızlar kendini öldürmek zorunda kalıyor. Cansel gibi. Bütün o toplumsal baskılar yüzünden. En acısı da cinayetler. Geçen yıl erkeklerin evliliğe bakışı yüzünden 284 kadın öldürüldü. Boşanmak için, artık daha fazla kahır çekmek istemediği için. Dayak yemekten bıktığı için. O öldürülen kadınlar hepimiz olabiliriz. Çünkü biz aslında şuanda kadın düşmanı bir ülkede yaşıyoruz. Kadın düşmanı çünkü adam 38 yerinden kadını bıçaklamış neymiş kadın ben boşanmak istiyorum demiş. O adam bilerek isteyerek o kadını öldüren adam mahkemeye geliyor, bir kravat takıyor ne oluyor? iyi halli oluyor. Bir insanı 38 yerinde bıçaklayan biri nasıl iyi halli olur? Kravat taktı diye gelsin iyi hal indirimi. Gelsin tahrik indirimi. Tecavüze uğrarken bağırmamış. O zaman kadın suçlu adam beraat. Sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Sesimizi yükseltirsek bazı şeyleri değiştirebiliyoruz. Artvin'deki gibi. Hep mücadele etmemiz gerekiyor."
Ayşe Arman daha sonra Betül Mardin'e ait olduğunu belirttiği 1950'li yıllardan kalma kırmızı bavulu açıp içerisinden çıkardığı eşyalarla kadınları anlattı.