"Aygün'ün Kaçırıldığına İnanmıyorum"
Başbakan, CHP Milletvekili Hüseyin Aygün'ün PKK tarafından kaçırılması olayıyla ilgili şüpheleri olduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılmasının ardından yaptırdıkları 5 bin kişilik anketin sonuçlarına göre ankete katılanların yüzde 54.7'sinin Aygün'ün kaçırılmasının karşılıklı planlanmış bir olay olarak gördüklerini ifade etti. CHP'li Aygün'ün kaçırıldığına inanıp inanmadığı sorulan Erdoğan, "Şüphelerim var, doğrusu inanmıyorum" yanıtını verdi.
Kanaltürk'te yayınlanan "Başbakan'la Özel" adlı canlı yayın programına katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Zaman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Star gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu, Bugün gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erhan Başyurt, Türkiye gazetesi Genel Yayın Yöentmeni Nuh Albayrak ve Sabah gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak'ın sorularını yanıtladı.
"KAMUOYU EN ÖNEMLİ SORUNU TERÖR OLARAK GÖRÜYOR"
Artan terör olaylarını değerlendiren Başbakan Erdoğan, yaptırdıkları kamuoyu araştırmalarında geçmiş dönemlerde en büyük sorun işsizlik olarak görülürken, son dönemdeki araştırmalarda en önemli sorunun terör olarak görüldüğünü ifade etti.
AK Parti olarak teröre karşı Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni yürüttüklerini fakat bu konunun sadece siyasi iktidarın gayretiyle çözülemeyeceğini kaydeden Erdoğan, dünyada terör sorununu çözen ülkelerin liderleriyle yaptığı tüm görüşmelerde teröre karşı mücadelenin iktidar, muhalefet ve medyanın ortak tavrıyla çözülebileceğini vurguladı.
AK Parti hükümeti olarak medyayla bu konuda görüşmeler yaptıklarını fakat arzu ettikleri sonuca varamadıklarını ifade eden Erdoğan, muhalefetin de medyanın da bu konuda tahrik eder noktada olduklarını ifade etti.
"DOMUZDAN YANA MISIN BİZDEN YANA MISIN?"
BDP Genel Başkanı Serlahattin Demirtaş'ın Şemdinli bölgesine yönelik olarak yaptığı "400 kilometrelik alan PKK'nın denetiminde" açıklamasına da değinen Erdoğan, "Yapılan açıklama bu ülkenin gerçek evlatlarının ciğerini dağlamıştır. Bir defa bu tespit büyük bir yalan. Yalanın ötesinde sen kimden yanasın? Terörden yana mısın, terörü yok etmek isteyenlerden yana mısın? Anadolu da bir laf var ya: Domuzdan yana mısın bizden yana mısın?" diye konuştu.
"HALKIN YÜZDE 85'İ BDP'Yİ İNANDIRICI BULMADI"
Erdoğan, Demirtaş'ın açıklamasının delillere dayanmadığını ifade ederek, "400 kilometre 400 bin metredir. Bunu nasıl tespit ettiniz? O bölgeye defalarca gittim. Alışılmış Başbakan değilim. Helikopterle ve karadan çok gezdik" dedi. Terör örgütünün Şemdinli'deki kayıplarının 160'ı bulduğunu anlatan Erdoğan, "Orada diyelim ki 5-10-15 şehidimiz çok önemliydi. Medyamızın takındığı tavır ise üzüntü vericiydi" ifadelerini kullandı. Gaziantep'te 10 vatandaşın hayatını kaybettiği bombalı terör saldırısına da değinen Erdoğan, yaptırdıkları araştırmalara göre halkın yüzde 85'inin BDP'nin bu saldırı sonrası PKK'yı kınamasını inandırıcı bulmadığını ifade etti.
BDP'nin siyaset yapmayı amaçlamadığını, terör örgütünün desteğiyle parlamentoda yer tutmayı hedeflediğini ileri süren Erdoğan, "Buna göre de çok daha sağlıklı seçimlerin yapılması yönünde şüphesiz ki adımlar da atılacaktır" dedi. Erdoğan bölgede yaptıkları hastane açılışına gelmek isteyenlerin bile terör örgütü tarafından engellendiğini savundu.
"ABD'Lİ, İNGİLİZ, FRANSIZ BUNLARI HABER YAPMIYOR"
Terörle mücadelede medyanın gerekli desteği vermediğinden yakınan Erdoğan, Afganistan'da koalisyon güçlerinin son bir ayda 158 asker kaybettiğini, buna yönelik haberlere ABD, İngiliz ve Fransız basınının yer vermediğini, buna karşın Türk basınının terör örgütünün propagandasını yaparcasına başlıklarla olayları gündeme taşıdığını belirtti.
"Bu tüm medyaya mesajdır" diyen Erdoğan, "Bunlara karşı bir tavrı medya almalıdır. Bunları ademe mahkum edersek hızla mesafe alırız. Biz bu konularda da çalışıyoruz. Bu konuda çok daha farklı şekilde bunları ademe mahkum etmenin gayreti içine gireceğiz. Aksi takdirde süreci zorlaştırıyor" ifadelerini kullandı.
"2-3 İHANETLE O YASAYI ÇIKARAMADIK"
Parti kapatmanın zorlaştırılması konusunu da değerlendiren Erdoğan, AK Parti olarak parti kapatmaya karşı olduklarını, 26 maddelik Anayasa değişikliği paketinde de buna yönelik bir düzenlemeye yer verdiklerini hatırlatarak şunları söyledi:
"İktidar partisi olarak parti kapatılmasını zorlaştıran maddeyi getirdik ama yalnız kaldık. Anamuhalefet, diğer muhalefet partileri Meclis'te adeta boykot ettiler. O maddeyi biz kendi içimizden de bazılarının ihanetiyle, 2-3 ihanetle, bu kadar açık konuşuyorum, o maddeyi çıkaramadık. O madde çıkarılmış olsaydı parti kapatılması adeta yok denecek noktaya gelecekti. O gün Meclisi terk edenler bugün parti kapatılmasın diyor."
Meclis'te 735 dokunulmazlık dosyasının beklediğini ifade eden Erdoğan, bu suçların değişik alanlarda olduğunu, dokunulmazlığın kaldırılması konusunda bir düzenleme yapılması halinde bu suç türlerinin de değerlendirmesinin yapılacağını ve karar verileceğini ifade etti.
"BEN BUNLARA NASIL SİYASETÇİ DİYEYİM?"
Erdoğan, BDP'li milletvekillerinin PKK'lı teröristlerle kucaklaştığı görüntüler hakkında da şunları söyledi:
"Bunlar siyasetçi olmaktan çıktılar. Teröristle kucaklaşana ben nasıl siyasetçi diyeyim. Ona siyasetçi gözüyle bakamam ki. Orada görüntülerini izlediklerimizden 14. maddeden haklarında birçok dava olanlar ve teröre bulaşanlar var. O gün 9 milletvekilinin gösterdiği tablo yenilir yutulur bir tablo değil. Biz böyle bir milletvekili tanımıyoruz. O 9 milletvekiline vatandaşım, milletim şu ya da bu saikle ama tehditle ama tacizle parlamentoya gönderdiğinden kabullenmek zorunda kalıyoruz. Bu tür adamlarla neyin müzakeresi yapılabilir."
Terörle mücadele için MİT Müsteşarlarını İmralı'ya ve Oslo'ya gönderdiğini söyleyen Erdoğan, "Bunu gönül huzuruyla söylüyorum. Sorun çözmek için dünyada en yetkili merci istihbarattır. Biz sadece terörde değil terör dışı suçlarda da aynı şeyi yapabiliriz" dedi.
CHP'Lİ AYGÜN'ÜN KAÇIRILMASI: YÜZDE 54 "KARŞILIKLI PLANLANMIŞ" DEDİ
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün PKK tarafından kaçırılmasını da değerlendiren Erdoğan, "Acaba burada bir kaçırma eylemi var mı? Ben samimi söylüyorum "Bu iş kısa sürede biter' dedim, öyle de oldu. 6 saat yol yürümüş, dağa çıkarmışlar falan filan. Bunlar doğrulanması gereken şeyler.
Dikkat edin milletvekili arkadaşımız "Arkadaşımız' diyor, terörist diyemiyor. Benim il başkanlarım, il başkan yardımcılarım öldürülüyor, yaralanıyor, kaçırılıyor. En son milletvekilimin kardeşini şehit ettiler. Bunlar ülkede medyanın gündemine oturmuyor ama milletvekili kaçırılınca herkes günlerce gündemde tutuyor.
Sormazlar mı adama. Arkadaşımız siyaset yapıyorsa benim partimin orada il başkanım, il başkan yardımcım da belediye başkanım da siyaset yapıyor. Bunlara sahip çıkmayacaksın, öbür tarafta CHP'li milletvekili arkadaşımızı kaçırdıklarında Türkiye terör örgütünün hakimiyeti altına girmiş gibi değerlendireceksin. İki gün sonra teslim edilecek ve el bebek gül bebek bir durumla karşı karşıyayız" diye konuştu.
Aygün'ün kaçırılması olayında CHP'nin "Arkadaşımız hep PKK aleyhinde konuşurdu" diyerek olayı temize çıkarmaya çalıştığını söyleyen Erdoğan kaçırma olayını bir "operasyon" olarak nitelendirdi ve şunları söyledi: "Bunla ilgili kamuoyu araştırması yaptırdık, kimse buna inanmıyor. Araştırmada CHP milletvekilinin kaçırılmasıyla ilgili görüşleri sorulanlardan yüzde 21.8'i "bölgede çok ciddi güvenlik açığı olduğunu düşünüyorum', yüzde 54.7'si "karşılıklı planlanmış bir eylem', yüzde 23.5'i "fikrim yok' diyor. Bu araştırma ortalama 5 bin denek üzerinde yapıldı."
"AYGÜN'ÜN KAÇIRILDIĞINDAN ŞÜPHELİYİM"
Erdoğan, Aygün'ün kaçırıldığına inanıp inanmadığı yönündeki soruyu da "Şüphelerim var, doğrusu inanmıyorum. Ben kendi il başkanlarımdan, başkan yardımcılarımdan 2-3 ay önce kaçırılıp hala dönmeyen var. Kaymakamım öğretmenlerim kaçırılacak bunları düşünmeyeceksin. Şanlıurfa'da askerlerimiz kaçırılıp bırakıldı. Bu da çok manidardır. Bu işlerin üzerinde hassas durmamız lazım" diye yanıtladı.
Terörle mücadelede medyanın desteğinin önemine dikkat çeken Erdoğan, "Bunlar ademe mahkum edilecek, görmezden gelinecek başka çare yok. Dünyanın bir numaralı ülkesi Amerikan medyası bakın nasıl davranıyor. Bunları gündemde tutmazlar. Ankara'da Genel Yayın yaptığımız toplantıda bu konuda prensip kararına varmıştık ama uygulamaya gelince hiçbir şey olmadı" diye konuştu.