Avusturya'daki İslam Toplumu ile İlgili Yasa Tasarısı

Avusturya Alevi İslam İnanç Toplumu Genel Sekteri Cengiz Duran, Avusturya'daki Müslüman toplum ile ilgili yasa tasarısının dini cemaatlere haklar verdiğini ve güçlendirdiğini belirterek, "Bizim açımızdan tasarının negatif bir yönü yoktur" dedi.

Duran, Avusturya Alevi İslam İnanç Toplumu sözcüsü Rıza Sarı ve İcra Kurulu üyesi Yeliz Yıldırım ile yasa tasarısı hakkında Concordia Basın Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında konuştu.

Bazı kesimlerin tasarısının hazırlanma sürecinde "hiç yoklarmış gibi" açıklama yapmalarının doğru olmadığını savunan Duran, "Son üç yıldır yoğun bir şekilde bu tasarı hazırlanıyordu. Biz de bu sürecin içindeydik, onlar da. Tasarı açıklandıktan sonra 'biz buna karşıyız, hiç görmediğimiz bilmediğimiz maddeler eklenmiş' demeleri gerçeği yansıtmıyor. Bütün süreç protokol altındadır" dedi.

Duran, yasa tasarısının dini cemaatlere haklar verdiğini ve güçlendirdiğini, bu bakımdan kendileri için negatif bir yönü bulunmadığını kaydetti.

Tasarıda yer alan "yurt dışından finansman yasağının" dini cemaatlerin tanınması yasasında bulunduğunu savunan Duran, Avusturya'da kendi inanç ve ihtiyaçlarını yerine getiremeyenlerin cemaat olma imkanı bulunmadığını söyledi.

Üniversitede İslam Teoloji Bölümü kurulması ve dini kaynakların Almanca olarak sunulması gibi tasarı maddelerini olumlu gelişmeler olarak değerlendiren Duran, "Biz tasarıda bir sıkıntı görmüyoruz. Bu tasarıyı Müslümanların geleceği açısından büyük bir fırsat olarak görüyoruz. Yüzümüzün geriye dönük olmaması lazım" ifadesini kullandı.

Duran, anayasa ve yasalara aykırı bir durum varsa bunun Anayasa Mahkemesi tarafından düzeltileceğini ifade etti.

Yasa tasarısı -

Avusturya'da koalisyon hükümeti tarafından 2 Ekim'de kamuoyuna açıklanan İslam ile ilgili yasa tasarısı, devlet ile Müslüman cemaat arasında 2011 yılından beri yapılan müzakereler sonucunda ortaya çıktı. Müslümanların pratikte kullandığı bazı haklara hukuki güvence getiren tasarıda, aynı zamanda Müslümanların din özgürlüğünü kısıtlayacak bazı maddeler bulunuyor.

Eleştirilen maddelerin başında "yurt dışından finansman yasağı" bulunuyor. Bu maddeye göre, cemaatlerin dini faaliyetlerini finanse edebilmek için ülke dışından para almaları yasaklanıyor.

Bir diğer maddeye göre, üye sayısı 300'ün altında olan camiler altı ay içinde kapatılacak, mevcut camiler de İslam cemaatinin birer parçası olacak.

Tasarıya göre, Viyana Üniversitesi'nde İslam Teoloji Bölümü açılacak ve sadece bu bölümden mezun olanlar imam olabilecek.

Tasarıda, "her cemaatin kendi dini kaynaklarını Almanca olarak sunması" isteniyor. Bu madde, Almanca olmayan, Kur'an-ı Kerim dahil kaynakların yasaklanabileceği yorumunu beraberinde getiriyor.

Uzmanlar, tasarının anayasanın eşitlik ilkesine, örgütlenme özgürlüğüne ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) "dini öğretme ve uygulama" hakkını da içeren din özgürlüğüne aykırı olduğunu ifade ediyor.

Tasarıya yönelik itirazlar, 7 Kasım'a kadar meclise gönderilebilecek. - Viyana