Avukat Cangı: "Nükleer Atık Karaborsası Var"
Avukat Arif Ali Cangı, dünyada nükleer atık karaborsasının var olduğunu İzmir’deki radyasyon atıkları ile gündeme gelen kurşun fabrikası üzerinden örneklendirerek, “Mahkemeden EUROPIUM 152 (EU 152) maddesinin Türkiye’ye nasıl giriş yapıldığına dair taleplerimiz olacaktır.
Avukat Arif Ali Cangı, dünyada nükleer atık karaborsasının var olduğunu İzmir'deki radyasyon atıkları ile gündeme gelen kurşun fabrikası üzerinden örneklendirerek, "Mahkemeden EUROPIUM 152 (EU 152) maddesinin Türkiye'ye nasıl giriş yapıldığına dair taleplerimiz olacaktır. Çünkü dünyada bir nükleer atık karaborsası vardır" dedi.
İzmir'de, radyasyon atıkları ile gündeme gelen kurşun fabrikasının 'çevreyi kasten kirletmek' suçunun iddianamesi tamamlandı. Hazırlanan iddianame kapsamında 6 şüpheli İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak. Avukat Arif Ali Cangı, düzenlediği basın toplantısıyla olayın hukuki sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Siyasi partilerin kamu yararına benzer davalarda müdahil olması gerektiğini hatırlatan Cangı; şöyle konuştu: "Mahkemeden talebimiz, bağımsız kişilerce alanda bilirkişilerle bir keşif yapmasını isteyeceğiz. Görüldüğü kadarıyla en son verilen raporda kuşkulu bir rapor. Oradaki kirlilik gerçeğini ortaya çıkaracaktır. Diğer yandan EUROPIUM 152 (EU 152) elementin Türkiye'ye hangi yolla geldiği tespitini sağlamaya çalışacağız. İlgili kurumlar bu konuda sessiz kalmayı tercih ediyor. Yurt dışından bu tür kaçak yolla bir nükleer atık geliyorsa Türkiye'nin başka yerlerinde de benzer atıklar var demektir. Dünyada bir nükleer atık karaborsası vardır. Tehlikeli atık karaborsası vardır. Bu yasa dışı işleyen bir ticarettir. Ticarette bizim gibi gerekli güvenliğini almayan, çevre sağlığı konusunda özensiz ve güvencesiz ülkelerle yapılmaktadır. Biz de uluslararası nükleer atık ticaretini çökertmek için elimizden geleni yapacağız. Ancak bu girişimlerle nükleer enerji belasından kurtulabiliriz. Bu uluslararası bir çalışma olacaktır. Diğer ülkelerde de ortaklarımız ve partililerimiz var onlarla işbirliğini sürdüreceğiz."
Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa da yapılan analiz sonuçlarında ortada bilimsel bir sakatlığın konusu olduğunu öne sürdü. Prof.Dr. Osman Karababa; hemen hemen tüm analizi yapılan ağır metallerin toprağın ciddi boyutta kilenmiş olduğu sonucu çıkardığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Yani alınan toprak örnekleri bölgenin kirlenmiş olduğunu gösteriyor. Su örneklerinde örnek alınan sondaj kuyularında ne yazık ki tüm bakılması gereken metallere bakılmamıştır. Analizler Haziran ve Temmuz ayında alınan örnekler üzerinden yapılmıştır. Ancak, bu aylar yağmur yağmayan sezonların olduğu yani kurak dönemlerdir. O yüzden bu dönemlerde alınan örneklerin belirtilen yüksekliklerin çok daha üzerinde olması kaçınılmazdır. O yüzden bu raporun daha sağlam ayakları üzerine basabilmesi için yağmurlu sezonda da alınan örneklerin analiz edilmiş ve raporun içine konulmuş olması gerekirdi."
"TARAMA YAPILMALI"
Yöre insanının da sağlık açısından risk altında olduğunu kaydeden Prof. Karababa, söz konusu ağır metallerin ölümcül hastalıklara yol açabileceği uyarısında bulundu. Prof. Karababa, fabrikanın etrafında yaşayan kişilerin sağlıklarının ciddi boyutta tehlikede olduğunu belirterek şunları söyledi: "Sözünü ettiğimiz ağır metaller basit kansızlıktan tutun da düşük doğum, erken düşüklere hatta kanserlere kadar giden birçok sağlık sorununu ortaya çıkarabilecek düzeydedir. Yörede sağlık açısından risk yüksek. Yörede radyoaktivite var, kurşun var ağır metaller var. Yörede bir sağlık taraması yapılması gerekiyor. Orada fabrikada geçmiş dönemde çalışmış kişilerin sağlık düzeylerini ne durumda olduklarının tespiti yapılmalı. Bunlar yapılmadan süreç tamamlanmış olmayacaktır. Bilimsel olarak fabrikanın bulunduğu alan merkezi alınarak dairesel açılımlarla belirli alanlar adım adım genişleyen halkalar bizimde taranabilir. Yörede yaşayan insanlar üzerinde yakın ve giderek uzaklaşan çevrede bütün insanların taranması gerekiyor." - İZMİR