Avrupa Deprem Mühendisliği ve Sismoloji Konferansı

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay,  depreme dayanıklı binalar için kentsel dönüşümün en iddialı projelerinden biri olduğunu belirterek "Bu büyük dönüşümü başlatmış olmamızın en önemli sebebi de deprem ve afetlere dayanıklı kentler yapmaktır" dedi.

Avrupa Deprem Mühendisliği ve Sismoloji Konferansı, Avrupa Deprem Mühendisliği Birliği (European Association for Earthquake Engineering) ve Avrupa Sismoloji Komisyonu (European Seismological Commission) tarafından, Türkiye Deprem Vakfı Deprem Mühendisliği Komitesi ve Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ev sahipliğinde 2. Avrupa Deprem Mühendisliği ve Sismoloji Konferansı başladı.

Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirilen konferansın açılışında konuşan Atalay, 71 ülkeden gelen bütün katılımcılara "Hoşgeldiniz" diyerek, konferansın konusu olan depremin dünyanın her yerini ilgilendirdiğini, etkinliğe çok iyi uzmanların katıldığını, İstanbul'da 5 gün devam edecek 1500 katılımlı toplantıda önemli ve teknik konuların tartışılacağını söyledi.

Toplantının düzenlenmesine hükümet olarak önem verdiklerini, düzenleyen kuruluşlardan AFAD'ın kendi sorumluluğunda olduğunu hatırlattı.

Atalay, toplantının çıktılarından, burada konuşulanlar ve söylenenlerden en başta kendilerinin faydalanacağını dile getirerek, Türkiye'nin ve dolayısıyla dünyanın en büyük metropollerinden olan İstanbul'un birinci derece deprem kuşağında olduğunu, toplantının İstanbul'da yapılıyor olmasının bu açıdan ayrıca bir değeri olduğunu ifade etti.

Başbakan Yardımcısı Atalay, kurumların sadece afet veya depremle değil acil durumlarla da ilgilendiğini, Suriye'de iç savaştan kaçarak Türkiye'ye gelen 1,5 milyon Suriyelinin kampları, ihtiyaçlarının karşılanması gibi durumlarla da AFAD'ın sorumluluğunda olduğunu aktardı.

Türkiye ve İstanbul'un deprem konusunda büyük tecrübelere sahip olduğunu anlatan Atalay, "Üzerinde yaşadığımız coğrafyanın büyük bölümünün deprem bölgesi olduğunu idrak ederek bu gerçekle yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Türkiye olarak buna çalışıyoruz. Burada en önemli referans noktamız bilim ve teknolojinin bize sunduğu imkan ve fırsatlardır. Biz Türkiye, hükümet olarak yaşadığımız deprem ve afetlerden hep ciddi dersler çıkardık ve çıkarıyoruz" dedi.

"Afete hazır olma ve sonrası için büyük çaba harcıyoruz"

Atalay, Van ve Marmara depremlerinden çıkardıkları dersler doğrultusunda organizasyonlarını, çalışma sistemlerini yenilediklerini bildirerek, Türkiye'nin özellikle 1999'da yaşanan depremden büyük dersler aldığını söyledi.

Türkiye'nin "afete hazır olma" ve "afet sonrasında hızlı ve etkili olma" konularında büyük çaba harcadığını, bunun için sadece devlet olarak değil ilgili STK ve üniversitelerle işbirliği içerisinde çalıştıklarını kaydeden Atalay, burada en önemli noktanın "etkili koordinasyon" olduğuna işaret etti.

Özellikle son 3 yılda sistem çalışmasına çok ağırlık verdiklerini vurgulayan Atalay, AFAD'ın bünyesinde 2012'de bizzat kendisinin de katıldığı deprem zararlarının azaltılması çalışmaları kapsamında Türkiye'nin 2023'e kadar uzun vadeli ilk strateji belgesi olan "Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı"nı uygulamaya aldıklarını bildirdi.

Afet yönetiminde dönüşümü gerçekleştirebilmenin detay-yol haritasını 5 yıllık stratejik planla devreye soktukları bilgisini veren Atalay, bu konudaki ayrıntıları paylaştı.

Atalay, "Deprem zararlarının en aza indirgenmesini başarabilmenin yegane veya en önde gelen yolu depremlere dayanıklı yapılaşmayı en üst düzeylere çıkarmanızdır" diyerek, mevcut deprem yönetmeliğini yenilediklerini ve bu çalışmayı kısa sürede bitireceklerini aktardı.

Kentsel dönüşüm en iddialı projelerimizden birisi.

Deprem zararlarının azaltılması konusunda sadece yapılarla ilgili çalışmalar yürütmediklerini dile getiren Atalay, AFAD Türkiye Deprem Veri Merkezi'ni kurduklarını, deprem verilerinin tek bir merkezde toplanarak dağıtılmasının sağlandığını söyledi.

"Sigortacılık sistemini yeniden gözden geçirdik"

Atalay, afetlere önceden hazırlık yapabilmelerini sağlayacak teknolojik cihazlara önem verdiklerini ifade ederek, deprem zararlarının azaltılmasında sigortacılık sistemini yeniden gözden geçirdiklerini kaydetti.

"Devlet ve hükümet olarak başta AFAD olmak üzere yepyeni kurulla yöntemler ve sistemler geliştiriyor, araç-gereç hepsinden önemlisi anlayışları yeniledik ve hazırlığımızı güçlendirdik" diyen Atalay, şöyle devam etti:

"Bir deprem ülkesi olarak binalarımızı depremlere daha dayanıklı hale getirmeliyiz. Kentsel dönüşüm en iddialı projelerimizden birisi. Bu büyük dönüşümü başlatmış olmamızın en önemli sebebi de deprem ve afetlere dayanıklı kentler yapmaktır. 2 yıl önce bunun yasasını çıkardık.

Türkiye'de bütün konutları gözden geçiriyoruz. Yıkılması gerekenler yıkılıyor, yerlerine yenisi yapılıyor, yapılacak. Bu, finansman istiyor. Biz hükümet olarak bu finansmanı göze aldık. Bunu depreme karşı, depremle mücadelenin en önemli ve kalıcı yöntemi olarak da görüyoruz. Adına kentleşme, kentsel dönüşüm diyoruz. Bir bakanlık kurduk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının en önemli alanı bu. Ayrıca Türkiye Afet Risk Yönetim Sistemi projemiz ile afet riski taşıyan bölgelerimizin risk oranı belirlenebilecektir. Bu proje ile ülkemizde her bölge için henüz afet yaşanmadan olası bir afetin ne tür zararlara yol açacağı net bir şekilde görülebilecektir. AFAD olarak afet yönetiminin her safhasına yönelik yoğun bir çalışma yürütmekteyiz. Afete dirençli toplum oluşturma hedefimiz."

"Herkes görevini biliyor"

Atalay, depreme hazırlıklı olmanın eğitim, farkındalık oluşturma gibi bir sürü boyutu olduğunu belirterek, "Ancak afetten, depremden sonra en hızlı hareket edebilme çok can kurtarmak için önemli. Afete uğramış insanların yanında olmak önemli" ifadelerini kullandı.

Türkiye olarak bir afet anında "0. noktada" hangi kurumun ne yapabileceğini bildiklerini dile getiren Atalay, her kurumun görevinin belli olduğunu, gerekli denemelerini yaptıklarını söyledi.

Başbakan Yardımcısı Atalay, konferansın verimli olmasını dileyerek, katılımcıların mutlu olarak ayrılacağından emin olduğunu sözlerine ekledi.

- İstanbul