Avcı: Bakım elemanları standardı oluşturmuş olacağız
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Mutsuz, ölümü bekleyen yaşlılar değil aktif, mutlu, hayatın içinde, hayatı paylaşan genciyle yaşlısıyla bir arada olan bir Türkiye inşa etmeliyiz&...
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Mutsuz, ölümü bekleyen yaşlılar değil aktif, mutlu, hayatın içinde, hayatı paylaşan genciyle yaşlısıyla bir arada olan bir Türkiye inşa etmeliyiz" dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Anadolu Üniversitesi tarafından yürütülen "Yaşam Boyu Destek Projesi" kapsamında 75. Yıl Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezinde "Bakım Hizmetlerinde Güçbirliği Tanıtım Programı" gerçekleştirildi.
Programa, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi katıldı.
Programda konuşan Şahin, zamanın ruhunu yakalamanın ve ihtiyaçların iyi belirlenmesi gerektiğini ifade etti. İnsanoğlunun her zaman diliminde ihtiyaçlarının değiştiğini dile getiren Şahin, tarım, sanayi devriminin getirdiği ihtiyaçların tarihte yerini farklı şekilde aldığını, artık yeni bir dünya düzeni içinde olunduğunu, küreselleşme ve bilgi çağının yaşandığını hatırlattı.
Kalkınma hedeflerine ulaşabilmek için herkesin ihtiyaç analizlerinin iyi belirlenmesi gerektiğini ifade eden Şahin, kadının istihdam, eğitim alanında güçlenmesinin çocuk, yaşlı, engelli bakımı gibi yeni ihtiyaçları beraberinde getirdiğini söyledi.
Bakanlık olarak önce dezavantajlı gruplar için ekonomik ve sosyal desteği hayata geçirmeye başladıklarını, Bakanlık'ın bütçesini 16 kat arttırdığını, 20 katrilyonu yönettiklerini kaydetti. Kurumlarındaki yaşlıların, engellilerin, çocukların mali olarak hiçbir şeye ihtiyacı olmadığını vurgulayan Şahin, "Kurumsal olarak engellilere, yaşlılara özel bakımlarına özel kurumlarda destek veriyoruz devlet kurumu olarak. Bir taraftanda evde bakım sistemi çok önemli. Bütün dünya artık geniş huzurevlerinden daha küçük ihtisaslaşmış, aile odaklı bakım sistemine geçiyor" diye konuştu.
Ayırdıkları mali destekle 400 bin engelliye ve yaşlıya evde bakım verdiklerini dile getiren Şahin, asgari ücret de verdiklerini söyledi. Sosyal politikalar ve sosyal hizmet anlayışında üniversitelerin gücünün çok daha hızlı kullanılması gerektiğini vurgulayan Şahin, doğru bilgiyi alıp iyi bir şekilde koordine edip yaşam kalitesinin yükseltilmesi gerektiğini söyledi.
Yaşlıların ihtiyaçlarını giderirken sevgi ve sabrın olması gerektiğine işaret eden Şahin, "Mutsuz, ölümü bekleyen yaşlılar değil aktif, mutlu, hayatın içinde hayatı paylaşan genciyle yaşlısıyla bir arada olan bir Türkiye inşa etmeliyiz. Bunu birlikte başaracağız" dedi.
-Milli Eğitim Bakanı Avcı
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, konuşmasına böylesine önemli bir toplantıya katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı.
Türkiye'nin çok genç ve dinamik bir nüfusa sahip olduğunu belirten Avcı, bu gençliğin sahip olunan ekonomik güçten çok daha önemli olduğunu vurguladı.
Bakanlık olarak gençleri daha nitelikli hale getirmek, topluma yararlı kılmak gibi hayati bir görev üstlendiklerini ifade eden Avcı, tüm dünyada doğum oranlarının düşme eğilimine girdiğini, ortalama yaşam süresinin ise hAer geçen gün uzadığını kaydetti.
Bunun da yaşlı nüfusun artmasına neden olduğunu belirten Avcı, ''Öngörülü ve akılcı planlamayla bir yandan nüfusu genç tutup, gençlerimizi daha nitelikli bir şekilde yetiştirirken, diğer yandan ortaya çıkan bu yeni durumla ilgili tedbirler almalıyız. Sayın Başbakanımızın çocuk sayısıyla ilgili söylemleri, genç nüfusu sürdürülebilir tutmaya yönelik akılcı politikanın yansımasıdır'' diye konuştu.
Engelli ve yaşlı vatandaşlara yönelik politikaların geliştirilmesinin önemine değinen Avcı, bunun sürdürülebilir bir kalkınmanın ve sosyal devlet anlayışının gereği olduğunu söyledi.
Öncelikli olarak engelli ve yaşlı insanların gündelik yaşamın içinde topluma katkı veren, hayatlarını idame ettiren insanlar olmalarını sağladıklarını belirten Avcı, sosyal devlet anlayışının, toplumsal refahın gereği olarak buna yardım edecek sistemin uygulanması gerektiğini kaydetti.
''Büyüğe saygıyı, güçsüze yardımı öğütleyen bir medeniyetin mirasçıları olarak, değer yargılarımızdan da aldığımız güçle önemli bir avantaja sahip olduğumuzu belirtmek istiyorum'' diyen Avcı, vicdanının sesini kişisel çıkarlarının önünde tutan bir anlayışa sahip olunduğunu ifade etti.
Batıda engellilerin ve yaşlıların genellikle aileri tarafından kurumlara gönderildiğini belirten Avcı, Türkiye'de ise daha çok ailelerinden ve çevrelerinden gördükleri sevgi ve şefkatle hayatlarını devam ettirdiklerini kaydetti.
Bakan Avcı, bu sağlam zeminin farkında olmanın önemine işaret ederek, ''Bunun kıymetini bilmeliyiz, bunun üzerine sosyal bir sistem inşa etmeliyiz'' dedi.
Yaşam Boyu Destek Projesi'nin bu anlamda önemli bir adım olduğunu ifade eden Avcı, ''Bu projeyle evlerinde engelli veya yaşlı aile fertlerine bakan vatandaşlarımızı bilinçlendirmiş, hem de bu işi ifa eden bakım elemanlarının eğitim seviyelerini yükseltmiş, bir standart oluşturmuş olacağız'' diye konuştu.
-''İşbirliği yapılması önemli''
Konuya ilişkin bakanlıkça yürütülen çalışmalara değinen Avcı, halk eğitimi merkezlerinde yaşlı, engelli ve hasta bakım kurslarının olduğunu, örgün eğitim kapsamında Anadolu meslek liselerinin hasta ve yaşlı bakım programlarının yılda 500 bakım elemanı mezun etme potansiyeli olduğunu, ihtiyaç duyulduğu zaman kapasitenin artırılması yönündeki çalışmaları da sürdürdüklerini söyedi.
Bakan Avcı, YÖK'e bağlı devlet ve vakıf üniversitelerinde de yaşlı bakım teknikerliği bölümünde eğitim verildiğini hatırlatan, bütün bu eğitimlerin bakım konusunda işbirliği yapılmasının ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini belirtti.
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın da, üniversite olarak yapılan çalışmaları anlattı.
Her zaman toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini belirten Aydın, yaşam boyu öğrenme odaklı bir dünya üniversitesi olacaklarını ifade etti.
İnsanların eğitim gereksinimlerini yaşam boyu öğrenme odağında karşılama noktasında çok yönlü ve farklı bir işbirliğini gerçekleştirme noktasında mutluluk duyduklarını belirten Aydın, Türkiye'nin en kıymetli kaynağının insan olduğunu, eğitimle bu kaynağın daha da zenginleştirilmesi gerektiğini vurguladı.
-"Evde bakım hizmeti veren lise mezunları "e-sertifika" programına dahil olabilecek"
Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi ise Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre günümüzde insanlar daha uzun yaşadığına dikkati çekerek, uzun yaşam süresinin bakım hizmetlerine olan ihtiyacı arttırdığını söyledi. Engellilik durumunun ilerleyen yaşlarda daha sık ortaya çıktığını dile getiren Çiftçi, öte yandan yaşama katılım da fırsat eşitliliğine ilişkin daha fazla politika üretildiğini ifade etti.
Sosyal devlet anlayışını ilke edinmiş Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı resmi kuruluşlar ve özel sektör tarafından işletilen 540 huzurevi ve engelli bakım merkezinde 30 bin kişiye hizmet götürüldüğünü belirten Çiftçi, şunları kaydetti:
"Bakım hizmetlerinde kaliteyi sağlamak için bakım elemanı olarak çalışan personelin eğitimine paralel görev tanımlarının yapılması gerekiyor. Lise mezunu, sertifika sahibi veya önlisans mezunu kişilerin görev ve sorumluluklarını içeren meslek standartlarını tanımlama çalışmaları Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanlığı ile başlatıldı.
Lisans düzeyinde bakım elemanı yetiştirilmesine yönelik çalışmalar YÖK Başkanlığı ile değerlendiriliyor. Meslek Lisesi düzeyinde bakım elemanı yetiştirilmesi ve sertifikalı bakım elemanı yetiştirilmesine yönelik çalışmalar Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte geliştiriliyor."
Evde bakım hizmeti veren kişiler lise mezunu olmaları durumunda Anadolu Üniversitesi tarafından hazırlanan "e-sertifika" programına dahil olabileceklerini ifade eden Çiftçi, "Bakanlığımız, Anadolu Üniversitesi ile gerçekleştirdiği protokol ile "Yaşam Boyu Öğrenme Projesi" kapsamında "Bakım Hizmeti Verenlerin Uzaktan Eğitimi ve Sertifikasyon" çalışmalarını da başlatmış oluyor" dedi.
Muhabir: Merve Yıldızalp, Hande İlbeyi Canca
Yayınlayan: Cemil Kartal