Astronot Yiyeceği" Hasada Hazır
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Kinoanın ekildiği alandan görünüm- Bitkiden detay- Prof. Dr. Mustafa Tan'ın konuşması- Detaylar "Astronot yiyeceği" hasada hazır- Iğdır'daki deneme sahalarına ekilen, astronot gıdasının ham maddesi olarak bilinen "kinoa"dan verim alındı Atatürk ve Iğdır üniversitelerinin deneme sahasına ekilen, astronot gıdasının ham maddesi olarak bilinen kinoa, boy vererek ilk hasada hazır hale geldi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Kinoanın ekildiği alandan görünüm- Bitkiden detay- Prof. Dr. Mustafa Tan'ın konuşması- Detaylar "Astronot yiyeceği" hasada hazır- Iğdır'daki deneme sahalarına ekilen, astronot gıdasının ham maddesi olarak bilinen "kinoa"dan verim alındı Atatürk ve Iğdır üniversitelerinin deneme sahasına ekilen, astronot gıdasının ham maddesi olarak bilinen kinoa, boy vererek ilk hasada hazır hale geldi. Güney Amerika kökenli bitkinin Iğdır'da ekilen 25 farklı çeşidinden verim elde edildi. Özellikle tuzlu toprakta yetiştirilen kinoanın boyu, 2 aya yakın süreçte bir metreyi geçti.Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tan, Melekli beldesindeki ekim sahalarında yaptığı incelemenin ardından, kinoanın Türkiye'de de yetiştirilmesi amacıyla Iğdır Üniversitesi ile ortak proje geliştirdiklerini söyledi.Projeyle, yurtdışından bitkinin 25 farklı çeşidini temin ettiklerini anlatan Tan, ülke ve bölgenin yapısına uygun kinoa çeşitlerini belirlemeyi hedeflediklerini bildirdi.Tan, bitkinin, insan beslenmesi için önemli özelliklerinin bulunduğunu, aynı zamanda hayvansal yem olarak kullanıldığını belirtti.Kinoa tohumlarının pirinç, bulgur gibi tüketilebildiğine işaret eden Tan, şunları kaydetti: "Çok yüksek derecede proteini var. Buğdayın 2, mısır ve pirincin de 3 katı proteini bulunduğu tespit edildi. Bu yüzden 'dar gelirli kesimin gıdası' deniliyor. Ancak bitki, BM Gıda Teşkilatının 2013'ü 'kinoa yılı' ilan etmesiyle popüler oldu. Bir de NASA, bu bitkiyi astronotların beslenmesinde kullanmaya başladı. Bitkide insan vücudu için gerekli tüm besinler bulunuyor. Et yemeyenler için çok önemli protein kaynağı. Bitkide gluten bulunmuyor, bunun da ayrı bir önemi var. Gluten alerjisi olanlar, çölyak hastaları için son derece sağlıklı bir besin."- En uygun iklim Iğdır'daKinoanın, Iğdır'daki gibi tuzlu toprağı sevdiğini vurgulayan Tan, "Kurak iklime dayanıklı, sıcağı seven bir bitki. Buna özellikle 'Iğdır'ın bitkisi' diyebiliriz" ifadelerini kullandı.Prof. Dr. Tan, 3 yıl devam edecek projenin bir ayağının da Erzurum'da yürütüldüğünü dile getirdi.Çiftçilerin de artık bu bitkiyi yetiştirmeye başladığına dikkati çeken Tan, "Ancak yeni tür olması ve bitkiyle ilgili yeterli bilgi bulunmaması nedeniyle bu projeyi başlattık. Çünkü hangi bölgede, hangi lokasyonda nasıl yetiştirilmesi ve tohumlanması gerektiği konusunda yeterli bilgi yok. Bu çalışmayla üreticilerimize daha sağlam bilgi vermeyi hedefliyoruz. Daha sonra bölgemize uygun yerli çeşitlerin ekilmesine öncülük edeceğiz" dedi.Iğdır Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Süleyman Temel ise ilk ekimin 29 Mart'ta yapıldığını kaydederek, "Bitkinin yetiştirilmesinde bir kıraç bir de sulu sistemi uyguladık. İyi verim aldık, boyları neredeyse 1 metreyi aştı" değerlendirmesinde bulundu.