Askeri okuldan atılan öğretmen, üniformasıyla yarım kalan hikayesine üzülüyor

Bilecik'in Bozüyük ilçesinde öğretmenlik yapan Yücel Yalçın, 1990'lı yıllarda babasının yönlendirmesiyle girdiği askeri okuldan disiplin puanı düşürülerek ihraç edilmesi nedeniyle eğitiminin yarıda kalmasının ve mesleğe başlayamamanın hüznünü yaşıyor.

Bursa Işıklar Askeri Lisesine 14 yaşındayken başlayan Yalçın, 1990'da Kara Harp Okuluna girdi.

Harp Okulundan 1994'ün ocak ayında disiplin puanları düştüğü gerekçesiyle atılan Yalçın, aynı yıl Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği Bölümünü kazandı.

Öğrenim hayatının ardından Bilecik'e tayin olan 49 yaşındaki Yalçın, Bozüyük'teki Şehit Zafer İpek Özel Eğitim Okulunda zihinsel engelliler öğretmeni olarak görevini sürdürüyor.

Yalçın, AA muhabirine, 28 Şubat olarak bilinen ve yaşanan mağduriyetlerin zirveye ulaştığı dönemden önce Harp Okulunda sorunlar yaşadığını söyledi.

Art niyetle puanlarının düşürüldüğü kanaati taşıdığını belirten Yalçın, "Benim inancımdan, maneviyatımdan rahatsız olan bir kesim olduğu inancı bende doğdu. Ondan kaynaklanan bir anlayışla disiplin puanlarımın alelacele bitirilerek okuldan ihraç edildiğimi gördüm." dedi.

Yalçın, o dönem kendisi ve bazı arkadaşlarının namaz kılmaya gittiklerinde aniden içtima yapıldığını dile getirdi.

Namazda oldukları tespit edilip toplu faaliyetlere katılmadıkları gerekçe gösterilerek kendilerine disiplin cezası verildiğini aktaran Yalçın, "Namaz kılanlara karşı bir mesafe gözlemleniyordu. Bize bakış açıları diğer arkadaşlara olduğu gibi olmuyordu. Maneviyata biraz daha yöneldiğimiz zaman kendimizi diğer arkadaşlardan farklı hissettiğimiz yaklaşımları gözlemlemedim değil açıkçası. Farklılaşma gözlemleniyordu. Bakışlarda, yaklaşımlarda, emirlerde bir ayrımcılık hissine kapılıyordum." ifadelerini kullandı.

8 yıllık emeği heba oldu

Yücel Yalçın, okulda psikolojik baskıdan kaynaklanan ümitsizlik ve hayal kırıklığı yaşadığını vurguladı.

Mezun olamayacağı endişesine kapıldığını anlatan Yalçın, şöyle devam etti:

"Birtakım cezalarla disiplin puanlarımız bitirildi ve okuldan atıldım. 30 taksite bölünerek bir tazminat ödeme durumunu da yaşadım. Öğrenim hayatımda bunu da ödemek durumunda kaldım. O zamanlar bu durum beni zorladı. O zamanlar babamın yönlendirmesiyle, babamın üniformalı askerleri görünce hevesle oğlunu da böyle görmeyi arzu edip 'Oğlum sen buraya gir' dediği için girdim. Fakat okulu okurken de itirazım olmadı. Nihayetinde askerlik; Peygamber ocağı. Vazifemi de yerine getiriyordum. Verilen görevleri yapıyordum. Sorunlu bir halim okulda yoktu. Devam edeceğimi düşünüyordum. Kafamda, bir şey yapıp da ayrılayım gibi bir niyet yoktu. Disipline aykırı davranmamaya çalıştık. Puanlarımın düşmesine sebep olan disiplinsizliklerim de ufak tefek kusurların büyütülmesiyle oldu. Nöbete gidememek, namaz kılarken toplu faaliyetlere katılmamak diye ani bir içtima kararı alınması gibi böyle hallerden okuldan atılmış oldum. Bariz bir disiplinsizliğim yoktu, problemi olan bir çocuk değildim."

İhraç edildikten sonra yaşananlara pek anlam veremediğini ancak 28 Şubat sürecinde neyin ne olduğunu idrak ettiğini dile getiren Yalçın, büyük hayal kırıklığı yaşayan babasının bu duruma çok üzüldüğünü ve tepki gösterdiğini belirtti.

Yalçın, "Ailem şaşırdı. Okulun sonuna gelmişim, lise dahil 8'inci yılında çıkartılmam nedeniyle şaşırdılar. Sonra üniversiteye girdim. O da onlar için bir noktada ferahlatıcı bir şey oldu." diye konuştu.