Asırlık Mahallenin Yerleşim Düzeni Özenle Korunuyor
Kuzey Kafkasya'dan 111 yıl önce göç eden Karaçay-Malkar Türklerinin yaşadığı Konya'nın Sarayönü ilçesi Başhüyük Mahallesi'nin yerleşim düzeni, halen özenle korunuyor.
ABDULLAH DOĞAN - Kuzey Kafkasya'dan 111 yıl önce göç eden Karaçay-Malkar Türklerinin yaşadığı Konya'nın Sarayönü ilçesi Başhüyük Mahallesi'nin yerleşim düzeni, halen özenle korunuyor.
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Kuzey Kafkasya'da yaşayan Karaçay-Malkar Türkleri, 1905'te Rus baskısı ve Müslüman ülkede yaşama isteğiyle Anadolu'ya göç kararı aldı. Karaçay ileri gelenlerinin Osmanlı Sultan 2. Abdülhamid ile görüşmesinin ardından, Konya'da yerleşime uygun bir köy kurulması kararı verildi.
Sultan 2. Abdülhamid'in emri, Konya Valisi Faik Bey'in takibiyle, Sarayönü ilçesinde yerleşim yeri hazırlandı. İkinci Abdülhamid'in çizdirdiği imara göre, 1905'te inşaata başlandı.
Bin 500 metrekarelik adaya, bahçeli dört hanenin yerleştirildiği imara göre, mahallede 240 ev inşa edildi. Mahremiyet gereği evlerin kapıları, cadde yönü aksine bahçeye bakacak şekilde planlandı.
İki yıl süren inşaatın ardından 1907'nin yaz aylarında, Konya'nın Sedirler ve Araplar mahallelerinde geçici ikamet eden bine yakın Karaçay-Malkar Türkü, buraya yerleşti.
Büyükşehir Yasası ile mahalle olan Başhüyük'ün yerleşim planı, hilali andırıyor. Başhüyük'te, 12 metre genişliğinde 2 cadde, kuzey ve güneyde ise 6 metrelik 18 sokak bulunuyor.
"Ümran-ı Hamidiye" adı verilmiş
Muhtar Suat Malkondu, AA muhabirine, Başhüyük Mahallesi'nin ilçeye 7 kilometre mesafede yer aldığını söyledi.
Mahallenin, 2. Abdülhamid'in emri ve çizdirdiği hilal şeklindeki planla inşa edildiğini anlatan Malkondu, "O dönemde gelen Karaçaylar, buraya, Abdülhamid'in imar ettiği, imrenilecek belde anlamında 'Ümran-ı Hamidiye' adını vermiş. Daha sonra ismi kuzeydeki höyükten dolayı Başhüyük olarak değiştirilmiş. Başhüyük, 1957'de belde oldu. Geçtiğimiz yıllarda Büyükşehir Yasası ile ilçeye bağlı mahalle haline geldi." diye konuştu.
Malkondu, göç nedeniyle büyük oranda nüfus kaybı yaşanan mahallenin ana geçim kaynağının, tarım ve hayvancılık olduğunu vurguladı.
"Mahalleye özgü imarı korumaya çalışıyoruz"
Gençlerin eğitime yöneldiğini, kentlerde yaşayan bazı vatandaşların ise emekli olduktan sonra mahalleye döndüğünü ifade eden Malkondu, mahalleye özgü imarı ve Karaçay kültürünü korumaya çalıştıklarını dile getirdi.
Kuş bakışı görüntüsüyle mahalledeki cadde ve sokakların düzeninin büyük ilgi uyandırdığını belirten Malkondu, şunları kaydetti:
"Bu yerleşim yerinin planının başka yerlerde pek görülmesi mümkün değildir. Burası cadde ve sokakları birbirini kesen bir düzenlemeyle inşa edilmiş. Bu yapı halen korunmaktadır. Kuruluşumuzun ardından 1950'lerde nüfusun artmasıyla yeni yerleşim alanları inşa edildi. Mahallenin dışına doğru ama asli imara bağlı kalınarak binalar yapıldı, bozulma olmadı. Mahallemize gelenler hayretlerini gizleyemiyor. Buradaki yerleşim planının yeni kentleşlemeye de örnek olduğunu duyduk."