Haberler
Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 2015 öncesine ait yaklaşık 2 milyar TL'lik Genel Sağlık Sigortası prim borcu silinecek

Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 400 bin kişinin borcu siliniyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dizilerdeki şiddet sahnelerine tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kızdıran sahne!

İstanbul'daki aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedeni bulundu

Aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı

7 kişiyi katleden berberin dükkan camındaki yazı dikkat çekti

7 kişiyi katleden berberin dükkan camındaki yazı dikkat çekti

"Aşırı Sıcaklarda Sağlığa Daha Çok Özen!"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının artmasıyla, aşırı sıcakların başladığını belirten İzmir İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Bediha Türkyılmaz "Aşırı sıcaklarda sağlığa daha çok özen" dedi.

Sıcaklık değişimleri geçmişten günümüze tüm canlıların sağlığını olumsuz etkileyen faktörler arasındadır. Belirli düzeyde sıvı ve mineral kaybeden insanın besin zincirindeki canlılar da (bitkiler, hayvanlar) aşırı sıcaklardan etkilendikleri için, yalnızca birincil derecedeki bir etkilenmeden daha çok tüm ekosistemi kapsayan bir denge değişiminden söz edebiliriz. Bu değişimler karşısında gerekli uyumu sağlayabilmek, dikkat, özen ve alışkanlıkların değişimini gerektirir. Vücudumuzun sessiz bir dili vardır. Ona uygun davranmak, çoğu kez bu geçiş dönemlerini, hastalıksız atlatmamızı sağlar. Örneğin yazın kışlıklar kalkar, yazlıklar çıkar, çok sıvı kaybeden vücut sıvı ister. En önemli korunma faktörü vücudumuzun sessiz dilini dinlemek ve ona uygun davranmaktır. Sağlıklı bir vücudun sesini dinlemekten daha doğru bir korunma önlemi olabilir mi? Ancak, aşırı sıcaklık değişimlerinde uyum yeteneği hastalık nedeniyle değişmiş olan kronik hastalarımızın, öncelikli bir özene ve uyulması gereken bir dikkat reçetesine ihtiyaçları vardır.

Aşırı sıcaklarda birkaç küçük önlemle vücudumuzun ısı ve sıvı dengesini koruyabiliriz. Vitamin ve minerallerden zengin yiyecekler, vücut direncini yükseltir. Bozulma riski sütten daha düşük olan yoğurt gibi hem kalsiyumdan zengin hem de hararet atıcı yiyeceklerin bolca tüketilmesi gerekir. Ağır yağlı, hazmı zor yiyeceklerden kaçınılmalı, zararlarının sıcağın etkisi ile iki katına çıkacağı unutulmamalıdır.

Zeytinyağlı soğuk sebze yemekleri yaz için idealdir. Bunun yanında et ve et ürünleri de uygun pişirme yöntemleri tercih edilerek (kızartma yerine haşlama) tüketilmelidir. Beyaz peynir, domates ve taze sıkılmış mevsim meyvesi bir meyve suyundan oluşan kahvaltı yaz için idealdir. Kola, gazoz gibi asitli içeceklerden kaçınmalı, paket meyve suyu yerine ev yapımı limonata ya da vişne, çilek gibi meyvelerden yapılmış kompostolar tercih edilmelidir. Az az, sık sık beslenilmeli, tek öğünlük büyük porsiyonlardan kaçınılmalıdır.

Obeziteden korunmak için de sabah serinliği ve akşam serinliği yürüyüş için değerlendirilmelidir. Çünkü obeziteye bağlı hastalık ve şikâyetler, yaz aylarında daha da artar. Serinlikte dışarı çıkılması, küçük akşam yürüyüşleri yaz aylarında vücudu canlandırır, gece sağlıklı bir uyku geçirmemizi sağlar. Kavun, karpuz, salatalık, gibi ferahlatıcı besinler bolca tüketilmeli, yağsız ya da çok az yağlı yiyecekler tercih edilmelidir.

Yaz sıcaklarında doğru beslenmenin önemine değinen İzmir İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Bediha TÜRKYILMAZ, "Bir yaz yemeği olarak, her bütçeye uygun ve oldukça yararlı, yoğurtlu soğuk dövme çorbasını önerebiliriz. "Ayran Aşı" da deniliyor. Soğuk yenilen ferahlatıcı bir Anadolu yemeği. Değişik değişik isimlerle söz edildiği için aynı yemek olduğu çoğu kez birbirine karıştırılan dövme çorbası, yaz aylarında aşırı sıcaklarda yenilecek mükemmel bir yemektir. Soğuk servis edilen bu yemek harareti alır. Ayrıca, yoğurttan gelen kalsiyum ile buğdaydan ve nohuttan gelen proteininin birleşimi sonucu, kalorisi az ve besin değeri yüksek bir yemek yemiş oluruz. Malzemeleri oldukça yalın; dövme, nohut, yoğurt, nane. Sebze ve ot yönünden oldukça zengin Ege mutfağı yemekleri, haşlanıp, soğutulup limon ve zeytinyağı ile ya da yoğurtlanarak servis edilen yemekleriyle yaz için idealdir. " dedi.

Sıcakların direk etken olduğu rahatsızlıklar (güneş çarpması, güneş yanıkları gibi) sıcaklıklara bağlı olarak ortaya çıkan ikincil hastalıklar (besin zehirlenmeleri, yaz ishalleri) ve sıcaklıklar nedeniyle seyri olumsuz yönde değişen kronik hastalıklar olmak üzere aşırı sıcaklarda hastalıkları üç kategori altında inceleyebiliriz.

Birincil Hastalıklar; Güneş Çarpmaları, Güneş Yanıkları…

Yaz aylarında güneşin tepede olduğu öğlen vakitlerinden itibaren (on birden akşam beşe kadar) evden dışarı çıkmamaya gayret edilmeli. Çalışan kesim ani sıcaklık değişimin yarattığı dengesizlikten dolayı oluşabilen bitkinlik ve bayılma durumlarına maruz kalmamak için, mesai bitimi eve girer girmez duş alarak dışarının hararetini atmalıdır. Bolca su içilmesi, ayran içilmesi, kaybettiğimiz sıvıyı vücudumuzun "yaz diline" uygun şekilde yerine koyar, ferahlık verir. Şapka kullanmak, alışkanlık haline getirilmelidir. Aşırı sıcaklarda deniz suyu, vücudumuzun terle birlikte kaybettiği minarelerin telafi edilmesi bakımından önemlidir.

İkincil Hastalıklar; Besin Zehirlenmeleri, Yaz İshalleri…

Sıcaklarda hijyen, bulaşıcı hastalıklar nedeniyle daha çok önem kazanır. Bol su ve bol sabun, hem enfeksiyonlardan korunmak için, hem de serinlemek için oldukça elzemdir.

Sıcaklar nedeniyle bozulmaya daha çok maruz kalan ve saklanma koşulları daha büyük bir özen gerektiren yiyeceklere bağlı olarak besin zehirlenmeleri oluşur. Taze sebze ve meyveler daha çok tüketilir ve yıkanma koşullarındaki özensizlikle, yaz ishalleri gelişir. Hararet nedeniyle daha çok tüketilmeye başlanan, dondurma gibi vücudu ani ısı değişimine maruz bırakan yiyecekler nedeniyle üst solunum yolu enfeksiyonları artar.

Kronik Hastalığı olanlar, sıcaklıkların her yaz kendilerini nasıl etkiledikleri konusunda beli bir deneyim sahibidirler ve genel olarak buna uygun davranırlar. Ancak yine de uyarmakta fayda var; doktor kontrollerine özen gösterilmeli, acil sinyalleri dikkate alınmalıdır. Kalp Hastaları, Dolaşım Sistemi Hastaları, Yüksek Tansiyon, Astım, KOAH, Diyabet, Diyaliz (Özellikle diyaliz hastaları için sıvı dengesi hayati önem arz eder) ve Psikozlar aşırı sıcaklardan en çok etkilenen kronik hastalardır. Sıcaklara olabildiğince az maruz kalınmalı, doktorunun tavsiyelerini göz önünde bulundurmalı, az az, sık sık beslenmelidirler. Yaşlılar ve çocuklar aşırı sıcaklarda yetişkinlerden daha hassastırlar. Mümkün olabildiğince sıcaklıklara az maruz kalmaları sağlanmalı, uzunca süre güneş altında kalmamalıdırlar. Sık sık ılık duş almaları da dayanma güçlerini artırır. Ayrıca bol su tüketimi takip edilmelidir.

Kaynak: Bültenler / Güncel
title