Asansör 32. Kattan 175 Km Hızla Zemine Çakıldı

10 işçinin öldüğü asansör faciasında gerekçeli karar açıklandı.

Gerekçeli karardan:

"Asansör 10 işçiyle birlikte saatte 175 kilometre hızla eksi 4'üncü katta zemine çakıldı"

"Asansör sensör ve switchleri üzerinde kimin müdahalede bulunduğu tespit edilemedi"

Haber: Serpil KIRKESER İstanbul DHA

Mecidiyeköy'de 10 kişinin öldüğü asansör faciasına ilişkin açılan davada 16 sanığın beraatine ve 9 sanığın da "Taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçundan 60 bin 800'er TL adli para cezasına çarptıran mahkeme heyeti, gerekçeli kararını açıkladı. Gerekçeli kararda, kazanın oluşumuna sebebiyet veren asansör kabininin katlarda durmasını sağlayan sensör ile herhangi bir tehlike esnasında kabinin en alt ve en üst noktalarda durmasını sağlayan elektromekanik limit switchlerine müdahale edildiği ve kaza esnasında bu switchlerin çalışmadığı belirtildi. Olay anında 10 işçinin içinde bulunduğu asansörün saatte 175 kilometre hızla serbest düşüşe geçtiği ve eksi 4'üncü zemine çakıldığı vurgulanan gerekçeli kararda, "Sanıkların tali kusurlu olması, kazaya sebebiyet veren asansör sensör ve switchleri üzerinde kimin müdahalede bulunduğunun tespit edilememesi ve katılanların maddi taleplerinin Torunlar GYO firması tarafından büyük ölçüde karşılanmış olması nazara alınarak sanıklara verilen hapis cezaları adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiştir" denildi.

"ASANSÖR SAATTE 175 KM HIZLA SERBEST DÜŞÜŞE GEÇTİ"

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce hazırlanan 172 sayfalık gerekçeli kararda Şişli'de 6 Eylül 2014 tarihinde saat 19.30-19.45'te yapımı devam eden 'Torun Center" şantiyesinin 'B' bloğunda bulunan girişe göre soldaki asansör şaft boşluğunda kazanın meydana geldiği hatırlatıldı. İmalatı yapılacak olan 1200 kilogram ağırlığındaki 40 alçıpan kalıbını 4. bodrum kattan 31. kata çıkarmak üzere asansöre binen 10 işçinin 32. kattan asansör ile birlikte düşerek hayatını kaybettiği belirtildi.

Gerekçeli kararda, "Olay tarihinde asansörün bir üst kata (32) çıkarılmak istendiği, öncesinden bu amaçla katta durdurma sensörü ile 2 adet limit switchlerinin devre dışı bırakılmış oldukları, bu eylemin kazanın vuku bulmasındaki en önemli etken olduğu, her iki bilirkişi raporuna göre kazanın oluşumunda ana etken olan asansör kabininin katlarda durmasını sağlayan sensör ile herhangi bir tehlike esnasında kabinin en alt ve en üst noktalarda durmasını sağlayan elektromekanik limit switchlerine müdahale edildiği ve kaza esnasında bu switchlerin çalışmadığı tespit edilmiştir. 32. kata çıkarılan asansörün üzerinde sonradan monte edilen koruma muhafazasının 32.katta bulunan mahvile çarpması neticesinde asansörün bağlı oldugu kramayer dişlisinden kurtularak içinde 10 işçi olduğu halde saatte 175 km hızla serbest düşüşe geçtiği ve eksi 4'üncü katta zemine çakıldığı ve 10 işçi hayatını kaybetmiştir" ifadelerine yer verildi.

BİLİRKİŞİ: SANIKLAR TALİ KUSURLU

"Soruşturma sırasında ve mahkememizce elde edilen delillere göre kazanın oluşumuna sebebiyet veren switchlere etkin olarak kimin müdahalede bulunduğunun mahkememizce tespit edilememiştir" denilen gerekçeli kararda dava kapsamında bilirkişi raporu alındığı belirtildi.

Gerekçeli kararda, "Sanıklar Önder Türksoy, Ümit Savul, Turgay Dalgıç ve Adem Akyıldız'ın sözleşme şartlarında asansörün takibinde, bakımında, uygunluğunun değerlendirilmesinde kazaya neden olan insan ve yük asansörünün bakım ve tamir

işlerini zamanında ve uygun yapmamaları sebebiyle tali kusurlu oldukları belirlenmiştir. Yine daha önce asansör arızaları yaşanmasına rağmen asansörlerin çalışmasını durdurmayan ve işin devam etmesine müsaade eden Torunlar GYO çalışanları sanıklar Murat Aytimur, Bünyamin Keskin Emre Öz ile İş Sağlığı ve Güvenliği firması olan NCA firması çalışanları Ahmet Said Demir, Mert Çanakçı'nın tali kusurlu oldukları bildirildiğinden ve tüm bu sanıkların taksirli eylemleriyle kazanın oluşumunda pay sahibi oldukları kanaatine varılmıştır" ifadeleri kullanıldı.

"BİLİNÇLİ TAKSİR HALİ BULUNMAMAKTADIR"

Olayda bilinçli taksir hali bulunmadığı kaydedilen gerekçeli kararda, "Ayrıca sanıklara verilen hapis cezalarında, sanıkların itibar olunan bilirkişi raporlarına göre tali kusurlu olduklarının tespit edilmesi, esas olarak kazaya sebebiyet veren asansör sensör ve switchleri üzerinde kimin müdahalede bulunduğunun tespit edilememesi ve katılanların maddi taleplerinin Torunlar GYO firması tarafından büyük ölçüde karşılanmış olması nazara alınarak sanıklara verilen hapis cezaları adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiştir" denildi. 16 sanığın da olayda kusurlarının bulunmadığının anlaşıldığı belirtildi.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDUĞU HATIRLATILDI

Gerekçeli kararda, "Bilirkişi raporunda asli kusurlu olduğu bildirilen, asansör kabininin katlarda durmasını sağlayan sensör ile her hangi bir tehlike esnasında kabinin en alt ve en üst noktalarda durmasını sağlayan elektro mekanik limit (emniyet swichleri) swichlerinin görev yapmalarını engellemek amacıyla sisteme müdahale eden kişi veya kişilerin tespit edilerek gereğinin ifası ve bilirkişi raporunda tali kusurlu olduğu bildirilen, yetkisiz personeli operatör olarak asansör kullanımına görevlendiren ve bu kişinin çalışmasına karşı iş sağlığı ve güvenliği açısından uygunsuzluğun belirtilmemesini gösteren iş güvenliği uzmanı ve yetkisiz personeli görevlendiren kişinin tespit edilerek gereğinin ifası amacıyla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir" denildi.

İDDİANAMEDEN

Şişli'de 6 Eylül 2014'te, eski Ali Sami Yen Stadı arazisindeki inşaatta malzeme ve işçi taşıyan asansörün 32. kattan zemine düşmesi sonucu, 10 işçi hayatını kaybetmiş, olayda sorumluluğu bulunduğu iddia edilen 25 kişi hakkında da "Taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçundan 2,5 yıldan 22,5'ar yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. 4 yıl sonra davayı geçtiğimiz mart ayında karara bağlayan mahkeme heyeti, asansör bakım ve tamir işlerinden sorumlu şirket çalışanları Önder Türksoy, Ümit Savul, Turgay Dalkıç ve Adem Akyıldız ile inşaat firması bünyesinde çalışan Murat Aytimur, Bünyamin Keskin, Emre Öz ile iş güvenliği firması çalışanları Ahmet Sait Demir ve Mert Çanakçı'nın üzerilerine atılı, "Taksirle ölüme sebebiyet" vermek suçundan, önce 10 yıl hapis cezasına hükmetti. Daha sonra sanıkların sabıkasız oluşu ve duruşmalardaki davranışları dikkate alınarak cezanın 8 yıl 4 aya indirilmesine karar verdi. Mahkeme, bu 8 yıl 4 ay hapis cezasını ise, "Sanıkların suçu taksirle işlemeleri ve tali kusurlu olmaları" gerekçesiyle günlüğü 20 TL'den 60'ar bin 800'er TL adli para cezasına çevrilmesine hükmetti. Mahkeme heyeti, 16 sanığın da beraatine karar verdi.

AVUKAT GEREKÇELİ KARARI ELEŞTİRDİ

Şikayetçi Avukatı Yıldız İmrek, mahkemenin gerekçeli kararına tepki göstererek, "Ölen işçiler için tazminat ödenmesi gerekçe göstererek verilen cezanın para cezasına çevrilmesi de hem hukuken hem vicdanen ayıptır. Hiç bir tazminat, bir insan canının bedeli olamaz. Sonuçta bu kararla, 10 işçinin göz göre göre gelen bir iş kazasında öldürülmesi cezasız bırakılmıştır" dedi.

İmrek, "Mahkeme, işçilerin iş kazalarında öldürülmesine sadece para cezası bedeli biçerek, işçinin canını değersizleştirmiştir. Bu karar iş cinayetlerine davetiye çıkaran bir cezasızlık kararı olmuştur. İş kazalarında ölümlerin tamamı önlenebilir niteliktedir" diye konuştu.