Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Yıldırım, Görevinden İstifa Etti
Mardin Artuklu Üniversitesi'nde iki ay önce düzenlenen yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınan ve şartlı salıverilen Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, düzenlediği basın toplantısında, görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Mardin Artuklu Üniversitesi'nde iki ay önce düzenlenen yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınan ve şartlı salıverilen Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, düzenlediği basın toplantısında, görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, makamında düzenlediği basın toplantısında üniversitenin rektör yardımcılığı görevinden istifa ettiğini açıkladı. Son 4 yıldır rektör yardımcısı olarak görev yaptığını hatırlatan Prof. Dr. Yıldırım, "Eski rektörümüzün görevden alınmasının ve yerine geçici rektör atamasının yapıldığı ilk günden şimdiye kadar, rektör yardımcısı olarak devam etme talebine olumlu cevap vermemin en önemli nedeni, barış ve çözüm sürecine katkıda bulunan Kürdoloji'nin de daha özgür çalışmalar yapabileceği, katılımcı demokratik üniversite anlayışının hakim kılınacağı ümidiydi. Ancak bu ümidimi şimdilik yitirdiğimden dolayı üniversitenin geneline yönelik rektör yardımcılığı görevimden istifa etmek için; 12 Ocak 2015 tarihinde dilekçemi rektörlük makamına vermiş bulunuyorum" dedi.
Üniversitede birkaç ay sonra rektörlük seçimi yapılacağını hatırlatan Prof. Dr. Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bu seçimden sonra Yeni Türkiye' perspektifiyle hiç kimsenin dilinden, kimliğinden, görüşünden, cinsiyetinden ve inancından dolayı mağdur olmayacağı, katılımcı demokratik bir üniversitenin inşası ve çözüm sürecinin bekası için çalışmak elzemdir. Bu inşa ve bekayı öncelemek şartıyla hangi unvan ve görevle olursa olsun, yardımlaşma ve dayanışma içerisinde, birlikte çalışmaya ve katkı sunmaya hazır olduğumu ifade etmek istiyorum. Yine bilindiği gibi özellikle son iki yıldır hükümetimiz ile Kürt siyaseti arasında Kürt sorununu çözme ve demokratikleşme bağlamında başlatılan, barış ve çözüm süreci halen devam etmektedir. Bu sürecin sağlıklı yürümesi için sorumlu olduğum Kürdoloji birimi olarak, hem hükümetimizin hem de Kürt siyasetinin elini güçlendirmek için dengeli ve objektif bir şekilde hareket ettik ve kanımca bunda başarılı da olduk. Nitekim hem Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın, hem de Kürt siyasetinin yazılı ve sözlü teveccühleri bunu göstermektedir. Ancak bu denge ve teveccühten rahatsız olan bazı derin klikler, Kürdolojiyi güdükleştirmek ve benim ilerde üniversitede söz sahibi olmamın önünü kesmek amacıyla hazırladıkları komployu hayata geçirmek için uygun bir zamanı beklediler. Üniversitemizde 'ihaleye fesat karıştırmak, örgüt kurmak, örgüte üye olmak ve yolsuzluk yapmak' iddiasıyla Kasım ayında başlatılan operasyon, onlar için en uygun zaman oldu ve beni de bu dosya kapsamında gözaltına aldırdılar." Açıklamasında üniversitede tekçi, statükocu ve vesayetçi bir anlayışı hakim kılmak için seferber olan derin odakların yargıyı, siyaseti, üniversiteyi ve YÖK'ü aleyhlerine çevirmek için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Prof. Dr. Yıldırım, "Ancak bunların tezgahları mahkeme duvarına çarptığı ve çarpacağı gibi YÖK'ün ve üniversitemizin duvarına da çarpacağından eminim. Aksi takdirde ilk gözaltı pratiğinde olduğu gibi bundan sonra da aleyhime oynanacak her oyun duyarlı çevreler ve kamuoyu tarafından beni tasfiye edip önümü kesme ve süreci baltalama planının bir parçası olarak değerlendirilecektir" diye konuştu.
Genel seçimler için milletvekili aday adayı olmayı olup olmayacağı yönündeki bir soruya Prof. Dr. Yıldırım, "Benim için akademisyenlik her zaman siyasetten, başkanlıktan milletvekilliğinden, hem de bakanlıktan bile daha önceliklidir.
İlk tercihim akademisyenliktir. Bunun için de düşünmüyorum" cevabını verdi. Mevcut rektörün bir baskısının olup olmadığı sorusuna ise Prof. Dr. Yıldırım, herhangi bir baskı görmediği yanıtını verdi. - Mardin