Arşiv Görüntü) Fetö Medya Yapılanması Davası'nda 3. Gün: Tüm Sanıklar Son Savunmalarını Tamamladı
FETULLAHÇI Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla örgütün medya yapılanmasına ilişkin gazeteciler Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ve akademisyen Mehmet Altan'ın da aralarında bulunduğu 6'sı tutuklu 7 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.
FETULLAHÇI Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla örgütün medya yapılanmasına ilişkin gazeteciler Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ve akademisyen Mehmet Altan'ın da aralarında bulunduğu 6'sı tutuklu 7 sanığın yargılandığı davaya devam edildi. Duruşmada, sanıklar Yakup Şimşek, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Tibet Murat Sanlıman savunmasını yaptı. Böylece haftabaşından bu yana tüm sanıkların mütalaaya karşı son savunmaları tamamlanmış oldu. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki binada görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı, Yakup Şimşek ve Şükrü Tuğrul Özşengül getirildi. Tutuksuz sanık Tibet Murat Sanlıman ve avukatlar da duruşmada hazır bulundu. Duruşmanın üçüncü gününde kapatılan Zaman Gazetesi Marka Pazarlama Müdürü sanık Yakup Şimşek'in esas hakkındaki mütalaaya karşı savunması alındı. Zaman gazetesinin reklam filminde darbe çağrışımı yapmakla suçlanan sanık Şimşek, "Ben bu reklam filminin ne senaryosunda, ne de ne zaman yapılacağı konusunda yetkiliydim. Teknik işlerin takibi dışında bir görevim olmamıştır" dedi. Sanık Şimşek, reklam filmini yapan ve hazırlayanın ajans sahibi olan ve tutuksuz yargılanan Tibet Murat Sanlıman olduğunu öne sürdü.
SANIK ÖZŞENGÜL: "ÖRGÜTÜN TELEVİZYON YÜZÜ DEĞİLİM"
Sanık Şükrü Tuğrul Özşengül ise savunmasında, Polis Akademisi'nde öğretim görevlisi olduğunu, güvenlik konularında danışmanlık yaptığını söyledi. Sanık Özşengül, kapatılan Samanyolu TV'de 2.5 ay program yaptığını ve bazı sitelerde kısa bir süre köşe yazısı yazdığını belirterek "Savcı tarafından örgütün medya unsuru olduğum iddia ediliyor. Örgütün televizyon yüzü değilim, çok reyting alan programlar yapmadım. Bu nedenle medya unsuru olduğumu düşünmüyorum" dedi.
"Çok ciddi askeri darbe kokusu var havada" şeklindeki tweet'i hakkında ise sanık Özşengül, "Bu tweeti hatırlamıyorum ama atmış da olabilirim. Bir sürü insan beni sosyal medyada takip ediyor. Zaman zaman attığım tweet'ler haber de olmuştur. Siyasi kulisleri çok iyi takip ederim. Tüm gazeteleri okurum. Bu benim işim. Bundan dolayı böyle bir koku alabiliyorsunuz" şeklinde konuştu. Sanık Özşengül, 15 Temmuz gecesi darbe girişimi sırasında bir programda "Halk sokağa çıkmasın" dediği yönündeki iddiaya ise "Böyle bir şey söylemedim. Darbeyi isteyen, teşvik eden biri değilim. Kimseden de bu yönde telkin almış değilim. 1.5 senedir tutukluyum. Beraatimi ve tahliyemi talep ederim" dedi.
"REKLAM FİLMİ ŞİRKETİMİZE AİT DEĞİL"
Tutuksuz sanık Tibet Murat Sanlıman da reklam filminin şirketine ait olmadığını öne sürdü. Şirketlerinde bu reklam filmine ait faturanın da bulunmadığını ifade eden sanık Sanlıman, "Zaman Gazetesi ve Feza Yayıncılık'ın o dönem terör örgütüne ait yayın olduğunu bilmem imkansızdı. Bu nedenle terör örgütüne yardım yapmış sayılamam. Ekrem Dumanlı'nın gözaltına alınma sürecini video film yapmam istenmişti. Ben bunun bir reklam filmi olmayacağını düşündüğüm için reddetmiştim. Tüm suçlamaları reddediyorum ve beraatimi talep ediyorum" dedi. Sanık Sanlıman'ın savunmasını tamamlamasıyla birlikte tüm sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmaları da tamamlanmış oldu. Duruşmaya öğle arası verildi.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİSLERİ TALEP EDİLMİŞTİ
Davanın 11 Aralık 2017 tarihli celsesinde, mütalaasını veren duruşma savcısı, tutuklu sanıklar Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı, Yakup Şimşek ve Şükrü Tuğrul Özşengül hakkında "Anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talep etmişti. Tutuksuz sanık Tibet Murat Sanlıman'ın ise "Silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek isteyerek yardım etme" suçundan cezalandırılması istenmişti. - İstanbul