Arınç: "Bütün Gizli Açık İttifaklara Rağmen Şu Anda AK Parti Yeniden İktidar Olmuş Gibi"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın cuma namazı çıkışında vatandaşlar ile selamlaşması- Yolda yürürken vatandaşlar ile selamlaşması - Yürürken gördüğü engelli bir çocuğu sevmesi - Konuşma alanında çiçek veren bir kız çocuğunu öpmesi - Küçük kız çocuklarıyla fotoğraf çektirmesi - Otururken kucağında küçük çocuğun elini öpmesi Başbakan Yardımcısı Arınç: - "Bütün hilelere rağmen, bütün entrikalara rağmen, bütün yalan dolana rağmen, bütün gizli açık ittifaklara rağmen şu anda AK Parti yeniden iktidar olmuş gibi. Allah tamamına erdirsin"- "12 yıl içerisinde bu ülkede yaşayan herkes kendisini nasıl tanımlamak istiyorsa bunu rahatlıkla söyledi" Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bütün hilelere rağmen, bütün entrikalara rağmen, bütün yalan dolana rağmen, bütün gizli açık ittifaklara rağmen şu anda AK Parti yeniden iktidar olmuş gibi. Allah tamamına erdirsin" dedi.Arınç, partisinin Elazığ'ın Palu ilçesinde düzenlediği mitingde, her dönemde Palu'nun haktan, adaletten, milletten, demokrasiden ve özgürlükten yana olduğunu söyledi, Elazığ'ın, Palu'nun desteğiyle genel seçimlerde 4-0 yapacağını belirtti.Seçime giderken gönüllerinin büyük bir sevinç ve coşkuyla dolu olduğunu ifade eden Arınç, şöyle devam etti: "Allah'ın izniyle tekrar iktidar olacağımıza inanıyoruz. Bizi üç defa iktidar yapan milletimiz bize güveniyor, bize destek veriyor, bize dua ediyor. Bu seçimde de böyle. Bütün hilelere rağmen, bütün entrikalara rağmen, bütün yalan dolana rağmen, bütün gizli, açık ittifaklara rağmen şu anda AK Parti yeniden iktidar olmuş gibi. Allah tamamına erdirsin. Biz de çalışıyoruz. Ben de bütün illeri geziyorum. Kendim milletvekili olmayacağım, bakan da olmayacağım. Pek çok arkadaşımız gibi biz üç dönem milletvekilliğinden sonra, bu dönem ara veriyoruz. İyi de oluyor. Biz gidelim arkamızdan daha iyi, daha çalışkan, daha gayretli arkadaşlar gelsin. Çünkü ben üç dönem AK Parti'de milletvekilliği yaptım ama bir dönem de Refah Partisi'nde, bir dönem de Fazilet Partisi'nde milletvekilliği yaptım. Her şeyin de bir sonu olmalı. Şimdi yaşı 80'e varmış bazı insanlar, 'Ben hala milletvekili olacağım' diye koşup duruyorlar. Öyle de olmamak lazım."Arınç, mitingin ardından Kovancılar ilçesine giderek, partisinin seçim koordinasyon merkezi önünde vatandaşlara seslendi. Kürt kardeşlerini çok sevdiğini vurgulayan Arınç, onların da kendisini sevdiğini belirtti. Bir aydır bölgede dolaştığına dikkati çeken Arınç, iki gün önce Şırnak'ta, daha önce Van, Siirt ve Diyarbakır'da olduğunu ve gitmedik yer bırakmadığını anımsattı. Yaşadığı yer olan Manisa'da da Kürt kardeşleri olduğunu, Refah Partisi ve Fazilet Partisi dönemlerinde kendileriyle birlikte siyaset yaptığını hatırlatan Arınç, şunları kaydetti: "Manisa'nın yerlileri derdi ki 'sen Manisalısın niye Kürtlerle bu kadar sıkı fıkı dost oldun?' Onlar benim kardeşim' dedim. Ben onlarla ekmeğimi bölüşeceğim. Çünkü Kürtler dindardır, kahramandır, yiğittir, namuslu insanlardır. Ben onları bunun için seviyorum. Sorarlardı bana, 'sen Manisalısın, baban Büyüksümbüller köyünden Molla Ahmet oğlu İbrahim Çavuş. Sen niye bu kadar seviyorsun.' Ben onlara derdim ki 'Evet, benim doğdum yer burası ama ben Manisa'nın Büyüksümbüller köyünde doğmamış olsaydım da Elazığ'da, Arıcak'ta, Kovancılar'da bir köyde Sait efendinin oğlu olarak dünyaya gelseydim, sadece Allah'a dua ederdim şunun için. ya Rab'bim, beni Müslüman bir anne babadan dünyaya getirdiğin için, sadece bunun için dua ederdim.' Bizim temelimizde Müslümanlık var. Bizi kardeş yapan Müslümanlıktır, laiklik falan değil. Laiklik sonradan geldi Türkiye'ye. Bizim mayamızda din kardeşliği vardır. Hangi etnik kökenden olursa olsun, hepsi bizim kabulümüz. Mademki Allah yaratmış, müminleri kardeş yaratmıştır, bizim için her şey bitmiştir." Türkiye'de AK Parti gelmeden önce Kürtlere karşı ret ve inkar olduğunu kaydeden Arınç, bu yasaklar ve ayrımcılığı AK Parti'nin ortadan kaldırdığını belirterek, şunları ifade etti: "Ben Kürdüm derse Kürdüm der, ben Arabım derse Arabım der. Bunlar bölünmeye, parçalanmaya yol açmaz. Hepsinin bir yazısı var, hepsinin bir dili var, hepsinin bir kültürü var, hepsinin kedisine göre bir medeniyeti var. Kitapları var, mollalar var, alimler var, medreseler var. ve çok şükür bu toprakların üzerinde yüzyıllardır beraber yaşamışız. İnkar etmekle elimize hiçbir şey geçmiyor. Hamdolsun 12 yıl içerisinde bu ülkede yaşayan herkes kendisini nasıl tanımlamak istiyorsa bunu rahatlıkla söyledi. Bunların dili konusunda bütün yasaklar da kalktı."