Arıcılar, Kendilerinden Şeker Parası Toplayan Tahap'ın Yöneticileri Hakkında Suç Duyurusunda Bulundu: "Bizi Dolandırdılar"
Arıcılar, iktidara yakınlığıyla bilinen Tarım, Gıda, Hayvancılık ve Arıcılık Federasyonu (TAHAP) yöneticileri hakkında, ‘ucuz şeker’ vaadiyle parasını topladıkları şekerleri kendilerine göndermedikleri gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Arıcılar Dernek Başkanı Mehmet Ata Akkoyun, “Yedi ay önce, üreticilerden çuvalı 400 lira karşılığında şeker topladık. 1 milyon 200 lira para gönderdik. Bir hafta içerisinde şekerimiz gelecekti. Yedi aydan beri ‘ha bugün, ha yarın’… Artık üreticiler de isyan ediyor. Besleme şekeri almadığı için bütün arıcılar zarar gördü Türkiye’nin birçok ilinde, aynı bizim gibi. 130 üyem mağdur. Bizi dolandırdılar. Paramızı aldılar” dedi. Üretici Remzi Balık da “TAHAP Genel Başkanı’nın elinin kolunun yargıya uzanabildiği noktada biz kimden hesap soracağız” diye konuştu. TAHAP Genel Başkanı Mustafa Sarıoğlu ise üreticilerin şekere ulaşamamasının geç sipariş vermelerinden kaynaklandığını, para iade için de dilekçe göndermediklerini söyledi.
DİLAN KUTLU
Arıcılar, iktidara yakınlığıyla bilinen Tarım, Gıda, Hayvancılık ve Arıcılık Federasyonu (TAHAP) yöneticileri hakkında, 'ucuz şeker' vaadiyle parasını topladıkları şekerleri kendilerine göndermedikleri gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Arıcılar Dernek Başkanı Mehmet Ata Akkoyun, "Yedi ay önce, üreticilerden çuvalı 400 lira karşılığında şeker topladık. 1 milyon 200 lira para gönderdik. Bir hafta içerisinde şekerimiz gelecekti. Yedi aydan beri 'ha bugün, ha yarın'… Artık üreticiler de isyan ediyor. Besleme şekeri almadığı için bütün arıcılar zarar gördü Türkiye'nin birçok ilinde, aynı bizim gibi. 130 üyem mağdur. Bizi dolandırdılar. Paramızı aldılar" dedi. Üretici Remzi Balık da "TAHAP Genel Başkanı'nın elinin kolunun yargıya uzanabildiği noktada biz kimden hesap soracağız" diye konuştu. TAHAP Genel Başkanı Mustafa Sarıoğlu ise üreticilerin şekere ulaşamamasının geç sipariş vermelerinden kaynaklandığını, para iade için de dilekçe göndermediklerini söyledi.
TAHAP Genel Başkanı Mustafa Sarıoğlu, üreticilerin arılarını beslemek için şekere ihtiyaç duyduğu kış aylarında 50 kilogramlık şekerin arıcılara 450 TL yerine 390 TL'ye satılacağını açıkladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı denetiminde faaliyet gösteren Arıcılar Birliği yerine iktidara yakınlığı ile bilinen TAHAP aracılığıyla şeker dağıtımı yapılması tartışma yaratırken bir süre sonra arıcılar, paralarını yatırdıkları şekerin kendilerine teslim edilmediği gerekçesiyle harekete geçti.
'NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK' İDDİASI
Edinilen bilgiye göre; bazı arıcılar CİMER'e başvururken Adana'daki bazı bal üreticileri de TAHAP yöneticileri hakkında 'nitelikli dolandırıcılık' iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. Adana'nın Yüreğir ilçesinde dernek üyesi arıcılar, 2,5 milyon lira toplayıp yatırmalarına rağmen kendilerine şeker verilmediğini ve arılarının telef olduğunu belirterek, TAHAP yöneticileri hakkında 'görevi kötüye kullanma, nitelikli dolandırıcılık ve zimmet' suçlarından dava açılmasını istedi. Arıcılar, suç duyusu dilekçesine yatırdıkları paralara ilişkin dekontları ve arılarının telefon olduğu yönündeki bilirkişi raporlarını ekledi.
Diyarbakırlı üreticiler de derneğin Diyarbakır şubesinin açılışına TAHAP Başkanı Mustafa Sarıoğlu ile birlikte gelen iktidar milletvekillerine dertlerini anlatabilmek için Ankara'ya geldi. TAHAP bünyesinde faaliyet gösteren Diyarbakır Arıcılar Derneği'nin başkanı Mehmet Ata Akkoyun, ANKA Haber Ajansı'na şunları söyledi:
"ARTIK ÜRETİ İSYAN EDİYOR: 24 senedir arıcılık yapıyorum. Üç yıldır Arıcılar Derneği Federasyonu'nu kurduk. Bizim genel başkanımız, Mustafa Sarıoğlu. Yedi ay önce, üreticilerden çuvalı 400 lira karşılığında şeker topladık. 1 milyon 200 lira para gönderdik. Bir hafta içerisinde şekerimiz gelecekti. Yedi aydan beri 'ha bugün, ha yarın'… Artık üreticiler de isyan ediyor. Besleme şekeri almadığı için bütün arıcılar zarar gördü Türkiye'nin birçok ilinde, aynı bizim gibi. 130 üyem mağdur. Türkiye'nin büyün illerinde de bizim gibi benzerleri var.
Bu gönderdiğimiz para, 6 TIR şeker parası. Biz paramızı istediğimiz için bizim telefonlarımızı engelledi. Bir arıcının verimi bin TL ise 500 liraya düştü. Arıcıların bütün umudu bu şekerdi. Yetkililerden bugüne kadar bir cevap gelmedi. Adana Yüreğir, savcılara suç duyurunda bulunmuş, bugüne kadar cevap gelmemiş.
AÇILIŞA MİLLETVEKİLİ İLE GELDİ: İlk senelerde Aydın Milletvekili Metin Yavuz ile beraber dört beş defa Diyarbakır'a gelirken ilk bizim dükkan açılışında kendisiyle beraberdi. O fotoğraflar da ben de mevcuttur. Biz ona da güvenerek… Hatta Metin Yavuz Bey, bizim kurumumuzda 'efsane başkan' olarak geçiyor. Biz, Bitlis'e beraber gittik. Bütün Güneydoğu'da Metin Yavuz Bey'le geziyorduk. Mesela herkes diyordu ki 'Bu adam devletle iç içedir, bundan hiçbir şey çıkmaz, bu sağlamdır, dürüsttür'. Bizim arkadaşlar Metin Yavuz'a giderken dedi ki 'Ben bu adamı tanımıyorum'. Bu adam da ortada bir şey yokken o da sırtını dönmüş. Ben, Metin Yavuz'a ulaşamadım.
İlk senelerde gerçekten bize destek çıktılar, yani inkar etmiyoruz. Pandemi döneminde bize destek çıktılar, arıcılar serbestti. Konu şekere gelince, menfaate girince bu iş bozuldu.
BİZİ DOLANDIRDILAR: Bu adamın mağduruyuz. Bizi dolandırdılar. Paramızı aldılar. Bugün kendi evimize gidemiyoruz. Ben evime gittiğimde, bütün arıcılar toplanacak, 'bu para nerede' diyecekler. Telefonlarımız da engellendi, cevap vermiyor."
Şeker alabilmek umuduysa TAHAP'a para yatıran, 29 yaşındaki ataması yapılmayan öğretmen Remzi Balık da konuya ilişkin ANKA'ya şu açıklamayı yaptı:
"MAĞDURİYETİMİZİ DUYAN YOK: TAHAP'la yaklaşık 2-3 yıldır iletişimiz mevcut. Bizim mağduriyetimizi duyan kimse yok. Durumumuzu anlatmaya izah etmeye çalışıyoruz. Büyük paralar toplandı. 16.03-17.03 2022 tarihlerinde biz bu paraları TAHAP'a teslim ettik. Ondan sonra TAHAP Genel Merkezi Ankara Şubesi'ne aktarıldı. O gündür bu gündür bize bir hafta içerisinde tedarik edecekleri şekeri etmediler. Biz, mağduriyetimizi dile getirmek için Ankara'ya geldik. Yetkili makamlarla görüştük. Sonuç çıkar mı bilmiyorum ama biz Diyarbakırlı üreticiler olarak sesimizi duyurmaya çalışacağız.
7 AY OLDU: Yaklaşık, bizim federasyonun 100 küsur üyesi var ve büyük çapta. Ben, bahar döneminde iki bin koloniyle devam ediyorum. Mustafa Sarıoğlu tarafından bize taahhüt edilen tarih yerine getirilmedi. Yedi aylık bir süre doldu. 'Bugün yarın para hesabına yatırılacak' dedi, yatırılmadı. 'Şeker tedariği yapılacak' dendi, yapılmıyor. Biz, 400 TL şeker tedariği karşılığında anlaştık. Bugün şekerin çuvalı bin 50 TL. Ben, bahar döneminde 200 çuvala 80 bin TL yazdırdım. Ben 80 bin TL ile 400 lira karşında şeker almış olsaydım o param 600-700 bin TL değerinde bir rakama tekabül ederdi. Ama bu rakam bize zamanında yatırılmadığı için alacağım miktar 80 çuval.
Son iki yıldır şekerin tedarik edilme noktasında sıkıntılar çekiyoruz. Bin 500 kolonisi olan bir üretici, bahar döneminde bunun bin kolonisini rahat satar. Bin koloni, 1 milyon para demek. Geriye kalan 500 koloniyle hem arı üretimi hem de bal hasadı yapabilir. Bu bize tedarik edilmediği için ben, satmam gereken kovan sayısının yüzde 30'unu ancak satabildim.
Türkiye Arıcılık Birliği, şeker dağıtımlarını yaparken Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı. Biz İçişleri'ne bağlı federasyon olduğumuz için ortada ne şeker tedariği var. Ücretini ödediğimiz şekerin tedariğini istediğimizde ise tehdit ediliyoruz. Bu sektörde TAHAP'a en büyük darbeyi, zaten TAHAP'ın genel başkanı kendisi vurmuştur. Ben, zamanında verilmesi gereken bu besleme şekerini alabilseydim zaten biz destek çıkmaya devam edecektik.
ELİ KOLU YARGIYA UZANIYOR: Sosyal medya hesaplarının hepsinden engelliyiz, aykırı hiçbir şey kabul edilmiyor. Elimizde banka dekontlarımız mevcut. Yazışmalar, fotoğrafları, bazı milletvekilleriyle yapılan geziler; hepsi mevcut. İçişleri Bakanlığı'na suç duyurunda bulunduk. Adana Yüreğir ilçe teşkilatı bünyesinde savcılığa suç duyurusunda bulunduk, emsal teşkil etmesi için. Fakat Mustafa Sarıoğlu'nun, ne şekilde ulaşmış bilmiyorum, savcılıktaki dosyayı yavaşlattığı duyumunu aldık. TAHAP Genel Başkanı'nın elinin kolunun yargıya uzanabildiği noktada biz kimden hesap soracağız. Milletvekillerinin görevlerini unuttuğu yerde biz, aslında milletvekillerine görevlerini hatırlatmaya geldik. Çünkü milletvekilleri, benim sesimi duyurmak için burada. Bugün milletvekillerinden zar zor randevu alabiliyoruz. Metin Yavuz, TAHAP'ın sosyal medya hesaplarında fotoğrafı geçen milletvekilimiz. Mustafa Yel, desteği olan milletvekilimiz. Kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz ama açılışın olduğu dönemlerde destekleri olan milletvekillerimizden ricamızdır; Mustafa Sarıoğlu hakkında gerekli tüm işlemlerin yapılmasını talep ediyoruz. Milletvekilleri demek, devletin kendisi demek. Devletin kendisi kendi üreticisine bunları yapanlara sessiz kalıyorsa üretici ne yapsın?
PARA NEREYE GİTTİ: Yaklaşık 1 milyon 671 TL para bizim hesabımızdan geldi. Türkiye geneli düşünürsek 250-300 milyon yaklaşık, bir parayı geçiyor. Bu paranın nereye gittiğini, nerelerde kullanıldığını adli yollardan öğrenmeye çalıştık fakat üstten gelen emirler yüzünden savcılık dosyası yavaşlatıldığı için biz o paraların şu anda nerelerde kullanıldığını bilmiyoruz. En son aldığımız bilgi, bu paranın TAHAP Ankara Şubesi'ne geldiğidir. Ondan sonra bu paranın nereye gittiği, nerede kullanıldığı tamamıyla muğlak.
ÜRETİCİ KORKUYOR: Tehditvari ifadeler şu anda yoğunlukta olduğu için üreticilerimiz diyor ki 'Ben konuşursam acaba bana bir şey olur mu? Ruhsatım (arıcılık ruhsatı) iptal edilir mi? İşim engellenir mi' korkusuyla kimse ses çıkarma noktasında pek öne atılmıyor. TAHAP il ve ilçe başkanlarına sesleniyorum. Haklı olduğunuz noktada susmanız size hiçbir şey getirmez. Sustuğunuz sürece Mustafa Sarıoğlu tarafından oyalanırsınız ve bu kaç yıl sürer, biz de bilmiyoruz. Mustafa Sarıoğlu hakkında yapılması gereken bütün işlemleri meclisten talep ediyoruz."
ANKA Haber Ajansı'na konuşan TAHAP Genel Başkanı Mustafa Sarıoğlu, üreticilerin şekere ulaşamamasının geç sipariş vermelerinden kaynaklandığını ve paraların iadesi için dilekçesi göndermediklerini söyledi. Sarıoğlu, iddialara şöyle yanıt verdi:
"SİPARİŞLERİNİ GEÇ VERDİKLERİ İÇİN ALAMADILAR: Diyarbakırlı arıcılar, iade dilekçesini biz ısrarla istememize rağmen göndermediler. Binlerce insanın, unundan besleme şekerine kadar verdik. Bu hareketler, insanların mağdur edilmesine sebep ediliyor. Nisan ayına kadar düzenli şeker ödemesi yaptık. Şeker alamamaları, ülkede yaşanan şeker sıkıntısından kaynaklı. Diyarbakır'ın beş TIR şekeri var, bir TIR tır şekerlerini aldılar. Siparişlerini geç verdikleri için alamadılar, ondan sonra da 'Başkanım biz paramızı istiyoruz' diye sözlü bir talepte bile bulunmadılar. 22 Eylül'e kadar bizden şeker ya da para iadesi istemediler.
DIŞARIDAN UCUZ GÜBRE ANLAŞMASI YAPTIK, İÇERİDEN ŞEKER ALDIK: Şekeri ilk TÜRKŞEKER'den aldık, daha sonra tedarikçi firmayla takasla aldık. Dışardan ucuz gübre anlaşması yaptık, içeriden şeker aldık. Son kısmi şekerimizi de dağıtıyoruz. Ondan sonra bu millet ne yapacak, merak ediyorum. Biz, hukuki süreci başlattık.
METİN YAVUZ İLGİLİ MAKAMLARDAN ÇÖZÜYORDU: Metin Yavuz ile ilgili yalan söylüyorlar. Metin Yavuz, 15 yıldan sonra arıcı çadırına giren ilk insandır. Mesela Karacadağ bölgesinde arıcılar yukarı çıkacaklar, orası 'kapalı bölge' ilan edilmiş ya da sevk belgeleri yok. Kim aranıyordu? Metin Yavuz aranıyordu, ilgili makamlardan çözüyordu."