Arap Gazeteciler İstanbul Buluşması

Katar El-Arab Gazetesi Üst Yöneticisi Cabir El-Harmi, Türk halkının kalplerini ve kapılarını açarak Arap kardeşlerini kucakladığını, uluslararası komplolara da karşı koyduğunu belirterek, " Türkiye, bu komplolara maruz da kalmaktadır, maalesef bu komplolarda parmağı bulunan Arap ülkeleri de bulunmaktadır. Buna rağmen Türkiye tüm imkanlarını Arap ve İslam meselelerine destek olma yolunda seferber etmektedir. Kudüs meselesi de bunun bir ispatıdır." dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği "Arap Gazeteciler İstanbul Buluşması" kapsamında, 18 Arap ülkesinden 60 gazeteci, İstanbul'da bir araya geldi.

El-Harmi, "Arap Gazeteciler İstanbul Buluşması"nda yaptığı konuşmada, bu tür buluşmaları çok önemsediğini, bu tür etkinliklere ihtiyaç olduğunu belirtti.

Arap toplumlarında iletişim konusunda bir ihmal olduğunu, buna rağmen Arapların bu tür etkinliklere konuk edildiğini, böylece ülkeler arasında iletişim sağlandığını ifade eden El-Harmi, sözlerine şöyle devam etti:

"Maalesef aramıza döşenmeye çalışılan ayrılıklar söz konusu ancak bizler, ortak tarih, kardeşlik, güvenlik, ortak değerler çerçevesinde ilişkilerimizi güçlendirmek zorundayız. Özellikle de medya alanında aydınlarımız, kültür insanlarımız güçlü iletişim kurmak zorundadır. Bizler rejimlere dayanamayız, Arap coğrafyalarında hakim olan hükümetlere dayanamayız. Bizler medyacılar ve gazeteciler olarak da biliyoruz bu rejimlerin iletişimimize engel olmasına izin vermemeliyiz.

Bizler, küçük ve basit adımlar olmakla birlikte bu adımların, bu çabaların üzerine inşa edilebilecek güçlü bir ilişkinin başlangıcı olduğunu düşünüyoruz. Gelecek nesillerin, bizim bu temelimiz üzerine güçlü iletişim köprülerini inşa edecektir."

"Türkiye dürüst bir dosttur"

İstanbul'un tarih ve medeniyet şehri olduğunu dile getiren El-Harmi, "Geçmişte ümmetimizin ne durumda olduğunu, medeniyetimizin nerede olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Nasıl dünyanın hakimiydik ve şu an geldiğimiz durumu da biliyorsunuz. Bizler yeniden ümmetimizi, onurunu güçlü duruma taşımak zorundayız. Bizler bu gerçek doğrultusunda Türkiye'nin geçmişte olduğu gibi bugün de liderlik rolü oynayabileceğini biliyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün yaptığı konuşmada Suriyeli mültecileri "muhacir" olarak tanımladığını hatırlatan El-Harmi, şunları dile getirdi:

"Bugün Arap toplumunun önemli şahsiyetleri bu topraklarda yaşıyorlar. Bu anlamda dost ve kardeş Türkiye'ye şükranlarımızı sunmak istiyoruz. Türk halkı önce kalplerini sonra kapılarını açmıştır. Arap kardeşlerini kucaklamıştır. Uluslararası komplolara da karşı koymuştur. Türkiye, bu komplolara maruz da kalmaktadır, maalesef bu komplolarda parmağı bulunan Arap ülkeleri de bulunmaktadır. Buna rağmen, Türkiye tüm imkanlarını Arap ve İslam meselelerine destek olma yolunda seferber etmektedir. Kudüs meselesi de bunun bir ispatıdır. Türk liderlerinin ve Türk halkının bu konudaki desteklerini hepimiz biliyoruz.

Türkiye dürüst bir dosttur, en zor zamanlarımızda yanımızda olmuştur. Katar olarak bunu bizzat yaşadık. Geçen sene Katar'a yönelik ambargo politikasına karşı Türkiye'nin nasıl samimi bir şekilde yanımızda durduğunu gördük. Bu ambargoyla Katar hedef tahtasına oturtulmuştu ki 15 Temmuz'a benzer bir konuma sürüklenmişti. Türkiye ve Katar arasında bu çok güçlü bir ilişki var. Biz Katarlılar olarak bundan gurur duyuyoruz. Bunun bir sorumluluk olduğunu da görüyoruz."

Türkiye'deki 15 Temmuz darbe girişiminin, uluslararası bir komplo olduğunu ifade eden El-Harmi, Türk halkının demokrasi, özgürlük ve insan onurunun yanında bir duruş sergilediğini, Katar olarak bu duruşu desteklediklerini söyledi.

Kudüs meselesine değinen El-Harmi, "Kudüs bizim ortak paydamızdır, üzerinde pazarlık yapamayacağımız bir davadır. Biz bu davanın etrafında birleşmek zorundayız, bu konuda fikir farklılıklarına düşemeyiz." dedi.

"Türkiye son 10 yılda Arap davalarında rol almaktadır"

Suriye'den Alrabi El-Cedid Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Beşir El-Bekar da elektronik web haber portalı olarak, Türkiye ile ilişkilere ve Türkiye haberlerine önem verdiklerini aktardı.

El-Bekar, geçen yıl, İstanbul'da yaşayan Araplar'a yönelik bir yayın yapmaya başladıklarını ve önemli geri dönüşler aldıklarını belirtti.

Bölgede İran'ın gerçekleştirmeye çalıştığı hücum ve hegemonya kurma çabalarına karşı Türkiye'nin güçlü bir tutum takındığını aktaran El-Bekar, İran'ın, Suriye meselesinde katil Beşar Esad'ın yanında yer aldığını, bölgedeki birçok ülkenin de Türkiye'ye karşı farklı tutumlar takındığını söyledi.

Türkiye'ye yönelik önemli umutlar taşıdıklarını, beklentilerinin olduğunu ifade eden El-Bekar, Türkiye'nin Mısır, Tunus, Libya'da karşı devrimlerin karşısında durduğunu, halkın yanında yer aldığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye, Katar'ın yanında yer almıştır, Suudi Arabistan'ın, Birleşik Arap Emirlikleri'nin bölgedeki ahlaksızca politikalarına karşı durmuştur. Araplar olarak Türkiye'nin hak ettiği şekilde davranmak zorundayız. Türkiye-Arap ilişkileri bugün stratejik boyuta ulaşmıştır. Türkiye özellikle son 10 yılda Arap davalarında rol almaktadır. Türkiye anlık politikalar değil, uzun vadeli politikalar yürütmektedir. Biz Araplar, Türkler ile ortak bir tarihin, ortak bir kültürün, ortak bir coğrafyanın paydaşlarıyız. Biz bu kardeşlikten onur duyuyoruz."

Arap medyacıların Türkiye'ye daha fazla önem vermesi ve saygı göstermesi gerektiğini vurgulayan El-Bekar, "Türkler ve Araplar olarak, ortak bir iş birliği ve gelecek inşa etmek zorundayız. Medyacılar ve gazeteciler olarak, Türk ve Araplar arasındaki köprülerin inşasında üzerimize düşen rolü oynamalıyız." dedi.

"Ortak çalışma gerçekleştirmek zorundayız"

Sudan Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Es-Sadık İbrahim Ahmet İbrahim de AA'nın yeni bir gazetecilik ve medya sistemi üzerine kafa yormak gerektiğini gösterdiğini söyledi.

İbrahim, AA'nın, Afrika'dan Arap ülkelerine kadar her yere yayılmaya başlayan bir haber ajansı olduğunu anlattı.

Arap coğrafyasından gelen gazeteciler olarak, gazeteci gözlüğü ile dünyaya baktıklarını ancak bulundukları toprakların, gazetecilerin gözaltına alındığı, haklarının ihlal edildiği, hapishanelere doldurulduğu topraklar olduğunu ifade eden İbrahim, sözlerine şöyle devam etti:

"Belki kendi topraklarımızda buluşamıyoruz ama tarihte önemli medeniyetlerde rol almış bu topraklarda buluşabiliyoruz. İstanbul ve Arap ülkeleri arasında ortak güçlü bir medeniyet bağı bulunmaktadır. Geçmişten gelen bir köprüdür. Bu anlamda gelecek beklentisi doğrultusunda bizler bir aradayız. Medeniyet, insanlık prensipleri çerçevesinde daha fazla işbirliği ve iletişim içinde olarak, ortak çalışma gerçekleştirmek zorundayız. Batının yanıltıcı kavramlarına rağmen bizler, ortak kavramlar ve anlayış içerisinde çaba sarf etmeliyiz."

İbrahim, bu buluşmanın devamında yeni medya anlayışları doğrultusunda yeni bir üst kurul oluşturmak gerektiğini sözlerine ekledi.

Toplantıda ayrıca, Irak Haberleri Ağı Genel Yayın Yönetmeni Ziya El-Kuvaz, El-Dustur Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Ürdün Gazeteciler Birliği Başkan Yardımcısı Yenal el- Bermavi, Cezayirli köşe yazarı Saad Buabka, Somali Gazeteciler Birliği Genel Sekreteri Ömer Faruk Osman, Fas Yayıncılar Federasyonu Başkanı Nurettin Miftah ve KUNA Haber Ajansı Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Talal el-Kendiri de birer konuşma yaparak, ülkeleri ve çalıştıkları medya konusunda bilgi verdi.

Toplantı, aile fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi.