AP milletvekilleri, Gazze ateşkesi sonrası AB'nin "eylemsizliğini" gündeme getirdi
Avrupa Parlamentosu'ndan (AP) birçok milletvekili, Gazze'de İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması sağlanana kadar geçen sürede on binlerce Filistinlinin hayatını kaybettiğine dikkati çekerek, Avrupa Birliği'nin (AB) Tel Aviv'e yönelik "eylemsizliğine"...
Avrupa Parlamentosu'ndan (AP) birçok milletvekili, Gazze'de İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması sağlanana kadar geçen sürede on binlerce Filistinlinin hayatını kaybettiğine dikkati çekerek, Avrupa Birliği'nin (AB) Tel Aviv'e yönelik "eylemsizliğine" eleştiriler yöneltti.
Strazburg'da bulunan AP Genel Kurulunda düzenlenen yılın ilk oturumunda Gazze'de İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması dahil bölgedeki son gelişmeler görüşüldü.
Oturum başlamadan önce söz alan AP Başkanı Roberta Metsola, "(Gazze'de ateşkesin sağlanması) Bu hepimizin umut ettiği ve pek çok kişinin umutsuzca ihtiyaç duyduğu bir gelişmeydi." dedi.
Oturumda konuşan birçok milletvekili insani yardımların artırılmasına ve iki devletli çözüme duyulan acil ihtiyaca işaret ederek, ateşkes sağlanmasına rağmen İsrail'in saldırıları sonucu Gazze'deki yıkıma dikkati çekti.
Kefiye desenli boyun aksesuarı takan Sol Grup milletvekilleriyse AB'nin "eylemsizliğine" eleştiriler yönelterek, İsrail'e yaptırım uygulanması ve AB-İsrail arasındaki ortaklık anlaşmasının askıya alınması çağrılarını yineledi.
"Avrupa'nın güvenilirliği yerlerde sürünmektedir"
Sol Grup'tan Belçikalı milletvekili Rudi Kennes, İsrail'in aylardır Gazze'ye yönelik süren saldırıları karşısında AB'nin "hiçbir şey yapmadığını" belirterek, "AB, ateşkesten memnun ancak AB bu ateşkesi sağlamak için hiçbir şey yapmadı. Ölümleri durdurmak için hiçbir şey yapmadı." diye konuştu.
İrlandalı milletvekili Lynn Boylan, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgali ve uluslararası hukuk ihlallerinin "cezasız kalmaması" gerektiğini kaydederek, şu sözlerle Avrupa'nın İsrail'e karşı tutumuna tepki gösterdi:
"AB'nin herkesin görebileceği şekilde canlı yayınlanan soykırıma verdiği tepki kınanacak nitelikteydi. Avrupalı liderlerden, silahları sağlayan Avrupalı silah üreticilerine ve diplomatik ve siyasi koruma sağlayan AB'nin kendisine kadar herkes İsrail'in Gazze'deki eylemlerinin suç ortağıdır. Avrupa, insan hakları ve uluslararası hukuk için ayağa kalkmakta başarısız olmuştur ve güvenilirliği yerlerde sürünmektedir."
İspanyol milletvekili Isabel Serra Sanchez, konuşma yaptığı sırada AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in Netanyahu ile tokalaşırken bir fotoğrafını göstererek, "Tarih kitaplarını yazacak olan gelecek nesillere ne anlatacağız? Eylemlerinizi ya da eylemsizliklerinizi nasıl açıklayacaksınız? Bu fotoğraf, Avrupa değerlerinin çöküşünün ve uluslararası hukukun çöküşünün acımasızlığının sembolüdür." sözleriyle tepkisini gösterdi.
Yeşiller Grubundan Ana Miranda Paz ise Gazze'deki enkazı gösteren bir tişört giyerek yaptığı konuşmasında, "Enkazın üzerinde, soykırım eylemleri işlenirken hükümetlerin sessiz kaldığı dünyanın, içinde yaşadığımız dünyanın bir yansıması var. Bu fotoğrafı asla unutmayalım. Lütfen bu fotoğrafa bakın." dedi.
"Çok geç kalındı"
İspanyol milletvekili Hana Jalloul Muro, ateşkes sağlanana kadar geçen sürede 46 bini aşkın Filistinlinin öldürüldüğünü ve Gazze halkının yüzde 90'ının yerinden edildiğine dikkati çekerek, "Çok daha önce daha kararlı bir şekilde hareket etmiş olsaydık tüm bunlar önlenebilirdi. Şimdi bu ateşkesin devam etmesini sağlamalıyız." dedi.
Yeşiller Grubundan Fransız milletvekili Mounir Satouri de benzer şekilde ateşkes sağlanmasında "geç kalındığını" dile getirerek, "Savaşla değil bir soykırımla geçen 15 ayın, AB ve üye devletlerin ahlaki iflasıyla geçen 15 ayın, uluslararası hukuka saygı gösterilmediği ve değerlerimizin ayaklar altına alındığı 15 ayın ve barışa ulaşma çabalarına hiçbir şey katmayan 15 ayın ardından çok geç kalınmıştır." ifadelerini kullandı.
İspanyol milletvekili Jaume Asens Llodra ateşkesin "adalet" anlamına gelmediğini kaydederek, "(İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu tutuklanıp yargılanmadan barış olmaz. Elbette bu bir rahatlama ama daha önce imzalanmamış olması utanç verici. Aradan geçen sürede binlerce insan öldürüldü ve biz bunu durdurmak için hiçbir şey yapmadık." dedi.
"İsrail, masum Filistinlileri rehin alan bir ülke"
Sol Grup'tan Belçikalı milletvekili Marc Botenga anlaşma sayesinde İsrail hapishanelerinden serbest bırakılan Filistinlilere dikkati çekerek, "Bazı insanlar onların tehlikeli teröristler olduğunu söyledi ama ben serbest bırakılan Filistinli mahkumların hepsine baktım. 69 kadın ve 21 çocuk vardı. Bunların en küçüğü 12 yaşındaydı ve İsrail tarafından yargılanmadan, suçlanmadan ya da ceza almadan hapsedilmişti." diye konuştu.
Filistinli tutukluların "İsrail'in rehineleri" olduğunu söyleyen Botenga, "İsrail artık masum Filistinlileri de rehin alan bir ülke. Bu parlamentonun bu konuda hiçbir şey söylememesi nasıl mümkün olabilir? Nasıl oluyor da her zaman İsrail'i destekliyoruz, rehin alma eylemi gerçekleştiren bir ülkeyi finanse etmeye devam ediyoruz?" sorusunu yöneltti.
