Haberler
Biden, ateşkesin yerel saatle 04.00'te yürürlüğe gireceğini açıkladı

Biden: Ateşkes yerel saatle 04.00'te yürürlüğe girecek

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Anzak Koyu'nda Şafak Ayini

Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Çanakkale'de Anzak Çıkarması'nın 96'ncı yıldönümü, Anzak Koyu'nda Şafak Ayini ile anıldı

Çanakkale'de Anzak Çıkarması'nın 96'ncı yıldönümü, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'nda, Arıburnu önündeki Anzak Koyu'nda Şafak Ayini ile anıldı. Şafak sökerken 6 bin Anzak, savaşta hayatını kaybeden ataları için dua etti.

Arıburnu önündeki Anzak Koyu'nda düzenlenen Şafak Ayini töreninde Türkiye'yi Çanakkale Vali Yardımcısı Ali Partal temsil ederken, törenlere Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Murray McCully, Avustralya Gazi İşleri Bakanı ve Anzak 100. Yıl Anma Törenlerinden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Warren Snowdon, Avustralya Senato Başkanı Senatör John Hogg, Avustralya Hava Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Mark Binskin AO, Avustralya ve Yeni Zelandalı askerler ile 5 bin Anzak torunu katıldı.

Akşam saatlerinden itibaren koya gelen Anzak torunlarının bir bölümü, tören başlayıncaya kadar uyku tulumlarının içinde uyudu. Ayin öncesi Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri ile Yeni Zelanda Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bando tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi. Tören alanına kurulan dev ekranlardan savaş ile ilgili belgeseller ve savaşa katılan askerlerin anıların anlatıldığı röportajlar gösterildi. Avustralya Muhafız Birliği ve Yeni Zelanda Silahlı Kuvvetleri üyelerinden oluşan Merasim Kıtası'nın saat 05. 30'da alana gelmesiyle Şafak Ayini başladı.

ANZAK EFSANESİ

Törende ilk konuşmayı yapan Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Murray McCully şunları söyledi,

'96 yıl önce şafak sökmeden hemen önce sabahın o gri karanlığında Anzak askerleri günümüzde Anzak Koyu olarak bilinen koyun soğuk sularına atladılar. Hedefleri arkanızda bulunan Sarı Bayırın bir kısmını ele geçirmekti. Tarihi kayıtlara göre bu girişim başarısızlıkla sonuçlandı. Ancak bu yenilgi ve büyük ölçüde hayat kaybından Anzak Efsanesi doğdu. Bu efsane bugün Avustralya ve Yeni Zelanda insanları arasında eşsiz ve koparılamayacak bir bağın temeli oldu. Her iki ülkede de Anzak Günü, özelikle gençler olmak üzere kamuoyunun binler halinde toplandığı, kendilerini feda ederek bize özgürlüğümüzü bahsedenleri hatırlama ve vatanları için hizmette bulunanları saygı ile anma ve vatan olma hissiyatımızı destekleyen ruhu yüceltme gününe dönüşmüştür. Yine 96 yıl önce bu talihsiz günde Yeni Zelanda, Avustralya ve Türkiye arasında bir bağ doğmuştur. Bu bağ, hepimizin tarihten öğrendiği ortak bir kararlılık yaratmış ve Türk insanlarının şaşmaz cömertliklerini burada yatan insanlarımıza sergiledikleri kökleri eskiye dayanan bir bağdır. 96 yıl önce buraya 8556 Yeni Zelandalı ayak bastı. Neredeyse üçte biri, 2721'i asla eve geri dönemedi halen bu yarımadada yatıyor. Yarısından çoğu, 4852'si yaralandı. Birinci dünya savaşı sonunda yaşları 20 ila 40 arasında her üç Yeni Zelandalıdan biri ya öldü ya da yaralandı. Bugün hepsini saygıyla anıyoruz. Ancak maalesef halen çatışmalardan tam anlamıyla kurtulamamış bir dünyada yaşıyoruz. Bugün, ülkelerimizin genç insanları kendi akranlarını korumak için hayatlarını riske atıyorlar. Özgürlük ve güvenlik maalesef bedelsiz elde edilemiyor, bu bedel ki çoğu zaman genç kadınların ve erkeklerin hayatlarıyla ölçülüyor. Ancak, 96 yıl önce burada vuku bulmuş bu trajik olaylardan öğrendiğimiz; bir zamanlar düşman olanların yalnız uzlaşmakla kalmayıp, yakın arkadaş ve birlik olabileceği ve diğerlerinin çatışmalarını beraber çözebileceği. Burada hayatlarını kaybetmiş olanları en iyi şekilde onurlandırmak ve diğer çatışmaları da hatırlayarak tarihten önemli bir ders çıkarmalıyız."

Avustaralya Gazi İşleri Bakanı ve Anzak 100. Yıl Anma Törenlerinden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Warren Snowdon ise 'Gelibolu çoğu genç ve tecrübesiz bir çok askerimiz için büyük bir macera ve bilinmezlikti. Çoğu askerimiz İngiltere İmparatorluğu'nun savunulmasında müttefik kuvvete Batı Cephesi'nde katılacağını düşünmüştü. Fakat İngiltere Savaş Kabinesinin başka düşünceleri vardı. İlk Avustralyalı birliği başka bir sahile yelken açtı. Hep birlikte bilinmeyen bir düşmana karşı bilinmeyen savaşlarda savaşmak için. Binlercesi hiç bir zaman geri dönemeyecekti. Sevdikleri için sonsuza dek kaybedilmiş olacak ve çoğunun ebediyen istirahat edeceği yer bilinmeyecekti. Fakat bizler çıkarma yapan Anzakların buraya varışlarını ve kendilerinden oldukça yüksek sayıda Türk kuvvetleriyle karşı karşıya gelmelerini hayal edebiliriz. Ancak çıkarma hareketi Anzakların ileriki aylarda karşılaşacakları dehşetin hiç birini onlara bildirmedi. Onlar aşırı zorluklarla karşı karşıya geldiler. Bu aşırılıklar her iki tarafında katlandığı zorlukların sadece bir bölümüydü. Çoğunun payına düşen hastalık, açlık, zorluklara maruz kalma ve hatta donmak oldu. Askerler hayatta kalma ümidiyle siperler ve tüneller kazdı, derme çatma savunmalar inşa etti. Fakat bunlar kendilerine durmak bilmeyen ateşten ve bombalamadan ancak çok küçük bir nefes aldırdı. Onlar kararlı, cesur ve iyi yönetilen bir düşmanla karşılaştı. Topraklarının işgalini geri püskürtmeye kararlı bir düşmanla. ve onlar çok yüksek bir maliyetle galip geldi. Bu kanlı ve kazanılamaz savaş bizim kim olduğumuzu anlamamızda, ulusal kimliğimizi oluşturmamızda belirleyici bir andır. Bizim milliyetimizi biçimlendiren bir dönemdir. Bize beklenmedik kahramanlar sağlayan, kendimize ve birlikte büyük işler başaracağımıza olan inancımızı sağlayan bir donem. Anzakların ruhları yaşamaya devam ediyor. Bize güç ve ümit veren bir ruh. Kuşkusuz simdi ki nesillerimizde olan ruh" dedi.

ATATÜRK'ÜN MEKTUBU OKUNDU

Daha sonra Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934 yılında Anzak annelerine hitaben yazdığı mektup Türk subayları tarafından Türkçe ve İngilizce olarak okundu. Mektup şöyle:

'Uzak memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar; burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar; göz yaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."

Konuşmaların ardından Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri Rahiplik Hizmetleri Müdürü Başdiyakoz Kevin Russel tarafından anma duası yaptırıldı, ilahiler okundu. Ataları için dua eden torunlar duygulu anlar yaşadı ve gözyaşı döktü. İki dakikalık saygı duruşunun ardından Başdiyakoz Kevin Russel tarafından son dua yaptırıldı. Ardından İstiklal Marşı, Avustralya Milli Marşı ve Yeni Zelanda Milli Marşları çalınarak ülke bayrakları göndere çekildi. Tören, savaşa katılan ülke çelenklerinin Anzak yazısının bulunduğu kaideye sunulmasıyla son buldu.

Törenler saat 10. 00'da Avustralyalılara ait Lone Pine Anıtı'nda, ardından da 57. Alay Şehitliği'nde sürecek. Son tören ise Conkbayırı'ndaki Yeni Zelanda Anıtı'nda yapılacak.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title