Antalya Piyazı" Artık Tescilli
Antalya'nın yüz yıllık tatlarından biri olan ve özel taratoruyla ünü sınırları aşan "Antalya usulü piyaz", Türk Patent ve Marka Kurumundan coğrafi işaret belgesi alarak tescillendi.
LEYLA ATAMAN KOYUNCUOĞLU - Antalya'nın yüz yıllık tatlarından biri olan ve özel taratoruyla ünü sınırları aşan "Antalya usulü piyaz", Türk Patent ve Marka Kurumundan coğrafi işaret belgesi alarak tescillendi.
ATSO Başkanı Davut Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Antalya'da geliştirilen ve ünlenen piyazın, yerli ve yabancı turistin tadına bakmadan gitmediği yöresel ürünlerden biri olduğunu söyledi.
Yöresel ürünlerin kente yapacağı katma değer üzerine düşündüklerini ve coğrafi işaret belgesi alınabilecek ürünleri belirlediklerini anlatan Çetin, ilk müracaatın da Antalya piyazı için yapıldığını ifade etti.
Antalya piyazının artık tescillendiğini vurgulayan Çetin, coğrafi işaretin belirli bir bölgeden kaynaklanan ürünün tanımlanması ve diğer karakteristik özelliklerinin korunması açısından önemli olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"Antalya piyazı adı altında çok değişik piyaz çeşitleri görüyorduk. Yani iyisi de var, kötüsü de var. Coğrafi işaret belgesi Antalya piyazının tek tarifle yapılmasını sağlayacak. Birçok şehre gittiğimizde Antalya piyazı diye yediklerimiz zaten bizim piyaz değil. Kuru fasulye salatasına benzer bir şey yapıyorlar ona da Antalya piyazı yazıyorlar. Şimdi böyle bir şey yapamayacaklar. Antalya piyazı yazmaları için bizden onay almaları gerekecek ve tariflerini biz vereceğiz. Türkiye'nin her yerinde Antalya piyazı diye satılan ürün bizim tescil edilmiş markamız olduğundan bizim denetimimiz altında olacak."
Coğrafi işaret tescilinin uzun bir süreç olduğunu aktaran Çetin, önümüzdeki yıllarda Antalya'nın meşhur serpme böreği, kabak tatlısı ve turunç reçeli için de coğrafi işaret belgesi alınacağını vurguladı.
Ustasından Antalya piyazı tarifi
Lokanta işletmecisi ve piyaz ustası Ahmet Semerci, Antalya usulü piyazın tarator soslu (tahin, limon, sirke, sarımsak, tuz, zeytinyağın ve su ile hazırlanıyor) bir fasulye yemeği olduğuna işaret ederek başka yörelerde yapılan piyaz çeşitlerinin salata olarak tüketildiğini, Antalya'da ise ana yemek olarak yenildiğini söyledi.
Antalya usulü piyazın ayırt edici özelliğinin, tarator adı verilen sosun kullanılmasından, üretim şeklinden, taratorun yapılışından ve kullanılan küçük taneli Çandır fasulyesinden ileri geldiğine dikkati çeken Semerci, şunları kaydetti:
"Kuru fasulye sırıkta yetişen minik taneli, mat Çandır fasulyesi olacak. Yumurta köy yumurtası, sirke Antalya'ya özel kuru üzüm sirkesi, limonu, tarla veya sera domatesi, sızma zeytinyağı ve Manavgat susamından üretilen tahin olacak, tuz da kaya tuzu olacak. Soğanı ve maydanozu isteğe bağlı olarak koyuyoruz. Tüm malzemelerin günlük çıkması ve kaliteli olması lazım. Bir porsiyon piyaz 12-13 kalem malzemeden oluşuyor ve bir insan vücudunun ihtiyacı neyse bir porsiyonda alıyorsunuz. Multivitamin. Her şey haşlama olarak yapılıyor, sağlığa aykırı bir malzeme yok. Muhteşem bir piyaz yiyorsanız, diğer yemekler yanında zavallı kalır. 35 yıldır piyaz yapıyorum, beğenmeyen çok nadir. Ön yargılı veya sarımsak sevmeyen insanlar dışında beğenmeyen çıkmadı. Herkes teşekkür ederek gitti. Bir de şöyle bir şey var, ehli olmayan insanların yaptığı piyazdan tadıp da piyazdan nefret eden insanlarla karşılaşıyoruz. Her şey usulüne göre, ehlinin elinden yapılırsa güzel çıkıyor."