Antalya'daki Tarihi Nodar Han Define Avcılarının Kurbanı
Antalya'nın Akseki ilçesinde 17-18'inci yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Nodar Han, kalan tek kemeriyle zamana direnmeye çalışıyor.
Antalya'nın Akseki ilçesinde 17-18'inci yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Nodar Han, kalan tek kemeriyle zamana direnmeye çalışıyor.
Yarpuz Mahallesi yakınlarındaki Alacabel mevkisinde, iki dağın arasındaki vadide bulunan 17-18'inci yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Nodar Han, büyük ölçüde yıkılmış halde. 50 metre uzunluğunda dikdörtgen şeklinde inşa edilmiş tarihi hanın tek kemeri ayakta kalmış durumda. Hanın birçok bölümü kazınmış ve yıkılmış halde bulunuyor.
Bölgede yaşayan emekli sanat tarihi öğretmeni İbrahim Ekmekçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hanın tamamen kaba yontu taş malzeme kullanılarak inşa edildiğini söyledi.
Ekmekci, "Yapı, mevcut durum itibarıyla sadece barınak kısmından oluşan hanlar grubuna girmektedir. Akseki ve Bozkır tüccarlarının mallarını satmak için yola çıktıklarında hayvanlarının ve kendilerinin dinlenebildikleri tek nokta olmalıdır." diye konuştu.
Kışın Yarpuz Mahallesi yakınlarında Alacabel civarında hayvanlarını otlatmak için yaylaya çıkan Ramazan Topaca da çocukluğunun bölgede hayvancılık yapmakla geçtiğini belirtti.
Nodar Han'ın tarihi bir han olduğunu söyleyen Topaca, "Bu han bizim çocukluğumuzda dipdiri ayaktaydı. Zamanında Antalya, Akseki, Bozkır ve Konya'dan develerle yük çekerlerken, bu han otel gibi uğrak yeriymiş. Zaman içerisinde kaçak kazı yapanlar bu hanı tahrip etmişler ve bu hale getirmişler. Biz eskiden bu hanın önceki halini bildiğimiz için şimdi tüylerimiz diken diken oluyor." dedi.
Hana ait kemerle taş yapı kuyunun da bulunduğunu aktaran Ramazan Topaca, kuyunun da bir bölümünün tahrip edildiğini iddia etti.
Manavgat ilçesinin Gebece Mahallesi'nden yazın hayvanlarını otlatmak için yaylaya çıkan Ali Öz ise 1974 yılından bu yana Toroslar'da bu bölgede hayvancılık yaptığını anlattı.
O zamanlarda Nodar Han'ın üzerinin kapalı ve sağlam olduğunu dile getiren Öz, "Defineciler buralara çok geldi gitti. Ne yaptıklarını bilmiyorum. Hanın etrafı ve içerisi kazılmış. Biz ekim ayı sonlarında göç ederiz. Biz gittikten sonra define avcıları yine buralara gelerek kaçak olarak kazı yapıyorlar. Eskiden Bozkır ve Konya'dan yük çekerlermiş. Burada kardan kıştan bu hana sığınırlarmış. Şimdi handan eser yok." şeklinde konuştu.