Antalya Çağrı Danışman'ın Öldürülmesi Davası-Arşiv
Antalya'da 3 polis memurunu şehit eden şizofreni hastası Çağrı Danışman'ın sağ yakalandıktan sonra işkence edilerek öldürüldüğü iddiasıyla 22 polis hakkında açılan davanın görülmesine Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Antalya'da 3 polis memurunu şehit eden şizofreni hastası Çağrı Danışman'ın sağ yakalandıktan sonra işkence edilerek öldürüldüğü iddiasıyla 22 polis hakkında açılan davanın görülmesine Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Turgut Reis Caddesi'nde 4 Ekim 2012'de motorize Yunus ekibine şizofreni hastası 32 yaşındaki Çağrı Danışman tarafından ateş edildi. Polis memuru 30 yaşındaki Mehmet Çolak şehit olurken, meslektaşı Fatih Dinç ise devrilen motosikletin altında kaldı. Şehit ettiği Mehmet Çolak'ın tabancasını da alarak otomobille kaçan Danışman, Cezaevi Kavşağı'nda barikattaki polis memurları 34 yaşındaki Abdullah Bülbül ve 45 yaşındaki Mustafa Kılınç'ı da şehit etti. Fatih Mahallesi'nde vurularak yakalanan Danışman, ambulansla Atatürk Devlet Hastanesi'ne götürülürken yolda yaşamını yitirdi. Çağrı Danışman'ın ailesi oğullarının yakalandıktan sonra dövülerek, işkence edilerek öldürüldüğünü iddia ederek şikayetçi oldu. Operasyona katılan 22 polis hakkında 'kasten öldürme', 'kendini savunamayacak kişiye işkence yapma' gibi suçlardan dava açıldı.
17 POLİS DURUŞMAYA KATILDI
Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında, tutuksuz yargılanan 2'si olaydan sonra emekli olan 22 polisten 17'si hazır bulundu. Çağrı Danışman'ın annesi Melek ve babası Cemil Danışman ile her iki tarafın avukatlarının da katıldığı duruşmada, tanıklar dinlendi. Danışman'ın yaralı ele geçirildiği operasyon sırasında fotoğraf çeken gazeteci S.K., ifade verdi. Danışman'ı yüz üstü yerde yatarken gördüğünü anlatan S.K., "Başı kaldırıldığında gözleri açıktı. Fotoğraf çekiyordum. Danışman'ın karnının altındaki tabanca vardı ve bir polis ayağıyla iterek uzaklaştırdı. Fotoğraf çektiğimi gören bir trafik polisi de gazeteci olduğumu söylememe rağmen zorla fotoğraf makinemi aldı" dedi.
"AMİRLERİ VURMAYIN DİYE BAĞIRDI"
Makinesindeki hafıza kartını bu sırada gizlice çıkardığını, durumu trafik polisinin amirlerine bildirdiğini, makinesinin daha sonra teslim edildiğini anlatan S.K., "Maktul ele geçirildikten sonra tekme atılıp atılmadığını görmedim. Ancak amirlerden birinin, 'vurmayın' diye bağırdığını duydum" dedi.
"3-4 EL SİLAH SESİ DUYDUM"
Olay tarihinde 12 yaşında olan Osman B. ise Cezaevi Kavşağı'ndaki otobüs durağında beklerken iki polisin kırmızı renkli bir araca doğru gittiğini, sonra da 3-4 el silah sesi geldiğini söyledi. Bunun üzerine yakındaki pastaneye saklandığını anlatan Osman B., başka bir şey görmediğini kaydetti.
YARALI POLİS HASTANEYE GİDERKEN ŞEHİT DÜŞTÜ
Bucak Adliyesi'nde talimatla ifadesi alınan Ferruh Göker ile Abdülkadir Öğütçü'nün beyanları da duruşmada okundu. Bucak'tan Antalya'ya gelirken Cezaevi Kavşağı'nda polisin kırmızı renkli bir araçtaki şahısa 'Teslim ol' diye seslendiğini duyduklarını belirten Ferruh G., "Silah sesleri geldi. Polis yaralanmıştı. Yaralı polis kendisini hastaneye götürmemizi istedi. Araca bindi. Hastaneye giderken yolda vefat etti" dedi. Diğer tanık Abdülkadir Ö. de benzer şekilde ifade verdi.
Çağrı Danışman'ın babası Cemil Danışman ise tanıkların karşı taraf polis olduğu için bildiklerini tam anlatmaktan çekindiğini iddia etti. Ailenin avukatı Münip Ermiş ise Çağrı Danışman'ın vücudunda çok sayıda kırık tespit edildiğine dikkati çekerek, bunun işkenceden kaynaklandığını iddia etti. Operasyona katılan polislerin direkt ya da dolaylı olarak cezalandırılması gerektiğini söyledi. Duruşmada, dosyadaki eksiklerin tamamlanması için ertelendi.
"OĞLUM DÖVÜLEREK ÖLDÜRÜLDÜ" İDDİASI
Duruşma sonrasında açıklama yapan Danışman'ın annesi Melek Danışman ise, savunmasız ele geçirilen oğlunun döve döve öldürüldüğünü iddia etti. Danışman, "Çünkü benim çocuğum kırılmadık kemiği kalmamış. Korkunç bir durum. Canavarca hisle öldürülmüş oğlum. Geceleri uyuyamıyorum. Çocuğuma yapılan işkence aklıma geliyor hep. Oğlumu öldürenlerin cezalandırılmasını istiyorum" dedi. Cemil Danışman da oğlunun altında bulunduğu iddia edilen tabancanın başka bir polise ait olduğunu ileri sürdü. Oğlu yakalandığı sırada yanında silah bulunmadığını iddia eden Danışman, çatışmadan söz edilemeyeceğini, Cezaevi Kavşağı'nda ateş edenlerin yine polisin kendisi olduğunu savundu.
FOTOĞRAFLI
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA) -
(Tür: Yurt)