Antalya Büyükşehir Belediye Başkanından İtiraf
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, partisinden adaylık başvurusu yapabilmek için rahmetli annesinden kalan ve kardeşleri ile hisseli olan dairesini satıp başvuru için gerekli olan 15 bin lirayı ödediğini söyledi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, partisinden adaylık başvurusu yapabilmek için rahmetli annesinden kalan ve kardeşleri ile hisseli olan dairesini satıp başvuru için gerekli olan 15 bin lirayı ödediğini söyledi.
ASAT Hurma Atıksu Tesislerinde yeni yapılan ASAT Çevre Koruma ve Kontrol Laboratuvarı ile iş makinelerinin tanıtımı toplantısında gazeteciler ile bir araya gelen Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Antalya ziyaretini değerlendirdi ve AK Parti adayı Menderes Türel ile ilgili düşüncelerini açıkladı.
Türel'in adaylığının Antalya için hayırlı olması temennisinde bulunan Başkan Akaydın, yarışmaya alışık olduğu Menderes Türel'in adaylığının kendisi için sürpriz olmadığını ifade etti. Başkan Akaydın, Başbakanın Antalya'da 5 yıldır fetret dönemi yaşandığına ilişkin konuşmasını da değerlendirerek, "Bir şey daha söyledi Başbakan. Kumsallardan bahsetti. Biz kumsallarımızla Antalyalılar olarak çok mutluyuz. Fetret devrine verilecek en güzel cevap, son bir ayda ve hele hele bugün yaşanan olaylardadır. Fetret, merkezi hükümet ve yandaşlarında mı, yoksa bizde mi, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nde mi? Belliydi bir gün bu çorabın söküleceği ve Hüseyin Çelik'in lafıyla Mahmeke-i Kübra'ya kalmaksızın bunların yaşanacağı çok. Yaşanmaya başladı. Önce onlara cevap versin. Üç tane bakan oğlu, kendisi ve çocuklarının mal varlığındaki yakın geçmişteki hızlı yükselişler özellikle şu anda Sağlık Bakanlığında yaşanan ve Antalya'yı çok yakından ilgilendiren enişte-kayınpeder işi, Şaban Dişli, Deniz Feneri davası, hepsi cevapsız duruyor. Geçmiş dönem Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin yaşadıkları da henüz cevaplanmış değil. Hepsi yargı aşamasında. Örtbas ediliyor, gündeme getiriliyor ama cevap yok. Eşittir bunların hepsi fetret. Bizim yaşadığımız, kumsalların mutluluğudur" dedi.
"YARIŞMAYA ALIŞIK OLDUĞUM ADAY"
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Başbakan tarafından ismi açıklanan Menderes Türel'in adaylığını da değerlendiren Akaydın, Türel'in adaylığının Antalya için hayırlı olması dileğinde bulunarak, "Yarışmaya alışık olduğumuz bir arkadaşımız. Sürpriz olmadı. 'Sayın Başbakan seçim kaybeden adayı bir daha kesin aday göstermez' deniliyordu ama 4 ilde bu kurala uymamış. Dört il içinde tek bütünşehir de Antalya. Başarılar dilerim" diye konuştu.
"ADAYLIĞIM KESİNLEŞMEDİ, RAHATIM, DEPRESYONA GİRMEM"
Gazetecilerin kendi adaylığı ile ilgili süreci sorması üzerine Başkan Akaydın, henüz kesinleşmediğini ancak en geç ocak ayı başına kadar adaylıkların açıklanacağını ümit ettiğini söyledi. Başkan Akaydın, "Genel Başkan Antalya ziyaretinde sanıyorum, büyükşehir adayını açıklamayacak. 5 tane ilçemizi açıklayacak diye biliyorum. En geç ocak başına kadar açıklanır diye umuyorum. Kulisim yok. Lobi faaliyetim yok. Endişem yoktur. Ben belediye başkanlığı yapıyorum. Yarın aday olsam da olmasam da 1 Nisan'a kadar devam ettireceğim görevimi" diye konuştu. Bir gazetecinin adaylığının açıklanmaması durumunda B planı olup olmadığı sorusuna ise Başkan Akaydın, "1 Nisan'a kadar Antalya'ya hizmet edip sonrasında kendime hizmet alanı bulurum. Ben bir faninin yaşayabileceği birçok keyfi yaşadım. Ülkem bana bu hakkı vermiş. Hocalık, rektörlük, bir de belediye başkanlığı yapmışım. İkinci dönem olmaması dünyanın sonu değil. İnsanı hayatta başka hobilerle, zevkleriyle yaşatacak çok güzel şeyler var. Balığa çıkarım, briç oynarım, kitap okurum. Depresyona girmem. Milletvekilliği de gündemimde yok" cevabını verdi.
"HALKIN OYUNU ALIP BİR DÖNEM BİTMEDEN PARTİ DEĞİŞTİRENİ AYIPLI GÖRÜRÜM"
Bir gazetecinin Ankara'da Mansur Yavaş isminin ve sağ görüşlü kişilerin CHP'den aday gösterildiğinin konuşulduğu şeklindeki hatırlatmasına Başkan Akaydın, bunun siyasi bir olay olduğunu, siyasi ise genel merkez ve genel başkanların yaptığını söyledi. ANAP'ı örnek gösteren Başkan Akaydın, "Ancak bu bütün siyasi partilerin kaderinde vardır. ANAP nasıl kuruldu? Dört tane farklı görüş değil miydi? İktidar oldu. Şimdi şeye bakıyoruz, içindeki değişik unsurlara, tarikatlar ağırlıklı olmak üzere birden fazla tarikat var. İçine girmeyeyim ama soldan da unsurlar yok mu? İşte Ertuğrul Günay, CHP'li i yıllarca hizmet etmiş bir politikacı, AK Parti'ye bakan olarak hizmet etti. Bugün de yaptığı sosyal medyadan yorumlara bakılınca yeni bir siyasi oluşuma hizmet etmeye hazırlanıyor gibi görünüyor. Mühim olan seçilen insanların halkın sevdiği, kucakladığı ama her şeyden önemlisi namuslu, dürüst, kursağından haram lokma geçmemiş kişiler olması. Belediyecilikte önemli olan şey bu. Bunun olması lazım. Yani bu Adana'da, Hatay'da, Ankara'da farklı bir kişi, Antalya'nın ilçelerinde farklı kişiler olabilir ama asgari müşterek bu olmalıdır. Ulusal birlik ve Atatürkçülükten ödün vermemiş olması lazım. Benim aşağı yukarı kırmızı çizgilerim. Bunlar olduktan sonra aşağı yukarı her siyasi partide olur. İşte buyrun bizim Nurettin Tursun olayı, Remzi Sadi'miz gibi gözümüzün önünde değişen tercihler vardır. Halkın oyunu alıp gelince bir seçim dönemini beklemeden o aldığı oya ihanet ederek parti değiştirmeyi ayıplı görürüm. Onun ötesinde fikirler hızlı değişim gösterebilir" dedi.
BÜTÜNŞEHİR TEHDİDİ
Başbakan Erdoğan'ın Bütünşehir Yasası'yla Mehmet Ali Şahin'in 5 yıl önce yaptığı gibi iktidarı tehdit unsuru olarak kullandığını ancak bunu Mehmet Ali Şahin'den daha kibar yaptığını öne süren Başkan Mustafa Akaydın, şu ifadeleri kullandı:
"Hizmet bekliyorsanız iktidara oy verin, diyor. Bu partizanlıktır. Demokrasiyle hiçbir ilgisi yoktur. Bu neticede halkın tercihidir. İddia ediyorum ki Antalya Büyükşehir Belediyesi benim dönemimde yapılabilecek en büyük yatırımları yapmıştır. Altını çizerek söylüyorum, bir önceki dönem iktidarın belediyesiydi. En büyük yatırımları yapmıştı. İzmir de Eskiyşehir de yapıyor. Biz ranta dayalı, vahşi şehircilik anlayışından öte insan odaklı, insanı kucaklayan belediyecilik üretiyoruz. Bu anlayışa da Başbakanın yaptıklarına bakınca, Başbakanın sahip olmadığı, gerek Gezi Parkı olayları gerekse işte İstanbul'a yaptığı katliamlar gösteriyor. Size soruyorum: İstanbul gibi bir şehirde mi yaşamak istersiniz, Antalya'da mı? İstanbul bugün her yönüyle yaşanır olmaktan çıkmıştır. Son 20 yılın belediyecilik anlayışı bu hale getirdi."
"GEREKİRSE KUMSALDA DANS EDER GÖBEK ATARIM"
Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin eğlenceye harcadığı paraların eleştirildiği konusundaki bir soruya da cevap veren Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, 'lay lay lom' diye tabir edilen bu harcamaların incelenmesi durumunda, asıl 'lay lay lom'a büyük paralar ödeyenin Menderes Türel döneminin Antalya Büyükşehir Belediyesi olduğunun ortaya çıkacağını ileri sürdü. Başkan Akaydın, "Para çarçur edilmiştir. Ben çok ufak dokunuşlarla şehri kültürle, eğitimle zenginleştirdim ama benim kültüre harcadığım paranın çoğu ASMEK'lere gitmiştir, tiyatroya, eğitime gitmiştir. Öyle sokakta hiç kimse lay lay lom yapmamıştır. Lay lay lomsa lay lay lom. Gerekirse kumsallarda göbek atar, oynarız. Festivaller de yaparız ama inanın Meclis'te de cevap verdim. İddia ettikler etkinliklerin maliyeti 2008 yılı Altın Portakal'ın maliyetinin yanında devede kulak kalır. Benim 5 yılımı toplayın, bir 2008 harcaması ediyor. Ne kaybetti Antalya Altın Portakal'da? Çok daha iyisini yaptı" dedi.
TAŞERONLAR MESELESİ
Yine bir basın mensubunun taşeron işçilerin alacaklarının ödenip ödenemeyeceği şeklindeki bir sorusunu da cevaplandıran Başkan Akaydın, "Belediyeden kimsenin alacağı kalmaz. Belediye iflas etmez. Öyle ya da böyle para ödenir" dedi.
Taşeron anlayışının 1980'de başlayan neoliberal politikalarla bütün dünyaya, başta Türkiye'ye yapıştırılan bir model olduğunu söyleyen Akaydın, "Bildiğim kadarıyla Türkiye'de şu anda 600 bin taşeron işçi var. Bunların büyük çoğunluğu da belediyelerde. Dolayısıyla belediyeler hizmet aldığı için ve müteahhitleri de diğer bütün müteahhitlere olduğu gibi paralarını hemen ödemedikleri için, her ne kadar ihale sözleşmelerinde koruyucu hükümler olmasına rağmen, yani üç aya kadar almasa bile işçinin maaşını ödeme yükümlülüğü olduğu halde müteahhitin bunu yapmamasından kaynaklanan, Türkiye'nin bütün belediyelerinde benzer sorunlar yaşanmaktadır ama neticede beni en çok üzen konu bir emekçinin, üstelik asgari ücret emekçisinin maaşını alamamasıdır. Bu konuda biz elimizden gelen titizliği gösteriyoruz. Tabii belediyenin borcunun borçla yönettiğimiz için, bu hafta almayı umduğumuz son bir dilimimiz var. Birikmişleri tekrar ödeyeceğiz ama hiçbir taşeron işçi neticede belediyeden alacaklı kalmayacaktır. Ne olursa olsun alacaktır. Belediye iflas etmez öder ama zaman zaman 2-3 ay gecikmeler olmuştur. Ben belediye başkanı olduğumda 8 aya kadar varan gecikmeler vardı. Türkiye'nin ancak hükümetsel politikalarıyla, siyasi iradeyle çözülebilecek sorunlarıdır bunlar. Yeniden bir dönem daha görev alırsak İzmir Belediye Başkanının uyguladığı ve riskli bir çözüm sistemi var, onu uygulayabiliriz" şeklinde konuştu.
"ADAYLIK BAŞVURUSU İÇİN RAHMETLİ ANNEMDEN KALAN EVİ SATTIM"
Basın mensuplarını mal varlığıyla ilgili sorularını da cevaplandıran Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Türkiye'de mal varlığı nakit ve ayni mal varlığı iktidarda olduğu dönemde gerileyen nadir politikacılardan biri olduğunu söyledi. Adaylık başvurusu için ev sattığını açıklayan Başkan Akaydın, "Duygu sömürüsü yapmak için söylemiyorum. Partinin istediği 15 bin liralık adaylık başvurusunu da, üçte bir hissesi bana ait olan kardeşlerimle birlikte bir dairemi satarak ödedik. Çok para eden bir daire değildi. Zemin kattaydı. Bu duygu sömürüsü değil, benim için iftihar vesilesidir. ve her politikacının çoluğu, çocuğu, yurt dışı Kıbrıs bankalarındaki nakitlerini de bu şekilde açıklamalarını dilerim. Son derece açığım. Başkanlık maaşımın yüzde 40'ı ile oturduğum evin kredi taksitlerini ödüyorum. Diğer kalan yarısını hayvan dostlarımın harcamaları için kullanıyorum" diye yanıt verdi.
"KONYAALTI SAHİLİNİN HAREMLİK SELAMLIK OLMASINDAN KORKUYORUM"
Konyaaltı sahilinin sahipsiz bırakıldığı iddialarına ilişkin bir soruyu da cevaplandıran Başkan Akaydın, "Konyaaltı sahilinde yarın bir gün haremlik selamlık alanlar oluşturulacağından korkuyorum" dedi. Konyaaltı sahilinin yasal olarak Büyükşehir Belediyesi'ne verilmesinin zorunlu olduğunu iddia eden Başkan Akaydın, "Beş yıldır verilmedi. Bir sene ecrimisile idare edildi, seçime üç ay kala yıkıldı. Ne oldu? Müteahhitin geçmişteki yanlışları olabilir ama 15 yıl önce orada fuhuş, uyuşturucu, darp, gasp vardı. Şimdi seçime kadar Konyaaltı sahilinin güvenliği ve temizliği bitmiştir. Tabiii halk bunu Büyükşehir Belediyesi'nden bilecektir. Seçimi AK Parti kazanırsa belediyelere verilecek. CHP kazanırsa bir yandaşa peşkeş çekilecekmiş gibi bir hava çünkü o sahili Defeterdarlık işletebilir mi arkadaşlar? Ben hep söyledim. Önümüzdeki yaz sezonu kaybedilmiştir. 6 Mavi Bayrak patır patır alınacak. Antalya'ya yapılacak en büyük ayıptır. Konyaaltı sahili siyaseten de en az bir sezon kaybedilmiştir. Halk bunu Büyükşehir Belediyes'ine ciro edecektir" ifadelerini kullandı. - ANTALYA