Ankara Müftülüğünde Görev Değişimi

Ankara Müftülüğüne, görev süresi dolan Mefail Hızlı'nın yerine vekaleten Müftü Yardımcısı Ali Gülden getirildi.

Müftü Prof. Dr. Hızlı'nın görev süresinin dolmasının ardından yerine getirilen Ali Gülden görevi bugün devraldı.

Gülden, görev değişiminin ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, müftülükteki görev süresini tamamlayarak asli görevine dönen Mefail Hızlı ile 3 yıllık verimli bir hizmet süreci geçirdiklerini söyledi.

Bugün itibarıyla vekaleten görevlendirilmesi sebebiyle devir teslim yaptıklarını dile getiren Gülden, "Geçen süreçte hocamızdan çok şey öğrendiğim kanaatindeyim. Kendisine yeni görevinde başarılar dilerken, bundan sonraki süreçte, Ankara İl Müftülüğündeki hizmetleri daha ileri götürme gayret ve çabası içinde olacağız." dedi.

Gülden, kendisini bu göreve layık gören başta Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez olmak üzere tüm yetkililere teşekkür etti.

Üniversitedeki görevine döndü

Görevi Gülden'e devreden Mefail Hızlı da yaptığı açıklamada, din hizmetinin sadece camide olmadığını belirterek, "Üç yıldır onurla, şerefle yürüttüğüm Ankara Müftülüğünden, görev süremin sona ermesi sebebiyle ayrılarak önceki görevim olan Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyeliğine dönüyorum. Bu vesileyle beni böyle ulvi bir göreve layık gören saygıdeğer devlet büyüklerime teşekkürlerimi arz ediyorum." diye konuştu.

Görev süresi boyunca farklı proje ve çalışmalara imza attıklarını anlatan Hızlı, şunları söyledi:

"Bu süreçte, insanlığın son sığınağı olan güzel dinimiz İslam'ın ve doğru dini bilgilerin daha geniş kitlelere ulaştırılması, ibadet yerlerinin artırılması, hac ve umre hizmetlerinin daha verimli yapılabilmesi ve din görevlilerimizin mesleki bilgilerinin artırılması için müftü yardımcılarım, ilçe müftülerim ve din gönüllüsü kardeşlerimle birlikte Allah rızasını gözeterek tarafıma tevdi edilen bu onurlu görevi ifa etmeye çalıştım. Görevim süresince Ankara Müftülüğünün şerefini zedeleyecek hiçbir işe asla tevessül etmedim.

Bundan sonraki görev hayatımı, zihin dünyasını kimsenin tekeline vermemiş, yaşantısıyla örnek olan, hiçbir harici tesirin altında kalmayıp Kur'an ve sünnetin emirlerini düstur edinen, vatana ve millete sevdalı, bu coğrafyanın manevi değerleri için gerektiğinde ölümü göze alan, sadece Allah rızası için çalışan, seven ve sevilen din görevlileri, vaizler ve müftüler yetiştirmeye adayacağım."