Haberler
Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat: Yoğun savaşa hazırlanın

Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Türkiye sınırında kritik gelişme! Muhaliflerin ikinci büyük kenti geçirmesi an meselesi

İslam Memiş uyardı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Kritik uyarı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Fuhuşa zorlanan 17 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu: Günde 180 kişi ile birlikte oluyordum

Günde 180 kişiyle birlikte olmaya zorlamışlar

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi'nde 2. Türk Müziği Günleri Başladı

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı tarafından düzenlenen 2. Türk Müziği Günleri, akademisyen ve sanatçıların katılımıyla başladı. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, Türk müziğinin önemini vurgulayarak, Türk müziğinin köklü bir kültür mirası olduğunu belirtti. Şenlik kapsamında bir hafta boyunca konserler, resitaller, konferanslar ve sunumlar düzenlenecek.

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarınca düzenlenen "2. Türk Müziği Günleri", akademisyen ve sanatçıların katılımıyla başladı.

Üniversitenin Itri Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2. Türk Müziği Günleri'nin açılış programında konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, insanlık tarihi kadar eski bir geçmişi olan müziğin her toplumun tarihini, coğrafyasını, inançlarını ve yaşam biçimini yansıttığını söyledi.

Mumcu, geniş bir zaman diliminde, askeri zaferlerin yanı sıra kültürel zenginliğiyle de dünya tarihinde önemli izler bırakan Türk milletinin, güçlü kültür mirasının en seçkin değerlerinden birinin Türk müziği olduğunu belirtti.

"Orta Asya'nın derin köklerinden beslenmiş, Farabi ve İbn-i Sina'dan miras kalan bilimsel ve felsefi temeller üzerine inşa edilmiş olan Türk müziği, Anadolu'nun mistik ve çeşitli kültürel yapısıyla harmanlanmış, Akdeniz ve Balkanlar'a yayılarak evrensel bir nitelik kazanmış son derece sofistike ve muazzam bir kültür mirası örneğidir." diyen Mumcu, tarih boyunca kurulan devletlerin hepsinde, musikinin bir sanat olmanın yanı sıra bir ilim dalı olarak da görüldüğünü vurguladı.

Mumcu, Türk müziğinin yazılı kaynaklarının, dünyanın önde gelen kültür başkentlerindeki nadir kütüphanelerde korunarak bugüne ulaşmasının, bütün insanlığa hediye olmasının önemli bir göstergesi olduğunu söyledi.

Batuhan Mumcu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Osmanlı İmparatorluğumuzun himayesindeki Muzıka-yı Hümayun geleneğinden, günümüzde Kültür ve Turizm Bakanlığımıza bağlı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'na kadar uzanan tarihsel süreçte, köklü devlet geleneğimizin bir gereği olarak, öz musikimize hak ettiği ilgi ve himayeyi göstermek her zaman büyük önem taşımıştır. Bizler de Bakanlık olarak Türk müziğimizin korunması, yaşatılması ve gelecek nesillerimize kıymetli bir kültür mirası olarak taşınması için her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Bakanlığımız Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğüne bağlı Türk müziği korolarımızın yanı sıra özel topluluklarımıza da destek olarak müziğimizin ülkemizde ve özellikle yurt dışında en iyi şekilde temsil edilmesi için çaba gösteriyoruz."

Bakan Yardımcısı Mumcu, Türk Müziği Günleri'nin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

"Müzik, insanoğlunun yeryüzündeki macerasına eşlik etmiştir"

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Bostancı, müzik ve ruhun birlikte var olduğunu ve birbirini beslediğini ifade etti.

Bostancı, müziğin savaştan şenliğe, doğumdan ölüme kadar insan hayatının her alanında var olduğunu belirterek, "Müzik, insanoğlunun yeryüzündeki macerasına eşlik eden en temel unsurlardan birisi. İnsan her zaman müzikle iç içe olmuştur. İnsanlık tarihine eşlik etmiştir müzik. Vahşi dediğimiz kabile hayatını yaşayanlar, tabiattan kopmaya başlayıp kültüre adım atmaya çalışan insanlar müzik yapmaya başlamışlar." dedi.

İnsanoğlunun müziğe her zaman ihtiyaç duyduğunu belirten Bostancı, iletişim sektöründen sinemaya, tiyatrodan belgesele her alanda müziğin olmazsa olmaz olduğunu vurguladı.

Müziğin, özellikle türkülerin kültürleri bir araya getirdiğini ve klasik bir metinde söylenmesi zor ifadeleri aktarma imkanı verdiğini belirten Bostancı, "Mozart'ın Requiem'ini de dinlemek lazım, hüzünlü Rumeli türkülerini de. Gençlerimizin ruhunun güzel müziklerle buluşmasını diliyorum." ifadelerini kullandı.

Şenlik kapsamında 22 etkinlik düzenlenecek

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Vasfi Hatipoğlu ise kültür hayatının her döneminde var olan Türk müziğinin birbirinden kıymetli şahsiyet ve sanatçılardan beslenerek belirli bir sistem ve ahenk ile bugüne geldiğini belirtti.

Türk müziğinin gelişmesinde konservatuvarlarının önemine değinen Hatipoğlu, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarının Başkentte kurulan ilk Türk Müziği Devlet Konservatuvarı olduğunu anımsattı.

Hatipoğlu, "ustadan-çırağa" temasıyla bir hafta sürecek Türk Müziği Günleri'nde usta sazende ve Türk müziği icracıları ve okul öğretim elemanlarının konser ve resitalleri ile alanında uzman bilim insanlarının katılacağı konferans, panel ve sunumların yer aldığı 22 etkinliğin gerçekleştirileceğini belirtti.

Vasfi Hatipoğlu, şenliği gelecek yıllarda Türk müziği kurumlarının yer alacağı festivale dönüştürmek arzusunda olduklarını sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından, Konservatuvar Öğretim Görevlisi Emrah Tuncel'in yönettiği Türk Müziği Devlet Konservatuvarı İcra Heyeti, klasik Türk müziği ve türkülerden oluşan eserleri seslendirdi.

Kaynak: AA / Güncel
title