Ankara'daki Faili Meçhul Cinayetlerle İlgili İddianame
TMK'nın 10. maddesiyle görevli Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın'ın 1994'te öldürülmesine ilişkin Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin'in de arasında bulunduğu 12 kişi hakkında "cürüm işlemek amacıyla kurulan silahlı örgütün faaliyeti çerçevesinde adam öldürmek" suçundan iddianame hazırlayarak, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi Baskın'ın oğlu Eren Baskın: "İddianamede Tansu Çiller'in yer almamasından üzüntü duyduk"
TMK'nın 10. maddesiyle görevli Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın'ın 1994'te öldürülmesine ilişkin Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin'in de arasında bulunduğu 12 kişi hakkında "cürüm işlemek amacıyla kurulan silahlı örgütün faaliyeti çerçevesinde adam öldürmek" suçundan iddianame hazırlayarak, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.
Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili'nin hazırladığı iddianamede, Ağar ve Şahin'in yanı sıra Korkut Eken, Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu, Ayhan Akça, Seyfettin Lap, Alper Tekdemir, Uğur Şahin, Ayhan Özkan ve Ahmet Demirel de "şüpheli" olarak yer aldı.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianame üzerindeki değerlendirmesine başladı. Mahkemenin iddianameyi kabul için 15 gün süresi bulunuyor.
Savcı Bilgili, geçen günlerde "şüpheli" sıfatıyla Ağar'ın ifadesini almıştı. Ağar, ifadesinde "hukuk dışı hiçbir uygulamanın içerisinde olmadığını" savunmuştu.
Ağar, Susurluk davası kapsamında, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili "cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak" suçundan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanarak, 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Ağar, bu davanın 9 Şubat 2009'daki ilk duruşmasında yaptığı savunmada, Ercan Ersoy ve Ziya Bandırmalıoğlu'nu tanımadığını söylemiş, Ayhan Akça'nın polis olduğunu bildiğini, ancak özel bir ilişkisi olmadığını bildirmişti.
Mehmet Ağar, Ayhan Çarkın ile ilgili ise "İstanbul Emniyet Müdürü ya da muavini olarak çalıştığım dönemde temayüz etmiş bir memur olarak biliyorum. Özel bir ilişkimiz yoktur. Emniyet Genel Müdürlüğü görevimde ise binlerce polis bulunduğundan bu şahısla ilgili herhangi bir bilgim söz konusu değildir" ifadelerini kullanmıştı.
Eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'i tanıdığını belirten Ağar, Şahin'in, terörle mücadele büyük hizmetlerinin olduğunu söylemişti.
İddianamede "şüpheli" olarak yer alan isimlerden emekli Yarbay Korkut Eken de Savcı Bilgili'ye ifade verdikten sonra gazetecilere, "Ben özel harekatçıların eğitimcisiyim, hiçbir zaman görev yapmadım, göreve beraber gitmedim. Emir komuta yetkim yok" dedi.
İddianamede "şüpheli" olarak gösterilenlerden Ercan Ersoy ve Ziya Bandırmalıoğlu halen aynı soruşturma kapsamında tutuklu bulunuyor.
-"Tansu Çiller'in olmamasından üzüntü duyduk"
Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın'ın oğlu Eren Baskın, Hakkari Yüksekova'dan AA muhabirine telefonla yaptığı açıklamada, cinayetle ilgili "şu ana kadar hazırlanan en ciddi iddianame" olduğunu söyledi, bununla birlikte endişelerini dile getirdi. Baskın, şunları kaydetti:
"10-12 yıl önce de iddianame hazırlanmış, ama sonuç alınamamıştı. Bir türlü olmuyor. Bir şeyler çıkıyor ve sonuca ulaşmıyor. Aslında piyonlar belli. Ama bizim derdimiz onlarla değil, baştakilerle. Keşke sonuç alınsa ve bu sorunlar bitse. Bunu en çok biz isteriz. Ama, bu söylediklerimiz davayı takip etmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Sonuna kadar gideceğiz. Ama, iddianamede Tansu Çiller'in (şüpheli) olmamasından üzüntü duyduk."
Annesi Raife Baskın ile telefonla görüştüğünü bildiren Eren Baskın, "O da çok üzülüyor. Hiçbir açıklama onu tatmin etmiyor. O yüzden savcıyla görüşmek istiyor. Belki önümüzdeki günlerde Ankara'ya gelerek, savcıyla görüşürüz" dedi.
Baskın ailesinin avukatı Taha Ayhan da iddianameyi olumlu karşıladıklarını, ancak henüz görmediklerini bildirdi. - Ankara