Ankara'da Öldürülen Sinan Ateş'in Eşi: Suçluların Adil Şekilde Yargılanmasını İstiyoruz
Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, suçluların adil şekilde yargılanmasından başka hiçbir talepleri olmadığını belirtti. Ateş, eksik iddianame ve delillerin tamamlanmasını ve yargılamanın hızlı bir şekilde yapılmasını istedi.
Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, suçluların adil şekilde yargılanmasından başka hiçbir talepleri olmadığını belirterek, "Beklentimiz, ayrılan dosyadaki 17 kişi hakkında gerekli işlemlerin hızlı yapılarak, bu dosyanın da bizim dosyamıza eklenmesi." dedi.
Çankaya ilçesi Çukurambar semtindeki Kızılırmak Mahallesi'nde, 30 Aralık 2022'de uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Ateş'in ölümüyle alakalı ilk duruşmayı izlemeye gelen Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, basın mensuplarına açıklama yaptı.
Ayşe Ateş, "Bugün eksik bir iddianame ile yarım bir mahkeme kurulacak. Bizim buradan beklentimiz ve isteğimiz şu, ayrılan dosyadaki 17 kişi hakkında gerekli işlemlerin hızlı yapılarak, bu dosyanın da bizim dosyamıza eklenmesi, eksik olan bu iddianamedeki boşlukların tamamlanarak, yeni ve doğru bir iddianamenin yazılması ve yargılamanın hızlı yapılması." diye konuştu.
Suçluların adil şekilde yargılanmasından başka hiçbir talepleri olmadığını ifade eden Ateş, "Dilekçeler verdik, eksik deliller var, halen gelmeyen, dosyaya eklenmeyen deliller var. Bu delillerin hızlı bir şekilde dosyaya eklenmesi, eksiklerin tamamlanması, halen bazı arkadaşlarımızın ifadeleri eklenmedi, bu ifadelerin hızlı bir şekilde eklenmesi, iddianamedeki boşlukların doldurularak tamamlanması ve hızlı şekilde yargılan devamını istiyoruz. Şimdi mahkemede bunun hepsini dile getireceğim." dedi.
Ateş, bir basın mensubunun, "Sinan Ateş'in Mersin'de bazı ticari bilgileri istihbarata bildirdiği yönünde iddialar vardı. Bu konuyu gündeme getirecek misiniz?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Bahsettiğiniz şey iddialardan ibaret. Ben elimdeki somut delillere, bilgi ve belgeleri dayanarak konuştum hep. Eğer bir gün o konuyla alakalı somut bilgi ve belge elimize ulaşırsa o gün onunla alakalı da yorumumu, söyleyeceğim şeyleri söylerim ama şu an için böyle bir şey mevcut değil. Ancak Mersin olayı tabii ki de bizim olayımızın öncüsü, oradan başlayarak, onun da değerlendirilerek, gerekli ifadelerin de alınarak dosyaya konulması ve hep birlikte işlem görmesi gerektiğini sayın mahkeme heyetine ileteceğim."
Ateş, bir basın mensubunun "Bugün yoğun güvenlik önlemleri var, yanınızda da korumaları görüyoruz, bu korumalarınız uzun süredir var mı?" sorusu üzerine, "Yaklaşık bir buçuk ay oldu sanırım koruma talebinde bulunalı, uzun süredir korumalarım var. Yoğun güvenlik önlemleri altında yaşıyorum. Normal bir hayat yaşamıyorum. Evde, kızlarımla akşama kadar, çok gerekli haller dışında dışarıya çıkmadan. Bazılarının halen yaşamadığı ancak yaşaması gereken cezaevi hayatını maalesef bize layık gördüler." ifadelerini kullandı.