Haberler

Ankara'da Gazilerin Darp Edilmesine İlişkin Dava

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gaziler Uzman Çavuş İbrahim Kızılkaş ve Astsubay Muzaffer Oktay ile ailelerinin darp edilmesine ilişkin 2'si tutuklu 6 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması sona erdi.

Gaziler Uzman Çavuş İbrahim Kızılkaş ve Astsubay Muzaffer Oktay ile ailelerinin darp edilmesine ilişkin 2'si tutuklu 6 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması sona erdi.

Ankara Batı 6. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya sanıklar, avukatları ve yakınları ile müşteki gaziler, MSB, TSK Dayanışma Vakfı, Jandarma Genel Komutanlığı avukatları ve Kara Kuvvetleri Hukuk Hizmetleri Başkanlığı vekili katıldı.

Hakim Mehmet Tokyürek, Çocuk Mahkemesinde yargılanan, suça sürüklenen çocuk Osman Yılmaz'ın dosyasının birleştirme talebiyle mahkemeye ulaştığını, Yılmaz'ın yargılanmasına bu dosyada devam edileceğini belirtti. Böylece davada sanık sayısı 6'ya yükseldi.

Duruşmada tutuksuz yargılanan sanık Barış Yumuş, mağdurların gazi olduklarını bilmediklerini, bunu olay sonrasında karakola gittiklerinde öğrendiğini iddia etti.

Tutuksuz sanık Enes Kılıç da olay tarihinde benzin istasyonuna gidilen aracın sürücüsü olduğunu söyleyerek, "Arabayla hastaneye gitmek için Doğan, Tamer ve Osman yanıma geldi. Doğan, yola çıkınca bize benzin istasyonunda kavga ettiklerini, görüntülerin muhafaza edilmesi için görüşeceğini söyledi. Osman, Batuhan, Barış ve Doğan'la benzinliğe gittik. Ben aracı park ettiğim sırada kavga başlamıştı." ifadelerini kullandı.

Tutuksuz Sanık Batuhan Öğüt de gazilerin darp edilme olayını bilmediğini, olay anında orada olmadığını kaydetti. Parkta arkadaşlarıyla oturduğu esnada Doğan Çiçek'in bacağından yaralı olarak yanlarına geldiğini ileri süren Öğüt, "Doğan, 'Beni hastaneye götürür müsünüz' dedi. Yolda benzinlik çalışanlarıyla kavga ettiklerini söyledi. Oradaki güvenlik kamera görüntülerini muhafaza etsinler, silmesinler diye benzin istasyonuna gittik. Sonra orada çalışanlarla kavga çıktı." diye konuştu.

Öğüt'ün avukatı müvekkilinin eyleminin gazilere yönelik olmadığını, ilerleyen saatlerde benzin istasyonları çalışanlarıyla tartıştığını aktararak, davanın ayrılmasını talep etti.

Tutuklu Sanık Tamer Görkem de üniversite öğrencisi olduğunu belirterek, yaptığı eylem nedeniyle tüm Türk halkından özür dilediğini söyledi.

Görkem, olay günü arkadaşlarıyla mangala gittiklerini, Doğan ve Osman alkol aldığı için arabayı kendisinin kullandığını ifade etti. Yolda seyir halindeyken mağdurların, kendi araçlarına doğru el işareti yaptığını iddia eden Görkem, "Doğan Çiçek bana 'Bunlar ne diyorlar, takip et' dedi. Daha sonra AŞTİ güzergahına geldikten sonra Eskişehir yolunda döndüler. AFAD binasının orada trafik sıkıştı. Doğan araçtan indi ve tartıştıklarını gördüm. Doğan iner inmez araç sürücüsü arabayı üzerine sürdü. Doğan müştekilerin arabasının camına yumruk attı ve camını kırdı." diye konuştu.

"Türkiye'den ve Türk halkından özür diliyorum"

Hakim Tokyürek'in "Bunlar gaziler vurmayın, yapmayın dediklerini duymadınız mı?" sorusuna sanık Görkem, "Gazilere ve orada bulunan mağdurlara küfür etmedim. O sözleri duymadım." cevabını verdi.

Tutuklu sanık Doğan Çiçek de başta gazi ve gazi yakınları ile tüm Türkiye'den ve Türk halkından özür dileyerek, terörist muamelesi gördükleri için çok üzgün olduğunu kaydetti. Çiçek, olay günü yaşadıklarına ilişkin şunları anlattı:

"Olay günü Tamer, ben ve Osman pikniğe gittik. Dönüş yolunda bir araç bizi sıkıştırdı. İçeriden el kol hareketleri yaptıklarını, Tamer'e aracı takip etmesini söyledim. Araç bir süre sonra durdu. Araçtan inip müştekilerin aracına doğru gittim. Elimde herhangi bir bıçak ya da silah yoktu. Sinirlenerek cama vurdum, Cam kırıldı. Daha sonra müştekiler araca binip gittiler. "

Çiçek, daha sonra aracı takip ederek benzin istasyonuna girdiklerini, müştekilerin gazi olduklarını bilmediğini savunarak gazi Muzaffer Oktay'a hamle yaptığını, ancak gazilere küfür etmediğini ileri sürdü.

Olaydan sonra benzinliğe gitmesinin sebebinin ise iş yeri güvenlik kayıtlarının silinmesini önlemek ve muhafaza edilmesini sağlamak olduğunu öne süren Çiçek, "Arabadan iner inmez çalışanlar üstüme saldırdı. Kendimi koruma amacıyla Musa isimli şahsa vurdum. Bir de sadece Muzaffer Oktay'a vurdum." dedi.

Sanık suça sürüklenen çocuk Osman Yılmaz da davanın sanığı olduğundan bugün haberi olduğunu bildirerek, ayrıntılı savunma yapmak için süre verilmesini talep etti.

Müşteki avukatı Şükrü Kağan Kızılarslan'ın "Sanıklar ağız birliği edercesine benzin istasyonuna görüntüleri korumak için gittiklerini söylüyorlar. Neden polise gitmemişler? Gazilerin aracını 50 kilometre takip ederken, konuşmak için mi takip etmişler?" sorusu üzerine, sanık Çiçek," Olayın şaşkınlığıyla hareket ettim. Ben milliyetçi biriyim. Herkesten özür diliyorum." cevabını verdi.

"Milliyetçi olan insan dürüst olur, yalan söylemez."

Duruşmada müşteki olarak beyanı alınan gazi Muzaffer Oktay, sanıklardan sadece Doğan Çiçek'in kendisine vurduğunu, benzinlikte ilk önce tekme attığını daha sonra "Gaziyim, engelliyim." demesine rağmen arabanın arka kapısını açarak içerideki kardeşi Gamze Oktay'a tekme attığını anlattı.

O sırada kardeşinin kucağında, mağdur Seda Kızılkaş'ın küçük kızı olduğunu belirten Oktay, "Ben aracın içindeydim inemiyordum. İlk olayda önümüzü kestiler. İbrahim abimin camını patlattılar. İlk önümüzü kestiklerinde 'Gaziyiz, engelliyiz' dedik. Benzin istasyonuna geldiğimizde Doğan Çiçek, 'Senin de gaziliğini de...' diyerek küfretti." diye konuştu.

Oktay, sanıklar Doğan Çiçek, Osman Yılmaz ve Tamer Görkem'den şikayetçi olduğunu söyledi.

Müşteki gazi İbrahim Kızılkaş da sanıklardan bazılarının kendilerini "milliyetçi" olarak ifade ettiğine işaret ederek, "Milliyetçi insan dürüst olur, yalan söylemez." şeklinde konuştu.

Kızılkaş, olay gününe ilişkin şunları anlattı:

"Gölbaşı istikametinden Ankara istikametine gidiyordum. Sanıkların kullandığı araçtan bizim araca ters ters baktıklarını fark ettim. Daha sonra yolumuza devam ettik. Sanıkların araçlarının bizim aracı takip ettiğini gördüm. Sonra AFAD binasının orada, Eskişehir yolunda trafik sıkışınca, Doğan ve Osman araçtan inerek cama vurdular. Aracın arkasında Türk bayrağı vardı. 'Biz gaziyiz, yapmayın' deyince sanıklardan Osman Yılmaz bana yumruk ve tekme attı. Sonra Muzaffer'e yöneldi. Doğan'ın, Gamze Oktay ve benim 2 aylık çocuğuma tekme attığını gördüm."

Hakim'in "Arabanızda oluşan zararın karşılanmasını istiyor musunuz?" sorusu üzerine gazi Kızılkaş, "Ben parasında pulunda değilim. Benim yandığım, ailemi ve çocuğumu koruyamadım ona yanıyorum." diyerek gözyaşlarıyla beyanını tamamladı.

Duruşmada, diğer müşteki ve tanıkların beyanının ardından kararını açıklayan hakim Tokyürek, mevcut delil durumunu da göz önünde bulundurarak tutuklu sanıklardan Tamer Görkem'i adli kontrol şartıyla serbest bıraktı.

Kaynak: AA / Güncel
İstanbul'da katliam: 4 kişiyi öldürüp intihar etti

4 kişiyi öldürüp canına kıydı! İntihar anı kamerada

İstanbul'daki aile katliamında yeni detaylar! Şahıs, kız kardeşi ve eşini de ağır yaralamış

Katliamda her bir detay kan donduran cinsten! Tüm ailesini öldürmeyi kafasına koymuş

23 ilimizde eğitime kar engeli

23 ilimizde eğitime kar engeli

Antalya Havalimanı'na iniş yapan yolcu uçağında yangın

İçi yolcu dolu uçak, inişten sonra alev aldı

title