Ankara Barosu 62. Olağan Genel Kurulu

Ankara Barosu 62. Olağan Genel Kurulu ilk gün oturumu başkan adayların konuşmalarıyla sona erdi.

Ankara Hukuk Fakültesi Konferans Salonu'nda başlayan Genel Kurul'da ilk sözü Ankara Barosu Başkanı ve Demokratik Avukatlar Grubu Başkan Adayı Avukat Metin Feyzioğlu aldı.

Feyzioğlu'nun ardından konuşan Milliyetçi Avukatlar Grubu Başkan Adayı Alpaslan Sucu, Ankara'nın Başkent oluşunun 89. yıl dönümü kutlanırken, Ankara Barosu'na yakışır demokratik bir seçim süreci geçirmeyi temenni ettiğini söyledi.

Devletin, üç ana kuvvetinden biri olan yargının etkin, hızlı ve adil biçimde işlemesi, toplumun her ferdinin, adalet ve güven duygusunu hissetmesi bakımından önemli olduğunu ifade eden Sucu, "Günümüzde baroların, avukatların sorunları ve memleketin meseleleriyle gerektiği gibi ilgilenemediği, şahsi veya siyasi çıkarların pençesinde pasifleştirildiği ortadadır. Mevcut durumun bilincinde olan Milliyetçi Avukatlar Grubu olarak, Ankara Barosu'na gerçek bir 'baro'dan beklenen tavrı kazandırmak için yola çıktık" diye konuştu.

Gruplarının, oynanan bu oyunları bozmayı, vatandaşı oldukları devlete ve mensubu oldukları millete, bir vefa borcu olarak gördüklerini anlatan Sucu, "Bu şevk ve heyecana ortak olmasını dilediğimiz en mühim kuruluş ise, hiç şüphe yok ki, üyesi olmakla kıvanç duyduğumuz, meslek kuruluşumuz olan Ankara Barosu'dur. Bu amaç ve hedefler doğrultusunda göreve talip olmuş bulunuyoruz" dedi.

Bağımsız Aday Bülent Turhan Gündüz ise baro seçimlerinde gruplaşmaların yaşandığını belirterek Ankara Barosu Başkanı Feyzioğlu'nu eleştirdi. Feyzioğlu'nun grubunun adının Demokratik Avukatlar Grubu olduğunu anımsatan Gündüz, Feyzioğlu yönetiminde demokrasiden bahsedilemeyeceğini iddia etti.

-"Daha etkin bir yönetim"-

Değişim Grubu Adayı Avukat Eyüphan Korkmaz da çağdaş ve demokratik devletin en önemli ve olmazsa olmaz koşullarından birinin hukuk devleti ilkesi olduğunu belirterek, "Yakın dönemde muhalif grupların yükselen güçleri, yönetimi bugüne kadar elinde tutan grubun artık kalıcı olmadığını, değişimin gerekli olduğunu gösterdi. Bu anlamda, muhalif görüş, baro yönetimine bugüne kadar hakim olan görüşü etkilese de sorunların çözümü, daha etkin bir yönetimle ve ancak baroda iktidar olmakla mümkündür" değerlendirmesinde bulundu.

Mesleğin temsilinin ve sorunların çözümünün, etkin bir baro yönetimiyle mümkün olduğunu savunan Korkmaz şunları kaydetti:

"Ekonomik ve sosyal her alanda mesleğimizin geleceğini etkileyecek yeni bir yasanın hazırlığı içinde olunan bir süreçte, muhalif olmak mesleğin vakarını korumaya yetmiyor, esasen kabul ettirmek ve sonuç almak da gerekiyor. Mevcut yönetimin muhalif ve uzlaşmaz tutumu nedeniyle, sorunları çözmek yerine, yeni sorunlara sebebiyet vermek, pekala mümkün. Artık ilkel ve kaba muhalefet anlayışıyla sorunları çözüm, iktidar olmakla sorunlarımızı çözelim. Baronun etkinliği kalmayan müzmin muhalif anlayışına son verip, etkin ve sözü dinlenir bir yönetim anlayışıyla sorunlarımızı birlikte çözelim."

-"Baro demokrasinin yılmaz savunucusudur"-

Birlik Grubu'ndan Avukat İlhan Şevki Masarifoğlu da siyasi vesayetten uzak bir baro yönetimi istediklerini, "Baro yöneticilerinin siyasete uzak durmaları gerektiği kanaatindeyim. Siyasi vesayetten uzak baro istemiyorsanız alkışlayınız. Ancak bundan memnunsanız. Bundan sonra başkanlarımızı siyasi partilerin genel kurulunda seçelim. Baro demokrasinin yılmaz savunucusudur. Baro demokrasinin tarafıdır. Baro Cumhuriyetin taraftarıdır. Baro renk, cinsiyet ayrımı gözetmeksizin bütün insan haklarının tarafıdır" diye konuştu.

Devrimci Demokrat Avukat Grubu adayı Medeni Ayhan, 60 yıl boyunca yapılan genel kurullarda aynı sorunların dillendirilmesine rağmen sorunlara çözüm üretilmediği ve savunmanın yargı içindeki etkinliğinin giderek zayıfladığını savundu. Ayhan ayrıca başkan adaylarından hiç birinin mesleğin sorunlarına ilişkin pragmatik bir yaklaşım içerisinde olmadığını iddia etti.

Demokratik Sol Avukatlar Grubu Başkan Adayı Recai Rahim Görgülü ise, listelerin seçimi kaybedebileceğini ya da kazanabileceğini ancak seçimin hemen ertesi günü birbirlerine rakip olan avukatların adliye koridorunda kol kola yürüyeceğine inancının tam olduğunu vurguladı.

-"O partinin tüzüğünü ben yazdım"-

Feyzioğlu'nun, bir siyasi partinin yönetiminde yer almasının kabul edilemez olduğunu savunan Görgülü, "Sayın başkanın 'o partinin tüzüğünü ben yazdım' beyanı, yine Ankara İl Başkanlığı seçiminde çok aktif ve çatışmacı bir rol oynaması şık ve Ankara Barosu Başkanı'na yakışır bir tavır olmamıştır. Ben Baro başkanın hiçbir parti başkanın karşısında önünü iliklemesini istemiyorum" ifadesini kullandı.

Başkan adaylarının konuşmalarının ardından Feyzioğlu tekrar söz alarak eleştirilere yanıt verdi.

Öte yandan, genel kurulun bugünkü oturumuna, genel kurulun açılması için gereken imzanın uzun süre toplanamaması damgasını vurdu. Genel kurul ancak saat 12.30'da toplanabildi. Bugünkü oturumda, önce divan başkanlığının seçimi ardından baro yönetim kurulunun faaliyet raporu ve ibrası yapıldı.

Genel Kurul, yarın yapılacak olan Baro başkanlığı, yönetim, denetim ve disiplin kurulu üyeliği ile Türkiye Barolar Birliği delege seçimiyle son bulacak.

Muhabir: Fevzi Çakır

Yayıncı: Erdem Gültekin - ANKARA