Anadolu'nun Derinlerine Yolculuk" Semineri

Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Asım Keser, "10 bin yıldır bu mekanlarda 10 bin kişinin alkış tuttuğu sahnelerin yanı başında oturuyoruz. Oturuyoruz, bakakalıyoruz. O ruhaniyeti o mekanı, o mekana sinmiş tarihi, yaşanmışlığı, görkemi solumaktan aciziz." dedi.

Keser, Yalova Kültür ve Turizm İl Müdürlüğünce düzenlenen "Anadolu'nun Derinlerine Yolculuk" seminerinde yaptığı konuşmada, Türklerin Anadolu'ya gelişi öncesinde bu coğrafyanın boş bir tarla olmadığını, farklı uygarlıkların Anadolu'da varlığını sürdürdüğünü söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş'un nezaretinde Burdur'da okuyan öğrencilerin de içerisinde bulunduğu bir grubun Kibyra Antik Kenti'nde senfonik türküleri seslendirdiklerini hatırlatan Keser, şöyle konuştu:

"Ön sıralarda kendini gösterenler. Ortada işte bir şey dinlemeye, görmeye gelenler olarak 350 kişiydik. Halbuki o salonda bundan 5 bin yıl önce 10 bin kişi sahneyi alkışlıyordu. '10 bin kişinin alkışladığı kim vardı ki acaba?' diye düşünüyorsun. 10 bin yıldır bu mekanlarda 10 bin kişinin alkış tuttuğu sahnelerin yanı başında oturuyoruz. Oturuyoruz, bakakalıyoruz. O ruhaniyeti, o mekanı, o mekana sinmiş tarihi, yaşanmışlığı, görkemi solumaktan aciziz."

Keser, Anadolu'yu önemsediklerini vurgulayarak, farklı siyasi renkten gelen kişilerin ortak ifadesinin Anadolu olduğunu dile getirdi.

Anadolu'nun tarihçesine değinen Keser, "Napolyon dedi ki; 'Dünya eğer bir ülke olsa ki olmalı, onun için zaten Napolyon, Cengiz, Timur, Büyük İskender ve diğerleri. Hepsi dünyayı tek bir ülke, tek bir bayrak, tek bir hükümranlık altında toplamaya çalışıyordu. Bunların ortak fikri Napolyon'un ifadesiyle 'Dünya tek bir devlet, bir ülke olur. Başkenti de payitahtı da İstanbul olur'. İstanbul böyle bir şehirdir." ifadelerini kullandı.

Ecdadın Anadolu'yu tercih ettiğini dile getiren Keser, "Bütün kutsallar buradaydı. İnsanlığın başladığı yer burasıydı. Göbeklitepe burasıydı. Anadolu'nun tarihini biliyorsunuz 12 bin yıl geriye götürdü." dedi.