Amasra Faciası Davası Öncesi Adliye Önünde Açıklama... CHP'li Bankoğlu: "Birileri Emekli Edilmiş Olsa da Sorumlular Yargılanan Kadar Bu İşin Peşini...

Haber: ÇAĞATAN AKYOL - GAYE ŞEYMA CAN / Kamera: SADIK KARAKULOĞLU

Amasra'da 43 kişinin hayatını kaybettiği maden faciasına ilişkin davanın ilk duruşması öncesinde Bartın Adliyesi önünde aileler ve avukatlar açıklama yaptı. CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Türkiye Taşkömürü (TTK) Genel Müdürlüğü'ndeki yetkililer ve bakanlık denetçilerinin de ifadeye çağrılması gerektiğini belirterek, "Her ne kadar birileri emekli edilmiş olsa da yargı önünde hesap verecekler. Buradan bir kez daha söylüyoruz. Yemin olsun ki bu facianın sorumluları tek tek yargılanana kadar biz bu işin peşini bırakmayacağız" dedi.

Bartın'ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK) ait maden ocağında 14 Ekim 2022 tarihinde meydana gelen ve 43 işçinin yaşamını yitirmesine neden olan grizu patlamasına ilişkin davanın ilk duruşması bugün başladı. Bartın 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşma öncesinde aileler ve avukatlar, adliye önünde açıklama yaptı. Açıklamada, "Kaza değil, katliam. Unutmadık, hesap soracağız" yazılı pankart açıldı.

"ASIL SORUMLULAR, EMEKÇİLERİ ÖLÜME MAHKÜM EDENLERDİR"

SOL Parti Başkanlar Kurulu üyesi İsmail Hakkı Tombul, asıl sorumluların yalnızca bugün yargılananlar olmadığını söyledi. Tombul, şöyle konuştu:

"Katliamın asıl sorumluları, yıllardır Türkiye'de uygulanan bu politikaların sonucunda başta Türkiye Taşkömürü Kurumu olmak üzere kamu kurumlarına, madenlere yatırım yapmayanlardır. Asıl sorumluları, Taşkömürleri Kurumu'nda 15 bin emekçi olması gerekirken 8 bin kişiyle burada çalışmak zorunda bırakanlardır. Asıl sorumluları, burada yaşam odaları yapılmadığı için, bu yaşam odalarını inşa etmedikleri için, yatırım yapmadıkları için, burada insanları, emekçileri yerin altında ölüme mahküm edenlerdir. Yani asıl sorumluları yargılanması için izin istendi ama o izni bakanlık vermedi. Asıl bu katliamın sorumluları tabii ki burada yargılananlarla sınırlı değil. Asıl sorumluları, bu politikaları uygulayanlar ve burada sorumluların yargılanması için izin vermeyenlerdir. Biz biliyoruz ki burada yaşamını yitiren 43 canımız sadece Amasra'da bir katliamda yaşamını yitirdi. Soma'da, Zonguldak havzasında da onlarca iş katliamında yüzlerce emekçi yaşamını yitirdi.

"MAHKEME, GERÇEK SORUMLULARI ORTAYA ÇIKARMAK İÇİN YÜKÜMLÜLÜK ALTINDADIR"

Biz Amasra'yı unutmadık. Amasra'da yaşamını yitiren 43 canımızı unutmadık. Sadece bugün başlayan yargılamayla değil, bu yargılamayı da sonuna kadar tabii ki takip edeceğiz. Yargılamanın sonucunda da gerçek sorumluların, faillerin cezalandırılmasına, kadar burada emekçileri ölüme mahküm eden politikaların değiştirilmesi madenlere ve ocaklara yeterli yatırımın yapılması, burada yaşam odalarının inşa edilmesi, burada yeterince emekçinin istihdam edilmesi sağlanana kadar bu politikaların takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz. Bütün Türkiye'nin gözü bu adliyede olacak. Bu adliyede mahkeme, gerçek sorumluları ortaya çıkarmak için yükümlülük altındadır. Eğer gerçek sorumluları açığa çıkaramazsanız siz de sorumluluğun ortağı olursunuz. Onun için buradan sadece Amasralılara, sadece Bartınlılara değil, bütün Türkiye'deki yurttaşlarımıza da söz veriyoruz ki Amasra'dan başlayarak bütün bu maden katliamlarında yaşamını yitiren canlarımızın hesabını sorana kadar, sorumlular cezalandırılana kadar biz mücadele edeceğiz. Biz bu sürecin takipçisi olacağız."

"SOMA'NIN, ERMENEK'İN, AMASRA'NIN DA FAİLLERİ ESASINDA AYNI"

Davanın avukatı Gizem Özdem de facianın yaşanmasına ilişkin ihmalleri sıraladı. Özdem, şunları söyledi:

"Bilirkişi raporuyla da TTK yetkilileri hakkında bir soruşturma açıldı. Ancak TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu, TTK Genel Müdür Yardımcısı Ercan Gebeş için Enerji Bakanlığı'ndan bir soruşturma izni istendi. Yine iş müfettişleri için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan soruşturma izni istendi ancak bakanlıklarca izin verilmedi. Bir kısmına da cevap verilmedi ve sürüncemede bırakıldı. Biz bugün Amasra maden katliamının Soma'dan sonra en büyük katliam olduğunun farkındayız. Soma'nın, Ermenek'in, Amasra'nın da failleri esasında aynı. Bizler tüm bu faillerin, gerçek sorumluların yargılanana ve ceza alana kadar bu davanın takipçisi olacağız."

"ADALET, HAK BİZİMLE OLSUN"

Avukat Evren İşler de bütün sorumlular yargılanana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti. Faciada kardeşi Yener Saygın'ı kaybeden Ayşe Saygın Hatırnaz, "92 gündür içim yanıyor. Ağlıyorum, ağlıyoruz, yanıyoruz. Bugün hak için, adalet için buradayız. İçimizin yangınını biraz olsun söndürebilmek için buradayız. Bütün aileler, hepimiz buradayız. Bizim yangınımız bugün başlayacak. Bugün uzun bir yolculuk olacak. Herkesi burada görmek istiyoruz. Herkes bizi bizimle olsun. Adalet bizimle olsun artık, hak bizimle olsun" diye konuştu.

"SON 20 YILDIR TÜRKİYE'DE ADALETİN NASIL ÇALIŞTIĞININ FARKINDAYIZ"

Bartın Eğitim-Sen Şube Başkanı Sedat Bora da şunları dile getirdi:

"Aslında bir facia, bir katliam, bir cinayete varan patlamanın sonucunda ailelerimizin adalet sürecini hep beraber takip etmek için buradayız. Adalet istiyoruz. Son 20 yıldır Türkiye'de adaletin nasıl çalıştığının da farkındayız. Son süreçte adaletin yerini bulması için hep beraber burada davayı takip edeceğimizi, bu sürecin takipçisi olacağımızı hep birlikte deklare ediyoruz."

"KİMSE SORUMLULUKTAN KAÇAMAYACAK"

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, öfkelerinin asla dinmeyeceğini belirtti. Bankoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Adalet yerini bulana kadar da ne ailelerimizin ne bizlerin ne de vicdan sahibi hiç kimsenin öfkesi dinmeyecek. Çünkü aylar önce burada yaşadığımız bu acı facia öngörülebilir ve önlenebilir bir kaza olduğu için bir cinayettir. Biz başından beri söyledik. Bir kez daha söylüyorum. Bir daha böyle facialar yaşanmaması için Amasra'nın da Soma gibi olmaması için, adil bir yargılanma olabilmesi için bu süreci sonuna kadar takip edeceğiz. Ben bir milletvekiliyim ama aynı zamanda bir hukukçuyum. Bartın'ın bir kızı, bir hukukçu ve vicdan sahibi bir yurttaş olarak, bir milletvekili olarak maden şehitleri ailelerimize söz verdik biz. Bu facianın yaşanmasında sorumluluğu olan her kimse asla sorumluluktan kaçamayacaklar. Asla bunun üzerinin örtülmesine müsaade etmeyeceğiz demiştim. Maden şehitleri ailelerimize söz vermiştim.

"BAKANLIK DENETÇİLERİ BİR KEZ DAHİ İFADEYE ÇAĞRILMADI"

Her ne kadar birileri emekli edilmiş olsa da yargı önünde hesap verecekler. Her ne kadar birilerinin sorumluluğu, TTK Genel Müdürleri, EYT'den emekli edilmiş olsa da Meclis Araştırma Komisyonu raporuyla üzeri örtülmeye çalışılmış olsa da buradan bir kez daha söylüyoruz. Yemin olsun ki bu facianın sorumluları tek tek yargılanana kadar biz bu işin peşini bırakmayacağız. Asla bırakmayacağız. Çünkü maden şehidi ailelerimiz yalnız değildir. Meclis'te bir araştırma komisyonu kuruldu. Kendini savunamayacak haldeki bir madencinin üzerine atılmaya çalışılan bir manzarayla karşılaştık biz. Bu facianın sorumluları, Amasra'daki yetkililer bugün yargı önüne çıkacak ama sadece Amasra'daki yetkililer mi sorumlu? Bu Amasra müessesesi Türkiye Taşkömürü Genel Müdürlüğü'ne bağlı değil mi? Türkiye Taşkömürü Genel Müdürlüğü'ndeki yetkililer, bakanlık denetçileri bir kez ifadeye dahi çağrılmadılar, dosyaya dahil edilmediler. Soruyoruz, neden? Bu işin üzerini örtmeye çalışanlara son kez söylüyoruz. Bu işin hukuk alanındaki hesabını bu adliye soracak ama bu işin siyasi hesabını da biz soracağız. Biz soracağız ve maden şehitleri ailelerimizi asla yalnız bırakmayacağız."