Altındağ Belediye Başkanı Tiryaki Açıklaması

AYŞE BÜŞRA ERKEÇ - Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, eğitim ve kültür çalışmalarının toplumu daha huzurlu hale getireceğini işaret ederek, "Eğitim seviyemiz ve kalitemiz ne kadar yüksek olursa, toplumdaki kadınların ve yetişkin insanların yaşadığı sorunları hızlı bir şekilde ortadan kalkacağını düşünüyorum. Demokrasi, iyi eğitim almış toplumların rejimidir, onun için kültürel etkinlikler çerçevesinde düzenlediğimiz öykü yarışmasına önem veriyoruz." dedi.

Altındağ Belediye Başkanı Tiryaki, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Altındağ Belediyesi'nin "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" etkinlikleri çerçevesinde gerçekleştirilen ve artık gelenekselleşen "Öykü Yarışması"na İstanbul ve farklı illerden yoğun katılımın olduğunu söyledi.

Altındağ Belediyesinin 25'inci Kadın Kültür Merkezi'nin yakın tarihte açıldığını belirten Tiryaki, "Belediyelerin pek çoğunda bu kadar çok kültür merkezi olduğunu sanmıyorum. Kadın Kültür Merkezlerimizin 50 binden fazla kadın üyesi var, onun için sadece kadın lokali değil, kültür merkezi diyoruz. Merkezlerimizde üniversite hocaları, akademisyenler, kamu kurum ve kuruluşlarındaki uzmanlarla beraber çalışıyoruz." ifadelerine yer verdi.

Toplumsal refahın, eğitim ve kültür seviyesinin artmasıyla sağlanacağını söyleyen Tiryaki, şöyle devam etti:

"Türkiye demokratik bir ülkedir ve insanlarını en iyi şekilde eğitmek durumundadır, aksi durumda demokrasimiz kör ve topal olarak devam eder. Eğer toplumu iyi eğitmezseniz, memleketimizde yaşadığımız, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi kadınlara yönelik şiddet, tecavüz, küçük yaşlarda zorla evlendirilme gibi benzer sıkıntıları yoğun olarak yaşamaya devam ederiz. Bu hadiselerin eğitim ve kültür eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Eğitim seviyemiz ve kalitemiz ne kadar yüksek olursa, toplumdaki kadınların ve yetişkin insanların yaşadığı sorunları hızlı bir şekilde ortadan kalkacağını düşünüyorum. Demokrasi, iyi eğitim almış toplumların rejimidir, onun için kültürel etkinlikler çerçevesinde düzenlediğimiz öykü yarışmasına önem veriyoruz."

Yarışmanın konusu, "Söyleyecek sözüm var"

Yarışmanın, önceki yıllarda Altındağ Belediyesi Kadın Kültür Merkezlerine üye kadınlar arasında gerçekleştirildiğini, sonra yarışmayı ulusal boyuta taşıdıklarını aktaran Tiryaki, "Halk oyunları yarışması, kadınların kendi aralarında gerçekleştirdiği spor turnuvaları, tiyatro çalışmalarını düzenlenmeye devam ediyoruz. Daha önce 'Mutluluğu Arayanlar', 'Kadının Penceresinden Yaşam' gibi konularda gerçekleşen öykü yarışmamızın bu yıl 11'ncisini düzenliyoruz. Bu sene konuyu, 'Söyleyecek Sözüm Var' olarak belirledik." dedi.

Tiryaki, öykü yarışmasını ve ödül programının Kadın Kültür Merkezine üye kadınlar tarafından hazırlanacağını belirterek, Ankara ve diğer illerde yaşayan kadınların kendi öykülerini anlatabilecekleri bu aktiviteye özel bir önem verdiklerini kaydetti.

Toplumda keşfedilmeyi bekleyen insanların olduğunu aktaran Tiryaki, şöyle devam etti:

"Normal eğitimini tamamlasın veya tamamlayamamış olsun ciddi anlamda tiyatro kabiliyeti olan, şiir ve öykü yazabilen, çok başarılı insanlar ve kadınların olduğunu, düzenlediğimiz programlarımız sayesinde görüyoruz. Bu etkinlikler, insanların kendilerini ifade edebilmeleri için bir güzel bir fırsattır. Lise ve üniversite eğitimi alamayan insanlara fırsat vermek ve kabiliyetlerini ortaya çıkarmak, kadınlara özgü belirlediğimiz konularla kimseye anlatamadıkları, yaşanmış hikayelerini yazabilme olanağı sunmak için öykü yarışmasını düzenledik."

Tiryaki, 2016'da yarışmaya 500 kişinin katıldığını belirterek, bu sene başvuruların 1 Mart'a kadar devam edeceğini, jüri başkanlığını şair, yazar ve Şanlıurfa Eski Milletvekili Mehmet Atilla Maraş'ın yapacağı heyete Türkçe ve edebiyat öğretmenleri Bülent Aktaş, Yunus Emre Polat, Özlem Kocaman, Gülsüme Şen ve İrem Özdemir'in destek vereceğini söyledi.

"Her insan, bir kadından doğmuştur"

Kadın ve erkeğin "insan olma" vasfından yola çıkılması gerektiğini belirten Tiryaki, "Yüce yaratıcı kadın ve erkeği insan olarak yarattığı için bütün insanlar doğumundan itibaren zaten eşittir. Bu gözle baktığımızda kadınların veya başka toplumlarda erkeklerin belli bir statüde görülmesi, sınıflara ayrılması doğru değildir." değerlendirmesinde bulundu.

Tiryaki, kadına yönelik şiddeti önlenmek için daha çok çalışmanın önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Türkiye Cumhuriyetinin başkenti Ankara'nın Altındağ ilçesinde bile hala yüzde 10 oranında okuma-yazma bilmeyen insanımız var. Anadolu'nun pek çok yerinde kız çocukları hala çocuk yaşta evlendiriliyor ve az da olsa berdel denilen türde evlilikleri görebiliyoruz. Bazı durumlarda kadına karşı şiddet, eğitimle alakasız bir şekilde uygulanabiliyor. Bazen eğitim düzeyinin üst seviyede olduğu kesimlerde de şiddetin uygulandığına şahit olabiliyoruz. Kısacası 'insan' olarak, sıkıntılı bir durumumuz var. Toplumsal gelişime paralel olarak bu kötü vukuatlar bir gün yok olacak. Ülkemiz için mutlu sağlıklı bir toplum oluşturmak için kadının önemi yadsınamaz, şiddet ve olumsuzlukların ortadan kalktığı bir ülke arzu ve temenni ediyorum. Unutmayalım, her inan bir kadından doğmuştur."

Tiryaki, evlilik sonrasında eşler arasında kadın-erkek eşitliğine dair tartışmaların yaşandığını, "erkek ailenin reisidir" gibi söylemlerle ayrılıkların oluştuğunu, esas olanın ise evliliklerde bir bütün olarak hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.