SPOR Altın madalya kazanarak annesinin son isteğini yerine getirdi
SPOR Altın madalya kazanarak annesinin son isteğini yerine getirdiTolga YILDIRIM / ANTALYA, (DHA)Antalya'da sırtında taşıyıp okula götürdüğü annesine "güçlü bir insan olma" sözü vererek başladığı bedensel engelli halterde dünya ve Avrupa şampiyonluğu kazanan Faruk Öztürk (23),...
SPOR Altın madalya kazanarak annesinin son isteğini yerine getirdi
Tolga YILDIRIM / ANTALYA, (DHA)
Antalya'da sırtında taşıyıp okula götürdüğü annesine "güçlü bir insan olma" sözü vererek başladığı bedensel engelli halterde dünya ve Avrupa şampiyonluğu kazanan Faruk Öztürk (23), koronavirüsten hayatını kaybeden annesinin "Ben hasta olsam da git şampiyonaya. Sen şampiyonsun, yine kazanacaksın" cümleleriyle anlattığı son isteğini yerine getirmek için katıldığı turnuvada 6'ncı olarak Türkiye şampiyonluğunu kazandı.
Elazığlı Öztürk ailesinin dördüncü çocuğu olarak dünyaya gelen Faruk Öztürk, 2 aylıkken omuriliğindeki sıvı birikmesi nedeniyle geçirdiği ameliyat sonrası felç kaldı. Bedensel engelli olarak sürdürdüğü hayatında annesinin sırtında okula giden Öztürk, tekerlekli sandalye alınmasıyla spora da yöneldi. İlkokul eğitimini tamamlamak için anne sırtında okula giden Öztürk'ün, lise eğitimi boyunca da tekerlekli sandalyesini annesi sürdü. Tekerlekli sandalye basketbol takımında 4 yıl forma giyen Öztürk, eğitim gördüğü Hüsniye Özdilek Ticaret Meslek Lisesi'nde antrenörünün yönlendirmesiyle 7 yıl önce haltere başladı.
DÜNYA VE AVRUPA REKORU KIRDI
Kendisini sırtında taşıyarak okula ve tekerlekli sandalyesini sürerek antrenman salonuna götürdüğü annesine, güçlü bir birey olarak hayatını sürdürme sözü veren Öztürk, Aksaray'da 2014'te düzenlenen Türkiye Şampiyonası'nda altın madalya kazanmayı başardı. Milli takım formasıyla 2015'te Macaristan'da yapılan Avrupa Şampiyonası'nda da kaldırdığı 160 kiloyla rekor kırarak, altın madalya alan Öztürk, sonraki 3 yıl da üst üste Türkiye şampiyonluğu elde etti. Öztürk, 2017'de Meksika'da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası'nda 107 kilo kategorisinde kaldırdığı 180 kiloyla dünya ve Avrupa rekoru kırarak, başarılarına yenisini ekledi. Avrupa ve dünya şampiyonu unvanına sahip Öztürk, pandemi sürecinde de Antalya Spor Salonu'nda antrenör Ekrem Celil yönetiminde her gün antrenman yaptı.
ANNESİNİN SON İSTEĞİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN ADANA'YA GİTTİ
Öztürk'ün Adana'da 9 Ağustos'ta yapılan Bedensel Engelliler Türkiye Şampiyonası'na hazırlık sürecinde 53 yaşındaki annesi Ayşe Öztürk, koronavirüs nedeniyle tedaviye başladı. Bu süreçte şampiyonaya katılmamayı düşünen Faruk'u annesi telefon görüşmesinde "Sen şampiyonsun, yine kazanacaksın" sözleriyle motive etti. Daha sonra sağlık durumu kötüleşen anne Öztürk, 4 günlük tedavi sonrasında şampiyonadan 6 gün önce hayatını kaybetti. Annesinin ölümüne üzülen Faruk Öztürk, şampiyonaya katılmamayı düşünse de annesinin son isteğini gerçekleştirmek için Adana'ya gitti. Öztürk, yaşadığı üzüntüyü bir kenara bırakıp, çıktığı podyumda Türkiye şampiyonluğunu kazandı. Annesinin isteğini yerine getirmenin gururunu yaşayan Öztürk, kazandığı 6'ncı Türkiye şampiyonasını kendisini hayata bağlayan, okul eğitiminde sırtında taşıyan, antrenmanlara giderken tekerlekli sandalyesini süren annesine adadı.
"ANNEM BENİM ELİM, AYAĞIMDI"
Yeniden dünya ve Avrupa şampiyonluğu kazanıp, olimpiyata katılmayı hedeflediğini vurgulayan Öztürk, şöyle konuştu:
"Annem ilkokulda 4 yıl boyunca beni sırtında okula götürdü. Daha sonra tekerlekli sandalye alındı. Annem sırtında taşımıyordu ama tekerlekli sandalyemi sürerek yanımda okula geldi. Lisede eğitim görürken antrenörüm Ekrem Celil ile tanıştım. Haltere başladım. Annem hep yanımdaydı. Ona güçlü insan olacağımın sözünü vermiştim. Halterde 7 yılda dünya ve Avrupa şampiyonluğu kazandım. Adana'da altın madalya kazandığım şampiyonaya katılmadan önce koronavirüsten annemi kaybettim. Onunla son görüşmemizde bana 'Sen şampiyon olarak Adana'ya gideceksin. Şampiyonaya katılacaksın ve şampiyon olacaksın' sözü aklımdan çıkmadı. Annem için, son isteğini gerçekleştirmek için altın madalya kazandım. Annem benim elim, ayağımdı. Başarılı bir sporcu olarak kendimi aileme, ülkeme kanıtladım. Şimdi annem yok ama ben kazanacağım her madalyayı anneme armağan edeceğim."