Alptekin, Başbakan'ın Washington Ziyaretini Değerlendirdi

TABA/AmCham Genel Başkanı Ekim Alptekin, Başbakan Erdoğan'ın Washington ziyaretini değerlendirerek, görüşmenin Türkiye'nin siyasi ve ekonomik geleceği açısından önemine dikkat çekti. Ziyaret gündemine göre bölgedeki siyasi gelişmelerin yanı sıra ABD ve AB arasında imzalanması planlanan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı'na Türkiye'nin de dahil edilmesi yönünde temaslar kurulacağını belirten Alptekin, Türkiye'nin büyüyen ekonomisi ve siyasi istikrarından dolayı ABD ile eşit bir ortak olarak masada olması gerektiğini hatırlattı.

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Amerika gezisine, Serbest Ticaret Anlaşması (STA) görüşmelerinin damgasını vurması beklenirken, Başbakan Erdoğan'ın ABD ile STA için masaya oturan ABD Başkanı Barack Obama'dan benzer bir anlaşmayı Türkiye ile de yapmasını isteyecek olması, gündemdeki önemini koruyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Washington'a giden heyette yer alan Türk Amerikan İşadamları Derneği Genel Başkanı Ekim Alptekin de görüşmeler öncesi yaptığı değerlendirmede "ABD bir süre önce AB ile STA müzakerelerine başladı, Türkiye'nin de bu süreçten kazançlı çıkması için müzakere masasında mutlaka olması gerekiyor" dedi.

ABD ve AB arasında imzalanması planlanan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) anlaşmalarının dillendirilmeye başlandığı ilk günden itibaren aynı şeyi ısrarla tekrarladıklarını hatırlatan Alptekin, dünyanın 17. büyük ekonomisi olan Türkiye'nin bu görüşmelerde göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Türkiye'nin artık sadece bölgesel bir güç olarak değerlendirilemeyeceğini, ekonomik gelişme göstermiş, siyasi istikrarını ispatlamış küresel bir güç olarak konumlandırılması gerektiğini ifade eden Alptekin, şu bilgileri verdi:

"Karşılıklı yatırımları 3.7 trilyon doları aşan ABD ve AB arasında oluşturulması planlanan serbest ticaret anlaşması TTIP için resmi görüşmeler gelecek ay başlayacak. Türkiye'nin de bu süreçte masada yer alabilmesi yönünde yoğun çalışma yürüttük. Türkiye artık sadece bölgesel bir güç değil; Çin'den sonra en büyük gelişmeyi gösteren, siyasi istikrarını da ispatlamış bir ülke olarak artık küresel bir güç. Bütün dünyadaki ithalat ve ihracatın üçte birini yaratan ABD ve AB ortak bir pazar oluşturma niyetiyle hareket ederken, Türkiye, küresel gücünü kaybetmemek için mutlaka bu sürecin içinde kalmalı."

Amerikan'ın gündemindeki pek çok konuda Türkiye'nin temel aktör olduğunu belirten Alptekin, "Gümrük Birliği üyesi olan ve Suriye'nin, Libya'nın, Mısır'ın durumu gibi konularda kanaat önderlerinden sayılan Türkiye'ye artık sadece NATO eksenli bakılmıyor. Türkiye ve ABD arasındaki ilişki eşit bir konumunda ve masaya da aynı şekilde iki eşit ortak olarak oturacaklardır" diye konuştu.

Konuşmasında Beyaz Saray'la kurulan ilişkilerin tek başına yeterli olmadığının, ABD Kongresi nezdinde de Türkiye algısının çok iyi yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Alptekin, "ABD Kongre'si Senato ve Temsilciler Meclisi'yle onay vermeden AB ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalanması mümkün değil. O nedenle kongrede bilinçli ve koordineli bir çalışma yapmamız gerekiyor. Başbakan Erdoğan, ABD Başkanı Obama ile görüşmesinin ardından Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner ile de bir araya gelecek. Bu görüşme bir ilk olacak. Yıllardır ihmal ettiğimiz Temsilciler Meclisi'yle temas kurma yönünde de önemli bir adım atılacak olması, gelecek için ümit verici ve sevindiricidir" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin, geçtiğimiz yıl ABD'ye 5,9 milyar dolarlık ihracat yaptığı ve aynı dönemde bu ülkeden 14 milyar dolar ithalat gerçekleştirildiği bilgisini de veren Ekim Alptekin, "Ticaret hacmi hiç kuşkusuz 10 yıl öncesine göre daha iyi bir durumda ama aradaki makası kapatmak için ticaretin ve yatırımların artması gerekiyor. Bu nedenle dünyanın en büyük iki ekonomi bloğunun imzalayacağı anlaşmaya dahil olmamız şart. Aksi takdirde 21.yüzyılın ticaret standartlarını belirleyecek ortaklığın dışında kalmış olacağız" diyerek sözlerini tamamladı.