Almanya
Almanya Başbakanı Angela Merkel, ülkesindeki nüfusun gittikçe yaşlandığına dikkati çekerek, "50 yıl sonra nerede olacağımıza bakmamız gerekiyor" dedi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, ülkesindeki
nüfusun gittikçe yaşlandığına dikkati çekerek, "50 yıl sonra nerede olacağımıza
bakmamız gerekiyor" dedi.
Başbakan Merkel, bugün Berlin'de düzenlenen 1. Demografi Zirvesi'nde yaptığı
konuşmada, ülkede gittikçe yaşlanan nüfusa işaret ederek, bu durum karşısında
gerekli önlemlerin alınması durumunda olumsuz gidişatın da olumlu bir gelişmeye
dönüştürülebileceğini söyledi.
Demografi Zirvesi çerçevesinde kurulan 9 çalışma grubundan gelecek yılın
Mayıs ayına kadar somut teklifler hazırlanacağını belirten Merkel, günümüzde
Almanya'da ortalama yaşam süresinin 80'e yükseldiğini, bunun bir yandan çok iyi
bir gelişme olduğunu, diğer yandan da toplum içinde değişime gidilmesi
zorunluluğunu ortaya koyduğunu ifade etti.
Genç olsun, yaşlı olsun ülkede yaşayan her insanın potansiyelinden
faydalanılabileceğini, bunun için sadece hükümetin çabalarının yeterli
olmadığını, bireylere ve yerel yönetimlere de bu konuda sorumluluk düştüğünü
kaydeden Merkel, eğitimin de yenilik ve yaratıcılıkla gelecekteki refah düzeyinin
korunması açısından önemine vurgu yaptı.
Ailelerin kendilerine daha fazla zaman ayırabilmesi için de esnekliğin şart
olduğunu belirten Merkel, çocuk yuvalarının sayısının 1 Ağustos 2013 tarihine
kadar artırılabilmesi için de 580 milyon avro ek harcama yaptıklarını ifade etti.
Merkel, ne kadar çaba harcanırsa harcansın, çalışan nüfusun gittikçe
azalacağına dikkati çekerek, bu nedenle ülkeye vasıflı yabancıların gelmesinin de
çok önemli olduğunu söyledi.
Ülke içindeki potansiyelden de faydalanılması gerektiğini, bu nedenle
Almanya dışında diploma alan yabancıların diplomalarının tanınması yönünde karar
aldıklarını hatırlatan Merkel, "Ülkemizde yaşayan göçmenlere eşit eğitim
imkanları sunamazsak gelecekte daha büyük sorunlar yaşayacağız" dedi.
-Bakan Friedrich'in konuşması-
Demografi Zirvesi'ni düzenleyen Almanya İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich
de, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, demografik gelişmenin ülkede yaşayan
herkesi ilgilendiren bir konu olduğunu belirterek, yaşlanan nüfusa karşı ne gibi
önlemler alınabileceğini görüşmek amacıyla 9 çalışma grubunun oluşturulduğunu
söyledi.
Bu değişimden olumlu yönde faydalanılabileceğini ifade eden Friedrich, ancak
bunun için değişime hazır olunması ve ailelerin güçlendirilmesi gerektiğini
kaydetti.
Kırsal kesimlerdeki yaşam kalitesinin de artırılması ve insanların
potansiyelinden faydalanılması gerektiğini belirten Friedrich, yaşlı insanların
bile gönüllü hizmetlerde bulunmasının önemli olduğunu söyledi.
Çalışma gruplarından birinin başkanlığını da yapan Friedrich, zirve
çerçevesinde düzenlenen bir panelde, kamu alanında da geleceğin yönetiminin
şimdiden belirlenmesi gerektiğini kaydetti.
Panele çalışma gruplarının başkanlığını yapan Ulaştırma, İnşaat ve Kent
Geliştirme Bakanı Peter Ramsauer ile Gıda, Tarım ve Tüketicileri Koruma Bakanı
Ilse Aigner, diğer bir panele de Sağlık Bakanı Daniel Bahr ile diğer bir çalışma
grubunun başkan yardımcılığını yapan Aşağı Saksonya Eyaleti Sosyal İşler, Kadın,
Aile, Sağlık ve Uyum Bakanı Aygul Özkan da katıldı.
Bakan Aigner, demografik gelişmenin olumlu hale getirilebilmesi için
insanların kırsal kesimlerden neden gittikçe daha fazla ayrılmaya başladığının da
araştırılması gerektiğini belirtirken, Bakan Ramsauer de, tüm çalışmaların
gelişmeler gözönünde bulundurularak yapılması gerektiğini söyledi.
-Demografi üzerine araştırma
Alman Bertelsmann Vakfı tarafından yapılan bir araştırma, Almanya'ya yönelik
göçün, gittikçe yaşlanan Alman nüfusundaki olumsuz gelişmeyi yumuşatabileceğini
ortaya koymuştu.
"Göç ve demografik değişim" adlı araştırmada, Almanya'ya gelen göçmen
kökenlilerin yaş ortalamasının Alman toplumunun geneline göre çok daha genç
olduğu, bu nedenle yaşlanan nüfusun sorunlarını azaltabileceği belirtilerek,
"Göç, demografik değişimi yumuşatabilir" denildi.
Göçmenlerin özellikle kırsal kesimlerde belirli mesleklerde boş olan iş
yerlerini doldurabileceği, böylece nüfusun yaşlanmasının olumsuz etkilerinin
giderilmesine yardımcı olabileceği ifade edilen araştırmada, hesaplamalara göre
her yıl Almanya'ya 100 bin göçmen kökenlinin gelmesi durumunda ülkede 2025
yılında yaklaşık 41,3 milyon çalışan bulunacağı, bunun da olumsuz etkilerin
giderilmesi için yeterli olacağı kaydedildi.
Sorunların ise, Almanya'ya her yıl sabit şekilde bu kadar göçmenin
gelmesinin sağlanamaması ve ülkede çalışan göçmen kökenlilerin oranının da
Almanlara göre daha düşük olması olduğu belirtilen araştırmada, ülkede çalışan
Alman nüfusun oranının yüzde 72,7, göçmen nüfusun ise yüzde 60,5 olduğu
bildirildi.
Göçmenlerin ülkeye çekilebilmesi için eğitim ve iş alanında cazip teklifler
sunulması ve göçmen kuruluşların potansiyelinden de faydalanılması gerektiğine
işaret edilen araştırmada, göçmenlerin ülkeye gelebilmesi için de pragmatik
çözümler bulunması gerektiği kaydedildi.
Muhabir: Evren Aydemir
Yayıncı: Yusuf Kaya - BERLIN