Allergan Göz Sağlığı Ürünlerini Türkiye'de Üretecek

Ürünlerinin en yüksek teknoloji ve kalite standartlarında Türkiye'de üretimi için yaklaşık 100 milyon TL'lik yatırım kararı aldı.

Allergan Global Başkan Yardımcısı ve Uluslararası Pazarlar Başkanı Marc Princen Allergan'ın aldığı bu önemli yatırım kararı ile göz sağlığı ürünlerine özel en son teknoloji ve üretim standartlarında bir tesisi Türkiye'ye kazandıracaklarını söyledi. 100'den fazla ülkede faaliyet gösterdiklerini ancak göz sağlığı ürünlerinin tüm dünyada sadece Amerika ve İrlanda'da üretildiğini belirten Princen, "Bu yatırım Türkiye'ye verdiğimiz önemin somut bir kanıtıdır. Üretim için gerekli son teknoloji ekipman yatırımı ve global know-how'ımızı sağlayarak Türkiye'de göz sağlığı alanındaki en büyük üretim transferini gerçekleştirmeyi planlıyoruz" dedi.
Global biyofarmasötik şirket olarak, yenilikçi ilaçlar, tıbbi cihazlar ve biyolojik ürünler geliştirmeye, üretmeye ve tüm dünyada hastalara sunmaya odaklanan Allergan, Türkiye'de önemli bir yatırım kararı aldı. Başta Botox olmak üzere sağlık ve güzelliği buluşturan yenilikçi ürünler geliştiren Allergan ; yeni yatırımıyla da Türkiye'deki güçlü adımlarını sürdürüyor.

GİRAY: "TÜRKİYE'DE BİR ÜRETİM MERKEZİ KURMANIN GURURUNU YAŞIYORUZ."

Allergan Türkiye Genel Müdürü Selim Giray gerçekleştirdiği konuşmada Allergan ürünlerinin 90'lı yılların başında Türk pazarına girdiğini, 2010 yılı itibariyle de Allergan İlaçları Tic. A.Ş. olarak faaliyet göstermeye başladıklarını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: "Allergan olarak Türkiye'de göz sağlığı (oftalmoloji), medikal estetik, nörolojik bilimler ve üroloji alanlarında yenilikçi tedavi ve sağlık çözümleri sunuyoruz. Yeni yatırımlarımız ile Türkiye'deki güçlü adımlarımızı sürdürmeyi hedefliyoruz. Bu doğrultuda en büyük terapötik alanımız olan göz sağlığındaki lokomotif ürünlerimizi Türkiye'de üretmeye karar verdik".

"TÜRKİYE ALLERGAN İÇİN ÖNEMLİ BİR ÜLKE"

Abdi İbrahim ile işbirliği içerisinde gerçekleştirecekleri bu yatırımın göz sağlığı alanında Türkiye'ye yapılan en büyük üretim transferi olacağına dikkat çeken Giray, bunun da Allergan'ın Türkiye'ye verdiği önemin açık bir göstergesi olduğunu ifade etti. Giray: "Göz sağlığı alanında dünyanın önde gelen ilaç firmalarından biriyiz. Gerek yatırımlarımız gerek yeni ürün portföyümüz ile bu alandaki varlığımızı daha da güçlendiriyoruz. Steril ortamda el değmeden üretilen göz sağlığı ürünleri için gerekli yüksek teknoloji ve kalite standartları sebebiyle bu ürünleri sadece iki global (ABD ve İrlanda) ve bir bölgesel merkezde (Latin Amerika) üretiyoruz. Şimdi de üretimdeki global deneyimimizi, steril üretimdeki en son teknoloji olan C-RABS yatırımı ile birlikte Türkiye'ye getiriyoruz. Planlanan üretim Abdi İbrahim'in İstanbul Esenyurt'taki üretim kampüsü içinde kurulmakta olan özel bir tesiste gerçekleşecek. İlk imal ürünlerini 2019'da hastaların erişimine sunmayı hedefliyoruz. Bu ürünler göz sağlığı portföyümüzün (değer bazında) yüzde 50'sini oluşturuyor. Bütün yatırım planlarımız arzu edildiği şekilde ilerlerse, bu oranı daha da yukarılara çıkartacağız."

PRINCEN: "TÜRKİYE'YE YÜREKTEN İNANIYORUZ"

Allergan Global Başkan Yardımcısı ve Uluslararası Pazarlar Başkanı Marc Princen ise öncelikle Türkiye'ye böyle bir yatırımın kendisi için ayrı bir anlam taşıdığının altını çizdi. Princen, Allergan olarak Türkiye'ye inandıklarına dikkat çekti ve en son teknolojilerin kullanıldığı, global kalite standartlarında üretim planladıklarını vurguladı. Princen, "1994 yılında Türkiye'de çok uluslu bir ilaç şirketinde genel müdür olarak çalıştım. 2001 ve 2008 yıllarında Türkiye'nin de yer aldığı bölgenin başkanlığını yürüttüm. Zorlu dönemlerde Türkiye her zaman başarılı bir yaklaşım sergiledi. Türkiye zorlu dönemlerden her defasında daha da güçlenerek çıktı. Türkiye'nin ve Allergan'ın karşılıklı güvene dayalı yaklaşımlarının birbirini destekleyeceğine yürekten inanıyorum. Türkiye'ye yatırımımız bu topraklara verdiğimiz değerin önemli bir göstergesidir. Biz Türkiye'yi önemli bir ülke olarak görüyoruz. Devlet politikaları ve sağlık alanındaki hedefleri ile uyumlu bir şekilde, paydaşlarımızla değer bazlı ve uzun soluklu işbirlikleri geliştirmeyi ve Türkiye'deki yatırımlarımızı daha da güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bu kapsamda söz konusu üretim kararı ile gerek doğrudan yatırım, gerek yeni istihdam gerek ilerleyen dönemlerdeki ihracat potansiyeli ile ülke ekonomisinin büyümesine ve cari açık probleminin çözümüne katkı sağlamış olacağız" dedi.

"SAĞLIK ALANINDA BAŞARILI POLİTİKALAR SERGİLENİYOR"

Türkiye'nin yüksek potansiyelinin ve yerel üretimin desteklenmesi yönündeki yaklaşımın bu kararı almalarında önemli bir rol oynadığını söyleyen Princen, "Türkiye, G20 ekonomileri arasında yüksek büyüme oranına, istikrarlı bir ekonomiye, genç ve artan nüfusa sahip birkaç ülkeden biri. Sağlıkta gerçekleştirilen başarılı reformlar sonucunda nüfusunun neredeyse tamamı ulusal sağlık güvencesi altında. Ayrıca son derece başarılı olan sağlıkta dönüşüm programı sonucu sağlık hizmetlerine erişimin katlandığı ve ortalama yaşam sürelerinin hızla gelişmiş ülke seviyesine ulaştığı bir ülke. Türkiye coğrafi konumu açısından bölgede üretim merkezi olabilmek için de oldukça ideal. Tüm bu faktörler ile birlikte yerel üretimin desteklenmesine yönelik politikalar Türkiye'de yatırım kararı almamızda etkili oldu" dedi.

Yüksek kalitede steril göz sağlığı ürünlerinin üretimi için yaklaşık 100 milyon TL'lik yatırım yapacaklarını ifade eden Marc Princen, Türkiye'deki üretimin göz sağlığı kategorisindeki lokomotif ürünleriyle başlayacağını vurguladı.