Haberler
İsrail ve Lübnan, savaşın bitmesi için bazı konularda anlaştı

İki ülke anlaştı! Aylardır devam eden savaşın bitmesi artık an meselesi

Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 2 milyar TL'lik Genel Sağlık Sigortası borcu silinecek

Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 400 bin kişinin borcu siliniyor

Ailesini katleden Bahtiyar Aladağ berber dükkanında aylarca atış talimi yapmış

7 kişiyi öldüren cani, katliama aylar öncesinden hazırlanmış

10 Kasım törenine katılmayan öğrenciye tebligat göndermişti: Müdür hakkında suç duyurusu

10 Kasım törenine katılmayan öğrenciye tebligat gönderen müdür için suç duyurusu

Aliağa'da '28 Şubat Sonrası' Konferansı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Aliağa Temsilciliği tarafından “28 Şubat sonrası“ konulu konferans düzenlendi.

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Aliağa Temsilciliği tarafından "28 Şubat sonrası" konulu konferans düzenlendi. Konuşmacılardan Gazeteci –Yazar Abdurrahman Dilipak, 47 yıldır sanık olduğunu, 500 yıldan fazla mahkumiyet talebi ile yargılandığını belirterek, " 28 Şubat'ın herkes için acı bir yanı var; benim için de öyle" dedi.

Tüpraş Halk Eğitim Merkezinde düzenlenen konferansa, Aliağa Belediye Başkan Yardımcısı Mehmedali Özkurt, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ogün Derse, TÜGVA İzmir İl Temsilcisi Yasin Keskin, AK Parti ilçe teşkilatı yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Moderatörlüğünü Ali Osman Karabulut'un yaptığı programda Gazeteci – Yazar Abdurrahman Dilipak, ünlü Aktivist-Yazar Tuğrul Selmanoğlu konuşmacı olarak yer aldı.

Program bir dakikalık saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Programın açılış konuşmasını yapan Türkiye Gençlik Vakfı Aliağa Temsilcisi Muhammet Doğan, Türkiye Gençlik Vakfı olarak geçmişinden ders alıp, geleceğe emin adımlarla yürümek için, tarihte yaşanmış olayları asla unutmayacaklarının söyledi. Doğan, "28 Şubat bu anlamda asla unutmayacağımız bir süreçtir; 15 Temmuz gibi. Çünkü 15 Temmuz'u iyi okursak, 28 Şubatı iyi analiz edersek hainlerin bu vatanla neden bu kadar çok uğraştıklarını daha iyi anlarız. 28 Şubat sürecinde genç yaşıyla Hakkı savunmayı görev edinen, nihayetinde idamla yargılanan, sonra yüreğini ve canını 15 Temmuz'da bir kez daha ortaya koyan yiğit kahramanlarımızdan Şehit Halil Kantarcı'yı, darbe girişimin seyrini değiştiren Şehit Ömer Halis Demir'i, köprüde hain kurşunlara ilk adımı atanlardan Şehit Erol Olçok ve oğlu Tayyip Olçok'un şanları anlatmakla bitmeyecektir" dedi.

"28 Şubat'ın herkes için acı bir yanı var, benim için de"

Gazeteci Yazar Abdurrahman Dilipak, konuşmasına kendi hayatını anlatarak başladı. Dilipak, "Annem beni darbelerin ortasında doğurmuş. 60 darbesini hatırlıyorum, çocuktum. 12 Mart'ta mahkum oldum, yurt dışına kaçmak için İstanbul'a geldim. 74 affıyla kurtuldum. Ama 47 yıldır sanığım, hala devam ediyor. Kesintisiz 47 yıldır sanığım. 500 yıldan daha fazla mahkumiyet talebi ile yargılandım. Hiç içeri girmedim nasıl oldu bilmiyorum ama. Bir günde 5 defa, haftada 5 gün duruşmaya çıktığım oldu. Bir avukat, bir hakim benim kadar mahkemeye çıkmamıştır. Özellikle o 28 Şubat döneminde. 28 Şubat'ın herkes için acı bir yanı var, benim için de öyle" dedi.

28 Şubat sürecini yorumlayan Dilipak, uluslararası sistemin radikalleri tasfiye edip, artık, sol, liberal, laikçi ve Kemalist unsurlar yerine 'ılımlı İslamcılar'ı sisteme entegre etmek istediğini anlattı. Dilipak, şöyle konuştu: "Batı Çalışma Grubu (BÇG), ordu, iş, istihbarat, polis ve bürokrasideki namaz kılan, başörtülü herkesi hedefe koyunca, BÇG'lileri ordudan tasfiye etmek ve FETÖ'nün önünü açmak için REFAH-YOL hükümetine kapı aralandı. Erbakan'ı harekete geçirmek için ordu içindeki bazı BÇG'lilerin iktidara karşı meydan okumaları deşifre edildi. Ama Erbakan, 'Bakalım kanlı mı olacak kansız mı' diye harekete geçmedi. Çünkü Erbakan harekete geçerse aynen Gezi'de olduğu gibi herkesi sokağa dökeceklerdi. İçeride şiddetin kontrolden çıkma ihtimali vardı. Binlerce, on binlerce insanın hayatını kaybetme riski vardı. Erbakan hükümetten istifa ederek görevi Çiller'e bırakma kararı aldı. Eğer o gün bir Gezi kalkışması olsaydı, piyasayı, medyayı, STK'ları manipüle edenlere karşı (Abdullah) Çatlı devreye gidecekti. Çatlı ekibi iktidarın örtülü korumasını yapacaktı. 'Sistem' böyle planlamıştı. Erbakan harekete geçmeyince BÇG kanadı harekete geçti ve Susurluk gerçekleşti."

Alman televizyon kanalında yaptığı çıkışları ile dikkat çeken Ünlü Aktivist Yazar Tuğrul Selmanoğlu ise 40'a yakın İslam ülkesini gezdiğini, gittiği her yerde Türkiye'ye olan sevgi ve güveni gördüğünü anlatı. Selmanoğlu, "İslam ülkeleri Türkiye'ye umut bağlıyor. Türkiye zayıf olduğu sürece siyonizmin de korkacağı bir şey kalmıyor. O sebeple Türkiye bugünkü güçlü duruşunu sürdürecektir." dedi.

Konferans sonrası katılımcılar Karikatürist Furkan Şimşek'e ait "Darbe" konulu karikatür sergisini gezdiler. - İZMİR

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title