Ali Öztunç, Datça'da Yangının Çıktığı Mesudiye'de: 'Yandı Nasıl Olsa Buraya İnşaat Yapalım' Anlayışına Girerlerse, Şiddetle Karşı Çıkarız ve Mücadele...
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Datça’da 13 Temmuz’da yangın çıkan Mesudiye Mahallesi’nde; “Datça’nın en güzel mahallelerinden biri Mesudiye Mahallesi ve bu mahalle orman içi, manzarası ise deniz. Müthiş bir yer burası. Yani kupon arazi... ‘Burayı birileri inşaat yapsın diye yaktılar’ demiyorum. ‘Yandı ne de olsa fırsat bu fırsat biz buraya inşaat yapalım’ anlayışına girerlerse, biz buna şiddetle karşı çıkarız ve mücadele ederiz” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Datça'da 13 Temmuz'da yangın çıkan Mesudiye Mahallesi'nde; " Datça'nın en güzel mahallelerinden biri Mesudiye Mahallesi ve bu mahalle orman içi, manzarası ise deniz. Müthiş bir yer burası. Yani kupon arazi... 'Burayı birileri inşaat yapsın diye yaktılar' demiyorum. 'Yandı ne de olsa fırsat bu fırsat biz buraya inşaat yapalım' anlayışına girerlerse, biz buna şiddetle karşı çıkarız ve mücadele ederiz" dedi.
Muğla'nın Datça İlçesi Mesudiye Mahallesi'nde 13 Temmuz günü öğlen saatlerinde yangın çıkmıştı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç; Datça Belediye Başkanı Abdullah Gürsel Uçar ve CHP ilçe örgütüyle birlikte, Mesudiye Mahallesi'nde açıklama yaptı. Öztunç, şunları söyledi:
"Şu anda Datça'dayız, Mesudiye Mahallesi'ndeyiz. Kısa bir süre önce burada büyük bir yangın meydana geldi ve buralar maalesef büyük oranda yandılar. Niye geldik bugün buraya? Birincisi yangının tahribatı nedir, bunu görmek istedik. Datça Belediye Başkanımız, Datça CHP İlçe Başkanımız, bütün belediye meclis üyelerimiz hep birlikte burada bir gözlem yapıyoruz. Bakın yangının üzerinden bir süre geçti. Buraya yangın zamanı gelip söz verenler, hükümet yetkilileri şimdi yoklar. Burada vatandaş kaderi ile baş başa kaldı, birincisi bu.
İkincisi; yanan yere baktığımız zaman Datça'nın en güzel mahallelerinden biri, Mesudiye Mahallesi ve bu mahalle orman içi, manzarası ise deniz. Datça yarım adasının müthiş güzelliği ve o deniz güzelliği ile müthiş bir yer burası. Yani kupon arazi, kupon yer.
Burayı, 'birileri inşaat yapsın diye yaktılar' demiyorum. Ama; 'yandı, fırsat bu fırsat inşaat yapalım' olmaz. 'Yandı ne de olsa fırsat bu fırsat biz buraya inşaat yapalım' anlayışına girerlerse biz buna şiddetle karşı çıkarız ve mücadele ederiz.
'Ne de olsa yandı' derlerse biz buna hem belediye başkanımız (Datça Belediye Başkanı Abdullah Gürsel Uçar) hem ilçe başkanımız hem de belediye meclis üyelerimiz hem Datçalılar, CHP'liler buna karşı çıkarlar. Buna asla izin vermeyiz.
"ORMAN KÖYLÜSÜNDEN ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE DAİMİ İŞÇİLER ALIN"
Bir başka nokta ise Türkiye, Akdeniz çanağında. Evet, Akdeniz çanağındaki bütün ülkelerde yangın var doğru. 'Tedbir alın' diyoruz. Defalarca uyardık, geçen yıl uyardık; büyük yangınlarda 'Türk Hava Kurumu uçakları antika' dedi, o zamanki bakan, antika değilmiş ki bu yangınlarda bu yıl kullanıldı. 'Gece görüşlü helikopter' dedik, 'Efendim o işe yaramaz' diyorlardı bu yıl kullanılmaya başlandı. Şimdi yine uyarıyoruz, 'orman köylüsüne değer verin.' 'Orman köylüsünden Orman Genel Müdürlüğüne daimi işçiler alın' diyoruz. 'Orman yollarını mutlaka açın' diyoruz.
"BİZ ARTIK CİĞERLERİMİZİN YANMASINI İSTEMİYORUZ"
Pek çok uyarıda bulunuyoruz ama kulaklarının üzerine hükümet yatıyor. Çünkü ciddi bir çevre politikaları yok. Maalesef AKP, ormanı odun olarak görüyorlar, odun. Bu anlayıştan vazgeçmesi gerekiyor, ciddi bir ormancılık politikası da geliştirmeleri gerekiyor.
Bu Datça orman yangının sorumlusu da bulunmalı. Sorumluları bulunmalı. Trafo, yüksek gerilim hattı kim ise… Geçtiğimiz yıl Marmaris için yüksek gerilim hattı denildi. Aynı firma. Eğer sorumlu oysa bakın o demiyorum oysa araştırmalı, gereği yapılmalı. Ki bir daha böyle felaketlerle karşılaşmayalım. Datça'dan hükümete bu mesajı veriyoruz, ülkeye bu mesajı veriyoruz, diyoruz ki: Biz artık ciğerlerimizin yanmasını istemiyoruz. Biz artık yangınla uğraşmak istemiyoruz. Lütfen tedbir alın yangın zamanı yangın sonrası için değil, yangından önce için lütfen tedbirinizi alın diyoruz."