Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'tan Gazze ve Kudüs Üzerine Önemli Mesajlar
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Gazze ve Kudüs'teki durumu tüm insanlık için bir ahlak ve vicdan meselesi olarak nitelendirerek, mazlumların yanında durmayı ve zalimlerin karşısında yer almayı vurguladı. Filistin'de yaşanan soykırımın insanlığın derdi olması gerektiğini belirten Erbaş, Müslümanları vahdete çağırdı ve insanlık değerlerinin korunması için birlikte hareket etmenin önemini dile getirdi.
DİYANET İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Gazze, Filistin, Kudüs sadece Filistinlilerin meselesi değildir, tüm insanlık için bir ahlak ve vicdan meselesidir. Mazlumun, soykırıma uğrayanın inancına, mezhebine, ırkına bakılmaz. Zalimin de inancına, ırkına bakılmaz. Bizim inancımız her hal ve şartta mazlumun yanında yer almayı, zalimin karşısında durmayı emretmektedir" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, başkanlık binasında düzenlenen 'Özgür Kudüs' resim sergisinin açılışını gerçekleştirdi. Sergiyi gezerek resimleri inceleyen Erbaş, daha sonra konferans salonuna geçti. Burada konuşan Erbaş, Müslümanların dağılması nedeniyle İslam coğrafyasının son birkaç asırdır ardı arkası kesilmez işgallere, savaşlara, katliamlara ve soykırımlara sahne olduğunu belirterek, "Kör ve sağır olan dünyanın, insanlığın gözü önünde hemen şurada burnumuzun dibinde Filistin'de, Gazze'de binlerce, on binlerce masum bebek, kadın; zalim, işgalci siyonistlerin bombardımanı altında can vermektedir, şehit olmaktadır. İnsanlık adına ne acı. Utanç verici. Bu soykırımı görüp de insanlığından utanmayanlar artık onlar için diyecek bir şey yok. Ama biz yine de hala insan olduğunu kabul edenlere seslenmeye devam edeceğiz. Sesimizle, sözümüzle, sanatımızla, yardımlarımızla, boykotlarımızla bu farkındalığı oluşturmaya devam edeceğiz; ta ki bu katliam, bu soykırım, bu zulüm son buluncaya kadar" diye konuştu.
'ZALİM, MÜSLÜMAN BİLE OLSA KARŞISINDA YER ALMAMIZ LAZIM'
Bir milletin görülmemiş bir zulümle topyekun yok edilmeye çalışıldığını kaydeden Erbaş, "Filistin'de yaşananlar bütün insanlığın vicdanını yaralamaktadır. Zira Gazze, Filistin, Kudüs sadece Filistinlilerin meselesi değildir, tüm insanlık için bir ahlak ve vicdan meselesidir. Mazlumun, soykırıma uğrayanın inancına, mezhebine, ırkına bakılmaz. Zalimin de inancına, ırkına bakılmaz. Bizim inancımız her hal ve şartta mazlumun yanında yer almayı, zalimin karşısında durmayı emretmektedir. 'Mazlumlar Müslüman, zalimler Yahudi' diye bakmamak lazım. Mazlumun her halukarda; mazlum Müslüman olmasa bile, Müslümanlar olarak, bütün insanlık olarak mazlumun yanında yer almamız lazım. Zalim, Müslüman bile olsa, bunu çok açık söylüyorum; Müslüman bile olsa zalimin karşısında yer almamız lazım. Filistin'de yaşananlar, bütün insanlığın derdi olmalı. Nasıl olur da insanlık değerleri bu kadar aşağılanabilir? Nasıl olur da bu denli bir soykırım, tüm dünyanın gözü önünde alenen gerçekleştirilebilir? Bu akıllara ziyan, şiddete karşı uluslararası bir sessizlik nasıl mümkün olabilir? İnsanlığın kalbine açılmış bu ölümcül yara nasıl görmezden gelinebilir?" ifadelerini kullandı.
'KUDÜS MÜSLÜMANLARI VAHDETE ÇAĞIRIYOR'
Dünyanın gözü önünde bir milletin varlığının, özgürlüğünün hiçe sayıldığını, kadın çocuk yaşlı demeden korkunç bir soykırım yaşandığını ve hatta hayvanların dahi hunharca katledildiği bir çağa tanıklık etmekten insanlık adına hicap duyduklarını vurgulayan Ali Erbaş, "Bugün Kudüs Müslümanları vahdete çağırıyor. Dünyanın başına musallat olan bu organize kötülük karşısında bütün Müslümanları birlikte hareket etmeye davet ediyor. Bugün peygamberler emaneti Kudüs'te, yetimler yurdu Gazze'de yaşanan insanlık dramı Müslümanları bir araya getiremeyecekse daha hangi değer bizi birleştirecek? Müslümanlar ne zaman toparlanacak, bir araya gelecek? Bu vahşet bizi bir araya getiremiyorsa hangi durum bizi bir araya getirecek? Bilmeliyiz ki, Kudüs özgür oluncaya kadar hiçbir çalışma yeterli değildir" dedi.
Erbaş, konuşmasının ardından konferans salonunda sergilenen 'Şahsiyetli Bir Direniş: Kudüs Sahne Oyunu'nu izledi.