"Alevilik AKP'nin Başı Sıkıştıkça Başvuracağı Can Simidi Değildir"
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş, "AKP Hükümeti, son günlerde yeniden Aleviliği diline dolamaya başlamıştır." dedi.
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş, "AKP Hükümeti, son günlerde yeniden Aleviliği diline dolamaya başlamıştır. Alevilik AKP'nin başı sıkıştıkça başvuracağı can simidi değildir. Hükümet, Alevilerin CHP'ye ve sola destek vermesini engellemek istiyor. Hükümet neden Alevilerin sorunlarını gündeme getirir gibi yaparak Dersim'i hatırlatıyor? Çünkü aslında Hükümetin "çözmek istiyoruz" dediği şey, bizim taleplerimiz değil; Aleviler ile CHP ve sol arasında var olan ve pek çok tarihsel ve toplumsal arka planı bulunan güçlü bağdır" dedi.
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş yaptığı yazılı açıklamada, AK Parti hükümeti, son günlerde yeniden Aleviliği diline dolamaya başlamıştır diyerek, "Başbakanın, Aleviliğe ilişkin bu çıkışının çözüm üretmek amaçlı olmadığını; AKP'nin Türkiye'nin meseleleri konusunda sıkıştığını göstermektedir. Önceki Başbakanın ve dolayısıyla AKP'nin Aleviliğe nasıl baktığını; Cemevlerimiz ile ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan fetvalar aldıklarını unutmadık" ifadelerini kullandı.
"HÜKÜMETİN ALEVİLİĞE İLİŞKİN HERHANGİ BİR ÇÖZÜMÜ OLMADIĞI ORTADADIR"
Hükümetin Aleviliğe ilişkin herhangi bir çözümü olmadığını söyleyen Gümüş, "12 yıllık AKP Hükümeti süresince edindiğimiz tecrübeler, işlerin yolunda gitmediğini ve mevcut sorunları ötelemek için zaman kazanma politikasına başvurduğunu gösteriyor. Hükümetin Alevileri oyalamak ve toplumun dikkatini mevcut sorunlardan uzaklaştırmak için gündemine aldığı Aleviliğe ilişkin herhangi bir çözümü olmadığı ortadadır" dedi.
"BAHANELERDEN BİRİ DE ALEVİLERİN KENDİ ARALARINDA GÖRÜŞ BİRLİĞİNE VARAMADIĞI İDDİASI"
Alevilerin kendi aralarında görüş birliğine varamadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurgulayan Gümüş, "Ancak Hükümet her seferinde topu taca atacak bahanelere sığınmaktadır. Bu bahanelerden biri de Alevilerin kendi aralarında görüş birliğine varamadığı iddiasıdır. Bu iddia çok gülünçtür. Alevilerin kendi aralarında görüş farklılıkları olmasına rağmen bu görüş farklılığı AKP ile İŞID'in İslamiyet'e bakışındaki farklılık kadar büyük değildir. Kaldı ki görüş farklılıklarımız, taleplerimizin ortak olduğu gerçeğini değiştirmemektedir" ifadelerini kullandı.
"TALEPLERİMİZ AÇIK VE ANLAŞILIR NİTELİKTEDİR"
Alevilerin taleplerinin açık ve anlaşılır olduğunu belirten Gümüş, şu ifadelere yer verdi: "Biz Aleviler, Cemevleri'ne yasal statü kazandırılmasını; din dersinin zorunlu olmaktan çıkartılmasını, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın farklı bir modelle yeniden konumlandırılmasını ve Madımak Oteli'nin Utanç Müzesi'ne dönüştürülmesini istiyoruz. Biz Aleviler, Alevi - Sünni bütün yurttaşlarımızın eşit statüde olmasını istiyoruz. Alevilerin taleplerinin gerçekleştirilmesinin karşısında anayasal düzeni değiştirmek gerektirecek herhangi bir durum da söz konusu değildir."
"HÜKÜMET NEDEN ALEVİLERİN SORUNLARINI GÜNDEME GETİRİR GİBİ YAPARAK DERSİM'İ HATIRLATIYOR"
Dersim tartışmalarına değinen Gümüş, "Ancak Hükümetin Alevilere ilişkin çözüm üretmekten çok, asıl meramının başka olduğu gündeme taşımaya çalıştıkları Dersim sorunundan anlaşılmaktadır. Hükümet, neden Alevilerin sorunlarını gündeme getirir gibi yaparak Dersim'i hatırlatıyor? Çünkü aslında Hükümetin "çözmek istiyoruz" dediği şey, bizim taleplerimiz değil; Aleviler ile CHP ve sol arasında var olan ve pek çok tarihsel ve toplumsal arka planı bulunan güçlü bağdır" açıklamasında bulundu.
"HÜKÜMET ALEVİLERİN CHP'YE VE SOLA DESTEK VERMESİNİ ENGELLEMEK İSTİYOR"
Hükümet'in Alevilerin CHP'ye ve sola destek vermesini engellemek istediğini söyleyen Gümüş, "Hükümet, Alevilerin CHP'ye ve sola destek vermesini engellemek istiyor. Yas-ı Muharrem'de, Başbakanın Hacı Bektaş'ta yumuşak bir üslupla söylediği Aleviliğe dair sözler, kendisinden önceki Başbakan ile aynı içeriğe sahiptir. Konuşmanın içeriğinden de anlaşıyor ki AKP, evrensel laikliğe uygun bir çözüm üretmek yerine Aleviler üzerinden CHP'yi, CHP üzerinden tek parti iktidarını ve elbette Dersim'i konuşarak, zaman kazanmak ve gündem değiştirmek istiyor. Çünkü Türkiye'de başta kömür ocakları olmak üzere gerekli önlem alınmadığı için her gün ortalama beş işçinin hayatını kaybediyor. "Çözdük, çözüyoruz" dedikleri Kürt sorununda MHP'den daha milliyetçi bir noktaya geldikleri ortadadır" ifadelerini kullandı.
"IŞİD KATLİAMINDAKİ SESSİZLİKLERİNİ OBAMA'NIN TELEFONU İLE BOZDUKLARINI BİLİYORUZ"
Gümüş, "IŞİD'Cİ katillerin Kobani'de gerçekleştirmek istedikleri katliama karşı sessizliklerini ancak Obama'nın telefonu ile bozduklarını biliyoruz. Kürt sorunu konusunda dillendirdikleri "özgün, yerli ve milli çözümü formülü, kuyruğu dik tutma isteğinden başka bir anlam taşımıyor" dedi.
"BİN ODALI KÖŞ LÜKSE DÜŞKÜNLÜĞÜN İŞARETİ OLDUĞU KADAR CUMHURİYET İLE HESAPLAŞMANIN SİMGESİ"
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na ilişkin Gümüş, "Ankara'nın nefes borusu konumundaki Atatürk Orman Çiftliği'ne yapılan "bin odalı" Köşkün lükse düşkünlüğün işareti olduğu kadar Cumhuriyet ile hesaplaşmanın simgesi olduğu gözden kaçmamalıdır. Başbakanlık için yapımına başlanan binanın Cumhurbaşkanlığına çevrilmesi, dönemin Başbakanın Cumhurbaşkanı olması ile doğrudan ilişkilidir. Bir zamanlar sıfır sorun olarak lanse ettikleri Suriye meselesi, Türkiye için bir bataklığa dönüşmüş durumdadır. Bütün bu meseleler nedeniyle çıkmaza sürükledikleri Türkiye'nin yönetilemediği gerçeğini örtmek için gündeme getirdikleri Alevilik sorunu, AKP'nin can simidi olamaz" açıklamasında bulundu.
"DAVUTOĞLU DA ÇÖZÜM DEĞİL ÖNCÜLÜNÜN YOLUNDAN GİDEREK ZAMAN KAZANMAK İSTİYOR"
Hükümetin Aleviliğe dair çözüm üretme konusunda inandırıcılığını yitirdiğini söyleyen Gümüş, "Bu hükümet, Aleviliğe dair çözüm üretme konusunda inandırıcılığını yitirmiştir. Zaten Davutoğlu da çözüm değil; öncülünün yolundan giderek zaman kazanmak istiyor. Dersim'i de zaman kazanma stratejisinin mezesi yapmaktan geri durmuyor. Biz Aleviler, Dersim tertelesinin, Türkiye'nin mutlaka "amasız" "fakatsız" konuşup halletmesi gereken bir mesele olduğuna inanıyoruz" dedi.
"AMASIZ FAKATSIZ ÖNKOŞULSUZ ALEVİLERİ TANIYIN"
Alevi Bektaşi Federasyonu olarak Alevilerin temel sorunlarının çözümü için eşit koşullarda hükümetle her düzeyde görüşmeye hazır olduklarını vurgulayan Gümüş şu ifadeleri kullandı: "Biz Aleviler, Dersim'in acılarla dolu tarihinin sorumlusu devlet olduğuna inanıyoruz. Devleti o gün CHP yönetiyorduysa bugün de AKP yönetiyor. AKP, Dersim'i malzeme yapacağına o günün arşivlerini açmalı ve kimin hangi rolü üstlendiğini kamuoyu görmelidir. Evet, bütün bunlar, AKP Hükümetinin zaman kazanmak peşinde olduğunu gösteriyor. Oysa Biz Aleviler bir an önce taleplerimizin çözülmesini istiyoruz. Çözümün formülü basittir. Alevileri tanımlamaktan vazgeçin; amasız fakatsız, önkoşulsuz Alevileri tanıyın. 12 yıllık AKP Hükümeti,, Sünnilerin Sünni gibi, Alevilerin Alevi gibi ve dolayısıyla bütün inanç ve dinlerin kendi inançlarına uygun olarak yaşayabildiği ve muhataplarının inançlarına saygı gösterdikleri bir ortamı yaratmak için öncelikle her inanca eşit mesafede durmasını bilecek bir devlet modelini yaratmak gerekir. Alevi Bektaşi Federasyonu olarak Alevilerin temel sorunlarının çözümü için eşit koşullarda hükümetle her düzeyde görüşmeye hazır olduğumuzu da kamuoyuna buradan bir kez daha ilan ediyoruz."