Akşener, kadın gazetecilerle video konferans aracılığıyla görüştü (2)

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Ayasofya, İstanbul Sözleşmesi konusu ve buna benzer adımlar, sosyal medya meselesi ve Sayın Erdoğan'ın hemen hemen her açılışa katılıyor olması bunlara baktığım zaman, yani konvansiyonel olarak düşündüğümüzde seçime yönelik bir altyapının hazırlandığını okuyorum." dedi.

Akşener, kadın gazetecilerle video konferans aracılığıyla bir araya gelerek soruları yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İktidarın, "İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme" konusundaki açıklamasına yönelik değerlendirmesinin sorulması üzerine Akşener, "İstanbul Sözleşmesi'nin yanında olduğumuzu İYİ Parti olarak çok net ortaya koyduk." ifadesini kullandı.

İstanbul Sözleşmesi'nin ilk imzacısının Türkiye olduğunu belirten Akşener, "Sayın Erdoğan'ın kutuplaştırma siyaseti özellikle 31 Mart seçimlerinden sonra çöktü. Kutuplaştırma üzerinden giden bir oy alma stratejisi alışkanlığı olduğu ve bir de 'çelik çekirdek' diyebileceğimiz yüzde 10 civarında bir seçmen kitlesinin çalışmadığı iddiaları. Sayın Erdoğan için bir aktif çalışma içinde olmadıkları, bu seçmeninin de konsolide edilip siyasi olarak çalışmalarının yolunu açmak amaçlı olduğunu düşünüyorum." şeklinde konuştu.

Muğla'nın Ula ilçesinde üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in eski sevgilisi tarafından öldürülmesi ve ardından İzmir'de bu olaya tepki göstermek isteyen kadınlara yönelik şiddetin kabul edilmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Akşener, "Öncelikle bu işin başında olan ve o yapıları yöneten siyasetçilerin bu konuda net tavır koyması gerekiyor. Bu tavrı görmüyoruz. 'Balık baştan kokar' diye bir kavram var. Onun ötesinde öldürülmüş bir kız çocuğu var. O kız çocuğuyla ilgili giyimi ve 'güzel miydi, çirkin miydi?' gibi soruların sorulduğuna bizzat sosyal medyada kendim bakıyorum. Bu da iğrenç." dedi.

"Kutuplaşmaya bir tesirinin olmadığını görüyoruz"

Ayasofya'nın cami olarak yeniden ibadete açılmasına yönelik soru üzerine ise Akşener, şunları kaydetti:

"Ayasofya her zaman sağ siyaset için önemli bir koz olmuştur ama Sayın Erdoğan içinse seçim kazanmaya yönelik bir koz. Gençlik idealleri vesaire tamam da bir koz. Ama şimdi Ayasofya'nın ibadete açılmasıyla -zaten ibadete bir bölümü açıktı- cami haline çevrilmesiyle birlikte ortaya çıkan resmi gördüğümüz zaman Sayın Erdoğan'ın bu konuda ciddi hayal kırıklığına uğramış olabileceğine inanıyorum. Genç bir neslin Türkiye'de çok farklı sorunlarla boğuştuğu bir dönemde Ayasofya'nın bir kutuplaştırma aracı olarak ortaya çıkmasının mümkün olmadığını Sayın Erdoğan gördü."

"Karantinadayız"

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından 24 Temmuz için Ayasofya'ya davet edildiğini söyledi.

Erbaş'a içinde bulunduğu durumu anlattığını ifade eden Erbaş, "Ben de bir şey yok, tek bir koruma polisinin dışında da herhangi bir şey yok arkadaşlarımızda... Ama Bilim Kurulunun kararları ışığında karantinadayız hepimiz. Ankara'da evimde kaldım. Karantina şartlarına milimetrik uyuyorum." diye konuştu.

Doktorların konuyla ilgili kararı yarın kendisine söyleyeceğini ve kendisinin de bunu Erbaş'a bildireceğini aktaran Akşener, "Anladığım kadarıyla bu karantinaya benimle beraber çalışan herkesin uyması gerekiyor. Öyle bir durumda benim katılmam mümkün olmayacak gibi görünüyor. Ama henüz bu bize bildirilmedi." dedi.

Akşener, İYİ Parti Meclis Grup Başkanlığı yapan Orhan Çakırlar ile Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu ile birkaç arkadaşlarının 24 Temmuz'da Ayasofya'da namaz kılacağını bildirdi.

Sosyal medya düzenlemesi

Sosyal medyaya yönelik düzenlemeye ilişkin bir soru üzerine Akşener, şöyle konuştu:

"Meclis'e indirildiği şekliyle sayısal olarak geçirme ihtimalleri çok yüksek. Ama Meclis'te bu konuyla ilgili kamuoyu oluşturabilmek için İYİ Partili milletvekilleri bütün hukuki, iç tüzüğün verdiği imkanları kullanarak sonuna kadar direnecekler. Bugün geçebilir ama suyun akışını, hayatın akışını değiştirmek çok zor. Biliyorum ki bütün AK Parti mensubu gençlerin yaşadığı yer sosyal medya, internet üzerinden bilgiye erişim..."

Akşener, erken seçim olup olmayacağı yönündeki bir soruyu ise şu şekilde yanıtladı:

"Ayasofya, İstanbul Sözleşmesi konusu ve buna benzer adımlar, sosyal medya meselesi ve Sayın Erdoğan'ın hemen hemen her açılışa katılıyor olması... Bunlara baktığım zaman yani konvansiyonel olarak düşündüğümüzde seçime yönelik bir altyapının hazırlandığını okuyorum. Ekonomiyi de işin içine koyduğumuz zaman ve bir de ABD'deki seçimi düşünmemiz gerekiyor. Çünkü dış politikamız şahsi ilişkiler üzerinden yürüyen bir dış politika. Devletler arası iletişim, ilişki sıfıra yakın. Şimdi Biden gelirse nasıl bir sistem oluşacak. Dolayısıyla ben bunları seçim olabilir diye okuyorum."

Kanal İstanbul Projesi

Akşener, Kanal İstanbul Projesi açıklamaları ve konuyla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile yaptığı görüşmenin hatırlatılması üzerine, İmamoğlu'nun çok net, anlaşılabilir, bilime ve akla dayanan bir sunum yaptığını belirtti.

Sunumun içeriğine ilişkin bilgi veren Meral Akşener, "Şimdi bildiğimizden daha vahim bilgiler elde ettik. Dolayısıyla bununla ilgili kamuoyu çalışmasının derhal yapılması gerektiğine inanıyorum. İstanbul'a olan bu ihaneti İstanbulluyla paylaşıp...İstanbul, asıl tarihi miras bu. Evet Ayasofya Fatih Sultan Mehmet'in bir emanetidir ama İstanbul'un bütünü bir emanetidir. Bir tarafta 'ecdat' deyip, bir taraftan ecdadın mezarında ters döneceği işleri yapmanın doğru olmadığını biliyoruz." ifadesini kullandı.

MHP'li Cemal Enginyurt'un partisinden ihracının söz konusu olduğunun belirtilmesi üzerine Akşener, partilerin iç işlerine karışmamaya özen gösterdiğinin altını çizdi.

Türk Tarih Kurumu Başkanı Ahmet Yaramış'ın istifasına ilişkin soruyu yanıtlarken Akşener, "İstifayı, Türkiye açısından çok iyi, faydalı bir eylem olarak değerlendirdim. Olması gereken. Bu kadar uzamaması gerekiyordu." dedi.