Akıncı Üssü Davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada 486 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada 486 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları kampüsündeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, sanık avukatları, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ile Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığının da arasında bulunduğu müştekilerin avukatları ile bazı müştekiler katılıyor.
Duruşmada, Mahkeme Başkanı Selfet Giray, dava dosyasına gönderilen bilgi ve belgeleri okudu.
Giray, sanıklardan Kemal Batmaz, Adil Öksüz, Harun Biniş, Hakan Çiçek ve Nurettin Oruç ile ilgili hazırlanan 22 Ağustos tarihli mali analiz raporunun geldiğini belirtti. Diğer avukatların yazılı taleplerinin de okunduğu duruşmada, Kemal Batmaz'ın avukatının, "müvekkilinin tek kişilik koğuştan çıkarılması ve tecridin kaldırılması" taleplerine ilişkin dilekçesi de dosyaya girdi.
"Öztürk, 'İsrail bizi sattı' demedi"
Davanın dün görülen oturumunda, Mahkeme Başkanı Selfet Giray, eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanı Tümgeneral Cevat Yazgılı'nın tanık sıfatıyla verdiği ifadeyi okumuştu. Buna göre Yazgılı'nın, sanıklardan eski Yüksek Askeri Şura üyesi Orgeneral Akın Öztürk, Aydemir Taşçı, Kemal Mutlu ve tanımadığı başka rütbeli ile sorgulama aşamasına kadar bir arada kaldıklarını belirterek, "Akın Öztürk bir ara benim de duyabileceğim bir şekilde kendi kendine 'İsrail bizi sattı.' dedi." ifadelerini kullandığı açıklanmıştı.
Bugünkü duruşmada, sanık Akın Öztürk'ün avukatı Hicabi Durmuş konuyla ilgili söz istedi.
Cevat Yazgılı'nın gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra tahliye edildiğini belirten Durmuş, tahliyesinden 14 ay sonra yönlendirme sonucu bu şekilde beyan verdiğini öne sürdü. Avukat Durmuş, "Yazgılı'yı kimlerin yönlendirdiğini biliyoruz ancak ispat edebilecek durumda değiliz, bu nedenle isim vermiyoruz. İddia edilen konuşma sırasında yanlarında bulunduğu belirtilen Aydemir Taşçı ve Kemal Mutlu'ya konunun sorulmasını istiyoruz." dedi.
Mahkeme Başkanı Giray, sanık Kemal Mutlu'ya söz verdi. Mutlu, gözaltı sürecinde emniyetin spor salonunda Akın Öztürk ile kaldıklarını dile getirerek, "Akın Öztürk kesinlikle böyle bir ifade kullanmamıştır. En önde durduğumuz için polisler başımızı bile yukarı kaldırtmıyordu. Konuşmak mümkün değildi. Kesinlikle böyle bir ifade kullanmadı." iddiasında bulundu.
Diğer sanık Aydemir Taşçı da salonda kafalarını yukarı kaldırmalarının bile yasaklandığını, bu nedenle konuşmalarının söz konusu olamayacağını savunarak, "Kaldığımız zaman zarfında bazı kişiler zaman zaman uyuyordu, Yazgılı da bir ara uyumuştu. Ortamın şartları nedeniyle uyumadım, böyle bir konuşma kesinlikle olmadı." şeklinde konuştu.
Mahkeme Başkanı Giray'ın, "Aranızda konuştuğunuzu söylemiyor, 'Akın Öztürk kendi kendine söylendi.' diyor." şeklindeki sözleri üzerine Taşcı, "Duymadım. Kesinlikle böyle bir konuşması olmadı." ifadelerini kullandı.
Şehit ve gazi yakınlarından tepki
Söz isteyen sanık Oktay Esen de Akın Öztürk'ü daha önceden tanımadığını, kendisinin jandarma astsubay olduğunu, Öztürk ile aynı yerde gözaltında tutulduğunu söyledi. Esen'in, Öztürk'ün önünde durduğunu, konuştuğunu duymadığını savunarak, "Gözaltı süresince Akın Öztürk gördüğü işkence nedeniyle inliyordu, inleme seslerini duydum." şeklindeki sözlerine şehit ve gazi yakınları tepki gösterdi. İzleyicilerden bir grup, ellerinde Türk bayrağı ve 15 Temmuz destanı yazılı flamayla "İdam isteriz." şeklinde slogan attı. Başkan Giray'ın uyarıları üzerine grup susturuldu.
Duruşmaya, müşteki ve sanık avukatlarının taleplerinin alınmasıyla devam ediliyor.