Akdeniz Üniversitesi'ndeki "Yolsuzluk" Davası
Akdeniz Üniversitesinde "yolsuzluk, rüşvet alma-verme, ihaleye fesat karıştırma" suçlarından 42 kişinin yargılandığı davada, tutuklu 9 sanığın tahliyesine karar verildi.
Akdeniz Üniversitesinde "yolsuzluk, rüşvet alma-verme, ihaleye fesat karıştırma" suçlarından 42 kişinin yargılandığı davada, tutuklu 9 sanığın tahliyesine karar verildi.
Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinde 3 gün süren duruşmaya, tutuklu sanıklar Aydın Özdemir, Mehmet Gökoğlu, Mehmet Akman, Duran Kaya, Bahadır Kerimoğlu, Mehmet Efe, Mustafa Ünlü, Orhan Akçaal, Remzi Eryaşar, tutuksuz yargılanan sanıklar, çok sayıda avukat ve sanık yakınları katıldı.
Duruşmada, savunma yapan sanık Özer Ceylan, sorumlusu olduğu kültür merkezi binasına iki güvenlik kamerası takıldığını ve bu iki kameranın lensleriyle birlikte halen de çalıştığını belirtti. Kendisine yöneltilen suçlamanın ise 5 güvenlik kamerası lensinin olmadığına ilişkin olduğunu kaydetti.
Muayene komisyonunda herhangi bir görevinin olmadığını ifade eden Ceylan, "Bahsettiğim çalışır vaziyetteki iki güvenlik kamerası dışında herhangi bir güvenlik kamerası teslim almadım. Hiç kimse ile suç işleme kastıyla herhangi bir fikir ya da eylem birliği içerisinde olmadım. Her iki suçlamayı da kabul etmiyorum." dedi.
Tutuksuz sanık Fatih Ulaş ise savunmasında, kendisinin üniversite pano ihalesine, 8 Ekim 2013 itibarıyla ihale komisyon üyesi olarak katıldığını, ihalenin usulüne uygun yapıldığını, ihaleye fesat karıştırmanın söz konusu olmadığını öne sürdü.
Tutuksuz sanık Muammer Karaoğlu da emniyet ve savcılıktaki ifadelerini tekrar ettiğini, suçlamaları kabul etmediğini, yaptığı işleri tamamladığını, işi yapmadığı halde yapmış gibi göstermediğini iddia etti.
Yüz nakli olan Uğur Acar'a yardım için para verilmesi
Dosyadaki bilirkişilerin raporlarında yaptığı işlerin incelemelerin yanlış yapıldığını öne süren Karaoğlu, şöyle devam etti:
"Bilirkişi raporu benim yaptığım iş ve binalar ile ilgili değil, başka binalara ve işlere ilişkin bilirkişi işleri karıştırarak rapor vermiştir. Ben sadece akülü tekerlekli sandalye alınması için bir engelliye yardım için para verdim. Bir de Uğur Acar isimli yüz nakli olan kişiye ev kirası yardımı olarak toplam 8 bin lira civarında parayı sanıklardan Aydın Özdemir'e verdim. Makbuz almadım, ayrıca soruşturma evresinde, suçlamaları kabul etmemekle birlikte 561 bin 100 lira zarar gideriminde de bulundum." diye konuştu.
Mustafa Ünlü de savunmasında Akdeniz Üniversitesine bağlı Korkuteli Meslek Yüksek Okulunun tamamlama inşaatı ihalesini, pazarlık usulü ile gerçekleştirmekle suçlandığını belirterek, suçlamaların kabul etmediğini kaydetti.
Üniversitenin inşaat ihalesine 4 firmanın kapalı teklif usulüyle katıldığını ifade eden Ünlü, şunları kaydetti:
"Bu teklifleri her 4 firmanın da ihale komisyonu önünde açılmadan bilmeleri mümkün değildir. Kaldı ki benim o ihale komisyonunda görevim de yoktur. Örgüt üyeliği suçlamasını da kabul etmiyorum. Suç işlemek için herhangi bir fikir birliği ya da hiyerarşik yapı içerisinde de olmadım. Teknik elemanlar gibi sahaya inip işlem yapmam. Bu işlem, silsile içerisinde önce teknik elemanlarca yapılır. Sonra şube müdürü bunu onaylar, sonra komisyon onayından geçer. Sonrada harcama yetkilisi olarak ben imza atarım. Ancak iş hacmi dikkate alındığında bütün ihaleleri tek tek bu açılardan denetleme imkanım yoktur. Tabiri caizse kağıt üzerinde imza atarım."
Sanık Sema Şentürk de emniyette ve savcılığına vermiş olduğu ifadeleri tekrar ettiğini dile getirerek dosyada bahsi geçen parayı sanıklardan Aydın Özdemir'e rüşvet olarak vermediğini, sadece üniversite spor kulübüne bağış olarak 40 bin lira verdiğini, suçsuz olduğuna karar verilmesini talep etti.
Sanık Hayati Bulut ise inşaat işleriyle uğraştığını, üniversiteden inşaat ve onarım işlerini doğrudan temin yöntemiyle aldığını ve bilirkişi raporlarının hatalı olarak düzenlendiğini, kamu zararının oluşmadığını savundu.
"Örgüt üyeliği söz konusu dahil değildir"
Savunmasını yazılı olarak da mahkeme heyetine veren Bulut, "Savunmamı da ayrıntılı olarak yazdım, sunuyorum, bütün aldığım işleri tam ve eksiksiz olarak ifade ettim. Hatalı işlem yapmadım, fesat karıştırmadım, örgüt üyeliği söz konusu dahil değildir. Suçlamayı kabul etmemekle birlikte zararı da iddia edilen hayali ve hatalı zararı da avans olarak yatırdım." dedi.
Mahkeme heyeti başkanı Tuncay Özmen, tutuklu sanıklar Aydın Özdemir, Mehmet Gökoğlu, Mehmet Akman, Duran Kaya, Bahadır Kerimoğlu, Mehmet Efe, Mustafa Ünlü, Orhan Akçaal ve Remzi Eryaşar'ın tahliyesine karar verdi. Böylece davada tutuklu sanık kalmadı.
Haklarında daha önceden adli kontrol hükümleri bulunan sanıkların ile adli kontrol hükümlerine riayet etmeyen sanıklar Ümit Gezici ve Ömer Eryaşar'a yurt dışına çıkış yasağı getirildi.
Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.