Akademisyenlerin Bildirisine Tepkiler

Görüntü Dökümü :

Fen Edebiyat Fakültesinden detay

Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bekir Çınar ile röportaj Akademisyenlerin bildirisine tepkiler

NÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çınar, "Türk aydınları, devleti ve kahramanlarının yanındadır" sloganıyla sosyal medyada kampanya başlattı

Çınar:

"Biz Türk münevverleri olarak Türk devletinin ve kahraman güvenlik güçlerimizin sonuna kadar destekçileriyiz"

Niğde Üniversitesi (NÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bekir Çınar, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" bildirisine karşılık, "Türk aydınları, devleti ve kahramanlarının yanındadır" sloganıyla sosyal medyada kampanya başlattı.

Çınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gerçek aydınlar olarak beyinleri ve gönülleri ipotek altında olanlara karşı kampanya başlattıklarını söyledi.

Akademisyenlerin bildirisinde Türk devletinin ve güvenlik güçlerinin "katil" olarak nitelendirildiğini dile getiren Bekir Çınar, şöyle konuştu:

"Biz de bu kampanyaya karşı 'Türk aydınları devleti ve kahramanlarının yanındadır' sloganıyla kampanya başlattık. 2 gün önce 'www.change.org' sitesinde başlattığımız bu kampanya 3 bin 395 imzaya ulaştı. Öncelikle Türk aydını, ülkesinin ve milletinin sorunlarına çözüm üreten kişidir. Ülkesine ve milletine sorun yaratan kişi değildir. Türk devleti bilindiği üzere çok ciddi bir süreçten geçiyor. Bu süreçte bütün iç ve dış Türk düşmanları birleşmiş ve bu topraklardan Türklüğü ve İslamiyeti kazımaya ant içmişlerdir. Bazı sözde aydınlar ülkeyi yaşanmaz hale getirdi. Bizim buradaki tavrımız nettir. Biz Türk münevverleri olarak Türk devletinin ve kahraman güvenlik güçlerimizin sonuna kadar destekçileriyiz. Bu kampanyadaki amacımız birilerine hakaret etmek değildir. Devletimizin ve güvenlik güçlerimizin haklı mücadelesinin yanında olduğumuzu net bir şekilde beyan etmektir."

Prof. Dr. Çınar, asıl katillerin 3 aylık bebekten 103 yaşındaki nineye kadar herkese kurşun sıkanlar olduğunu vurgulayarak, "Ben de şehit kardeşiyim, bir şehitle kaç ocağın söndüğünü çok iyi biliyorum ve yaşıyorum. Sorunun adı birçok kişi tarafından yanlış konulmuştur. Türkiye'de asimilasyon ve Kürt sorunu yoktur. Asimilasyon olsaydı, Batı'daki Kürtler, Doğu ve Güneydoğu'ya göç ederlerdi. Oysa ki bugün tersi bir durum vardır. Hiçbir aydın, siyasetçi, bürokrat, fert ve Türk, vatanını ve milletini bölme özgürlüğüne sahip değildir. Vatan en çaresiz zamanında sevilir" diye konuştu.

Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi adıyla bin 128 akademisyenin imzaladığı bildiride, güvenlik güçlerinin terörle mücadele çalışmaları ve sokağa çıkma yasakları bahane edilerek "kasıtlı ve planlı kıyım yapıldığı" öne sürülmüştü.