Haberler
TEM Otoyolu'nda kaza! Edirne yönünde tüm şeritler kapatıldı

TEM Otoyolu'nda kaza! Tüm şeritler kapatıldı

Bomba iddia: Erdoğan, DEM-İmralı görüşmesi için Adalet Bakanı'na talimat verdi

Bahçeli'nin İmralı çağrısı sonrası Erdoğan'dan dikkat çeken talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Muhaliflerin ikinci büyük kenti ele geçirmesi an meselesi

Taksilere acil durum butonu ve kamera zorunluluğu getirildi

Taksilerde yeni dönem başlıyor

Akademisyen Arıboğan: Akil İnsanlar Heyetinin Devamına Karşıyım

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Akademisyen- yazar Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, çözüm sürecinin halka anlatılması amacıyla hükümet öncülüğünde oluşturulan Akil İnsanlar heyetine ilişkin, "Akil heyetin bir işe yaraması mümkün değildir.

Akademisyen- yazar Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, çözüm sürecinin halka anlatılması amacıyla hükümet öncülüğünde oluşturulan Akil İnsanlar heyetine ilişkin, "Akil heyetin bir işe yaraması mümkün değildir. Üstelik ciddi riskler barındıran, kırılgan bir aşamadayız ve elinde bir yol haritası olmayan sivil inisiyatifler fayda yerine zarar getirecek bir rol oynayabilir. Bu nedenle akil heyette artık yer almadığım gibi, heyetin bu isim ve içerikle devamına da karşıyım" dedi.

Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu'nun (TÜGİK) Antalya'nın Serik İlçesi'ne bağlı Belek turizm merkezindeki Titanic Deluxe Otel'de düzenlenen TÜGİK İş Zirvesi kapsamında '2014'ü bitirirken Türkiye'de ve dünyada eko-politik gündem ve 2015 beklentileri' konulu konferans yapıldı. Konferansa, akademisyen- yazar Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, gazeteci- yazar Ali Saydam ve Dr. Can Fuat Gürlesel konuşmacı olarak katıldı.

'AKİL HEYETİN YOL HARİTASI YOKTU'

Prof.Dr. Deniz Ülke Arıboğan, konferanstaki konuşmasında 'Akil İnsanlar' heyetinden neden çıktığını anlattı. Akil İnsanlar heyetinin kuruluş amacı ve vizyonunun o dönemin koşulları içerisinde işlevsel olduğunu ve bir sınırlaması olduğunu söyleyen Arıboğan, şöyle konuştu:

"O dönemdeki Başbakanımız Tayyip Erdoğan, heyetin süresini önce 1 ay olarak açıklamış, sonra heyetten gelen bazı itirazlar neticesinde süre 2 aya uzatılmıştı. Haziran 2013'te raporlarımızın teslimiyle birlikte görev süremiz bitmiş, Akil heyet lağvedilmişti. En azından ben böyle algıladım. Sonsuza kadar sürecek bir kadrolu akillik pozisyonu düşünmemiştim. Akil heyet, o dönemde elinde bir yol haritasıyla göreve başlamadı ve o 2 aylık zaman zarfında doğal bir biçimde halkın barış süreci konusunda konuşmasını, tartışmasını sağlayan, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmadan süreçten beklentilerini ve endişelerini dile getirmesine vesile olan bir moderasyon işlevini üstlendi. Nitekim raporlarımızda en fazla öne çıkan konu genel bir demokratikleşme beklentisiydi."

'AKİL HEYETİN İŞE YARAMASI MÜMKÜN DEĞİL'

Gelinen noktanın artık sosyolojik bir hızlanma süreci değil, siyasi ve hukuki bir aşama olduğunu ve direk muhatabının devlet olduğunu kaydeden Prof.Dr. Arıboğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Akil heyetin bir işe yaraması mümkün değildir. Halkla devlet arasında var olan bir gerilimden değil, siyasi muhataplar arasında süren bir görüşme sürecinden bahsediyoruz artık. Üstelik ciddi riskler barındıran, kırılgan bir aşamadayız ve elinde bir yol haritası olmayan sivil inisiyatifler fayda yerine zarar getirecek bir rol oynayabilir. Bu nedenle akil heyette artık yer almadığım gibi, heyetin bu isim ve içerikle devamına da karşıyım. Heyette misyonlarını devam ettirmek isteyen arkadaşlarımızın da daha farklı bir içerik ve kavramsallıkla yeni görevler edinmesini daha anlamlı buluyorum." - Antalya

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title