AK Partili Vekil Durgut: "Yahya Kemal'i anlamak için elimize sözlük alıyoruz"
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkan vekili ve AK Parti İstanbul Milletvekili Pervin Tuba Durgut, "60 yıl önce yaşamış İstanbul şairi Yahya Kemal'i anlamak için elimize sözlük almak durumunda oluşumuz tüyler ürperticidir" dedi.
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkan vekili ve AK Parti İstanbul Milletvekili Pervin Tuba Durgut, "60 yıl önce yaşamış İstanbul şairi Yahya Kemal'i anlamak için elimize sözlük almak durumunda oluşumuz tüyler ürperticidir" dedi.
AK Parti İstanbul milletvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut, Türk Dili Kurultayı ve Türk Dil Bayramı konusunda TBMM Genel Kurulunda söz aldı. Durgut, Türk Dil Kurumunun Atatürk'ün isteğiyle Türk dilinin öz güzelliğini ve zenginliğini meydana çıkarmak ve onu yeryüzü dilleri arasında değerine yaraşır yüksekliğe eriştirmek amacıyla kurulduğunu hatırlatarak, "Evet, hızlı bir değişim içindeyiz. Sosyal medya ve internet insanlar arasında iletişimi hızlandırırken iletişimin niteliğini, nezaketini nereye taşıyor? Böylesine büyük bir değişim içinde dilin ve diller içinde Türkçe'nin durumu nedir? Bu hız ve tükeniş içinde mazinin kalesi olan kelimeleri, bizi geçmişe ve geleneğe bağlayan sözlerimizi yaşatabiliyor muyuz" ifadelerini kullandı.
"Türkçe'nin son 80 yıllık serüvenini birlikte hatırlamalıyız"
Durgut sözlerini şöyle sürdürdü: "Dil üzerine yapılan bilimsel araştırmaların dışında şairler, ozanlarımız vardır ki onlar çağları delen sesleriyle aramızda yaşamaya devam ederler. Oysa şimdi, çok değil, 60 yıl önce yaşamış İstanbul şairi Yahya Kemal'i anlamak için elimize sözlük almak durumunda oluşumuz tüyler ürperticidir. Bu kopuş çok hazin ve düşündürücüdür. Bu noktaya nasıl geldiğimizi anlamak için Türkçe'nin son 80 yıllık serüvenini birlikte hatırlamalıyız. Türkiye'de dil inkılabı temel unsurları öz Türkçe olan milli bir dil oluşturmak gayesiyle başladı fakat sonradan bu gaye bütün unsurları öz Türkçe bir dil uydurmak şeklinde ne yazık ki yozlaştırıldı. Bu tutum, dilin politikaya alet edilerek toplumun bilgiden, hikmetten ve irfandan mahrum bırakılmasıdır." - İSTANBUL