AK Parti Heyeti Washington'daki Temaslarını Tamamladı
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, ABD'nin başkenti Washington'da başta ABD Kongresi üyeleri olmak üzere önemli görüşmeler yaptıklarını ve Türkiye aleyhine yapılan kara propagandanın bertaraf edilmesi için bilgi aktardıklarını belirterek, "Biz tezimizi anlattıkça, dokümanlarla destekledikçe onlar da bu konuyla ilgili kanaatlerinin netleştiğini, en azından daha önceki kanaatlerinin değiştiğinin işaretlerini verdiler.
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, ABD'nin başkenti Washington'da başta ABD Kongresi üyeleri olmak üzere önemli görüşmeler yaptıklarını ve Türkiye aleyhine yapılan kara propagandanın bertaraf edilmesi için bilgi aktardıklarını belirterek, "Biz tezimizi anlattıkça, dokümanlarla destekledikçe onlar da bu konuyla ilgili kanaatlerinin netleştiğini, en azından daha önceki kanaatlerinin değiştiğinin işaretlerini verdiler." dedi.
Eker başkanlığında, Türkiye-ABD Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Ali Sarıkaya, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Ahmet Berat Çonkar, milletvekilleri Ravza Kavakçı Kan, Sena Nur Çelik ve Emine Nur Günay'dan oluşan heyet, ABD'nin başkenti Washington'da Kongre üyeleri, düşünce kuruluşları ve gazetecilerle görüşmelerini tamamladı.
Genel Başkan Yardımcısı Eker, Washington'dan ayrılmadan önce Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği rezidansında Türk gazetecilere temasları hakkında milletvekilleri ve Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ile değerlendirmelerde bulundu.
Washington'da üç günde 20'den fazla Amerikalı senatör ve Temsilciler Meclisi üyesiyle toplantılar yaparak, 15 Temmuz'daki darbe girişimi, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye iadesi ve Suriye'deki PKK/PYD tehdidi hakkında muhataplarına bilgi ve bazı dokümanlar verdiklerini aktaran Eker, Türkiye'nin tezlerini ve beklentilerini dillendirdiklerini, görüşmelerin yararlı geçtiğini söyledi.
Eker, FETÖ'nün son yıllarda Türkiye aleyhine lobi faaliyeti yürüttüğüne yönelik muhataplarından bilgi aldıklarını dile getirerek, "Bunun için Türkiye'nin tezlerinin anlatılması ve dost ve müttefik iki ülke arasındaki ilişkileri FETÖ terör örgütünün zehirlemesine fırsat verilmemesi yönünde muhataplarımızla çeşitli görüşmeler yaptık." diye konuştu.
Örgütün yasa dışı faaliyetleri ve elebaşı Fetullah Gülen'in bunların içinde yer aldığı hususlarla ilgili dosyaların Amerikalı yetkilileri teslim edildiğini hatırlatan Eker, buna ilişkin görüşmelerin sürdüğünü belirtti.
Eker, şunları kaydetti:
"Türkiye aleyhine yapılan kara propagandanın bertaraf edilmesi, oluşturulan dezenformasyonun giderilmesi yönünde bilgilendirme yaptık. Beklentilerimizi ve toplumun hassasiyetlerini paylaşma imkanı bulduk. Yapıcı bir diyalog gelişti. Bundan sonra da bir defaya mahsus değil, sürekli bir diyaloğun devam etmesi gerekli çünkü Fetullahçı Terör Örgütü'nün de dünyanın başka yerlerinden insanların da ABD'de lobicilik yaptığını herkes biliyor. Dolayısıyla buradaki mekanizma, bu tanıtım faaliyetleri son derece önemlidir. Kamuoyunun algısı, kamuoyunun oluşması için bu tür çalışmaların bundan sonra da devam etmesi gerekiyor."
Daha önce TBMM Dışişleri Komisyonundan bir heyetin Washington'da görüşmeler yaptığını anımsatan Eker, bundan sonra da bu tür çalışmaların süreceği bilgisini verdi.
"Hiçbir kısıtlamaya tabi değil"
Mehdi Eker, Türkiye'nin beklentilerinden birinin, ABD ile bulunan suçluların iadesi anlaşması gereği hukuka teslim edilmesi ve Türkiye'ye iadesi olduğu vurguladı.
Önemli bir başka hususu da dile getirdiklerini aktaran Eker, şöyle devam etti:
"Fetullah Gülen bu ülkede hala serbest şekilde heyetler kabul ediyor, görüşmeler yapıyor, talimatlar veriyor, Türkiye'yi tehdit etmeye devam ediyor. 241 vatandaşımızın şehadetiyle, binlerce vatandaşımızın yaralanmasıyla neticelenen kanlı darbe teşebbüsünün birinci derecedeki suçlusu ve şüphelisi olarak değerlendirilen Fetullah Gülen'in burada bu şekilde hiçbir kısıtlamaya tabi olmadan hayatını devam ettirmesi bizim açımızdan dile getirdiğimiz bir husus. Bunu da mutlak surette ABD yetkililerinin dikkate alması gerekiyor. Bununla ilgili Türkiye'nin beklentileri doğrultusunda birtakım adımlar atılması gerektiğini ifade ettik."
"Kanaatler değişiyor"
Eker, karşılıklı ziyaretlerde tüm bu konuların dile getirilmesinin muhataplarında belirgin bir kanaat değişikliğine yol açtığına dikkati çekti.
FETÖ mensuplarının lobi faaliyetlerinin ABD Kongresi üyelerinin bazılarında zihin karışıklığına neden olduğuna işaret eden Eker, "Ama biz tezimizi anlattıkça, dokümanlarla destekledikçe onlar da bu konuyla ilgili kanaatlerinin netleştiğini, en azından daha önceki kanaatlerinin değiştiğinin işaretlerini verdiler. Birçoğu da bu ziyaretlerin son derece faydalı olduğunu, konu hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olduklarını bize ifade ettiler." ifadelerini kullandı.
Türkiye aleyhine ABD basınında çıkan yazıların lobi faaliyetlerinin sonucu olduğunu vurgulayan Eker, bu konuda da gerçeklerin aktarılması adına ilave faaliyetlerin yürütüleceğini bildirdi.
Eker, Türkiye'nin tezlerini anlatılması için yapılacak tüm bu çalışmaların kalıcı olması gerektiğini, sadece bir kriz zamanında ziyaretlerle kalmaması ve süreklilik arz etmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye'ye zarar vermek isteyen bu tür terör örgütleri bir tek olayla, bir tek dosyayla, bir tek karar tasarısıyla kalmıyorlar. Onlar faaliyetlerine yıllarca devam ediyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
"DAEŞ'le savaşması PKK/PYD'yı meşrulaştırmaz"
Washington'daki görüşmelerinde Suriye'deki gelişmeler ve PKK/PYD konusunun da gündeme geldiği bilgisini paylaşan Eker, PKK/PYD'nin DAEŞ'ten farksız bir terör örgütü olduğunu vurguladıklarını aktardı.
Eker, PKK/PYD'nin terör örgütü olduğuna ilişkin fotoğraf ve belgeleri de muhataplarıyla paylaştıklarını dile getirerek, "Terör örgütü, terör örgütüdür. DAEŞ ile savaşması onu meşrulaştırmaz. Bizim açımızdan DAEŞ, Türkiye'ye ne kadar zararlıysa, PKK/PYD terör örgütü de o kadar zarar veriyor." değerlendirmesini yaptı.
ABD'nin de Türkiye'ye bu konuda yardımcı olması gerektiğini anlatan Eker, bunun bölgenin istikrarlı hale gelmesi için büyük öneme sahip olduğunu sözlerine ekledi.